Baekhyun o sabah uyandığında, yanında Chanyeol'ü buldu. Geniş kollarını ona dolamış bir şekilde yatıyordu dev, gözleri küçük olanın yüzündeydi. Baekhyun şaşırmamıştı, aksine mutlu olmuştu. Her sabah yanında onu bulmak ve bazen öpücükleri sayesinde uyanmak güzel bir duyguydu.
''Günaydın,'' diye fısıldadı hafifçe, sesi o kadar kısık ve çatlaktı ki dev bunu duyunca gülmüştü. Onun gülüşünü gören Baekhyun kaşlarını çattı, ''Komik mi görünüyorum oradan?'' diye sordu, dudakları büzülürken.
''Hayır,'' dedi Chanyeol gülüşünü durdurup, ''Biraz su içsen iyi olacak.'' Kollarını çekip yatakta doğruldu, ardından sağına dönüp komidine bırakılmış olan küçük su şişesini ve naneli şeker kutusunu aldı. Baekhyun, devin elinden aldığı şişeyi kafasını dikerken, Chanyeol tekrardan onu izliyordu. Onu ve güzelliğini.
Küçük olan şişeyi bırakıp, Chanyeol'ün kollarını geri döndüğünde, dev ona sarıldı ve gözlerini kapatıp burnunu küçük burna sürttü. Gözlerini geri açtığında, Baekhyun'un ona gülümsediğini gördü, elindeki şeker kutusunu hafifçe sallıyordu.
''Ağzını aç,'' dedi gülümsemeye devam ederken.
Diğeri ağzını açarken, Baekhyun kutudan aldığı şekeri Chanyeol'ün dilinin üstüne bıraktı ve daha sonra kapanan dudakların üstüne bir öpücük bıraktı. ''Çiğne.''
Dev hafifçe çiğnemeye başlarken küçük olan tekrardan konuşmaya başladı.
''Çok durgunsun,'' diye mırıldandı parmaklarıyla Chanyeol'ün saçlarını tararken, ''Bir şeyin mi var?''
''Hiç,'' dedi Chanyeol, ''Her zaman böyle olduğumu biliyorsun. Hep... Bu ifadeyle dolaşıyorum.''
''Başka bir şeyden kaynaklanmıyor yani?'' Baekhyun gülümserken, bir yandan da kaşını kaldırdı.
''Hayır...'' dedi dev, derin bir nefes alıp bıraktı, ardından elini kaldırıp küçüğün yanaklarına yerleştirdi, ''Bence bunları değil de, birkaç ay sonra doğacak olan kardeşimizi düşün.''
Bunu duyan Baekhyun birdenbire dondu, açıkçası o bunu daha önce hiç düşünmemişti. Yeni bir kardeş. Bir bebek. Aralarında 23 yıl fark olacak bir bebek.
''...'' Sessiz kaldı ve duraksadı.
''Baba olacak yaşa geldik ancak annemiz hamile ve bir kardeşimiz olacak.'' Chanyeol sakin bir şekilde söylediğinde Baekhyun gözlerini kocaman açarak baktı ona, aklına bir şey gelmiş gibi görünüyordu. Dev, ona bir şey söylemeden sakince bakarken, diğeri çocuğun kollarından kurtuldu, doğruldu ve birdenbire uzun olanın bacaklarının üstüne çıktı. Poposunu Chanyeol'ün penisinin tam üstüne bastırarak oturduğunda,
''Ne yapıyorsun?'' diye sordu dev kıkırdayarak, ancak küçük olan onun kollarını kenarından kaldırıp, başının üstüne götürerek birleştirince gözleri korku dolu bir ifadeyle açılmıştı.
''Belki sende bir bebek verebilirsin bana,'' dedi Baekhyun, yüzündeki kocaman gülümsemeyle elini Chanyeol'ün eşofmanına götürürken. Kumaşı aşağı doğru çekip, elini içeri soktuğundaysa, uzun olan sızlanmaya başlanmıştı. Şu an bunu yapmak istemiyordu.
''Saçmalamayı keser misin Baekhyun?'' diye mırıldandı bıkkınlık dolu bir sesle, ancak tüm sızlanmalarına rağmen küçük olana karşı koymamıştı.
''Kes sesini, sen de istiyorsun,'' dedi Baekhyun, parmaklarıyla siyah iç çamaşırını aşağı çekerken.
Odadaki serin hava, birdenbire devin çıplak penisine çarpınca Chanyeol titredi ve gözlerini kapadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bromance
Fiksi Penggemar''Onun sana tekrardan âşık olması için ona yalan söyledim. Söyleyemeyeceğim, hatta ağzıma bile almayacağım şeylerle onu incittim. Yalnızca seni yeniden sevsin diye, sadece seninle yeniden birlikte olsun diye. Onu çok ağlattım ve kalbini kırdım. Ve o...