15. Bölüm - ''Six hundred sixty six.''

8.5K 727 445
                                    

Baekhyun, duyduğu cümlelerle kafasını geri çekip önünde sırıtarak duran çocuğa baktı.

Chanyeol onunla dalga geçiyordu. Onunla alay ediyordu ve onu küçük düşürmeye çalışıyordu. Sarışın olan tüm bunların içinde bir şey olduğunu sezmişti zaten, bu normal değildi.

''N-Ne demeye çalışıyorsun?'' diye mırıldandı şaşkınlıkla, Chanyeol'ün sırıtmasını yine gördüğünde.

Dev, onun bu sözlerinden sonra ellerini çocuğun küçük omuzlarının yanına götürdü ve suya soktu, ardından yüzünü onunkine yaklaştırdı.

'' Senin yüzünden Jongin benden ayrıldı,'' diye mırıldandı küçüğün yüzüne, sıcak nefesi Baekhyun'un burnuna ve yanaklarına çarparken diğeri gözlerini kırpıştırdı, ''Sadece senin o anlamsız ve iğrenç öpücüğün yüzünden.''

Sarışın olan bu cümleleri çok iyi hatırlıyordu, Jongin'in onu bıraktığı gece öfkeyle söylediği sözler.

''Sevdiğin kişi, senin ölümle takas edebileceği bir öpücüğü böylesine lekeleyince, öyle acıyor ki,'' diye fısıldadı Chanyeol, Baekhyun'un yüzüne, sırıtışı silinirken, ''Sadece bunu sana hissettirmek istedim... Belki beni anlarsın diye.''

Baekhyun kalbinin yumuşak bir hareketle sızladığını hissetti, o gece çok fazla sinirlenmişti ve o yüzden öyle şeyler söylemişti.

''B-Ben-'' diyerek konuşacak oldu ancak ağzının tam üstüne konan ıslak ve geniş elle kelimesi bölünmüştü.

''Hakkımda çok fazla şey düşünüyorsun, değil mi Baekhyun?'' diye fısıldadı Chanyeol hafif bir ses tonuyla, ''Her şeyin nasıl bu kadar çabuk geliştiğini, neden böyle olduğunu, benim neden böyle davrandığımı merak ediyorsun, değil mi?''

Her şeyin çok çabuk gelişmiş olması ve Baekhyun'un neden böyle olduğunu merak etmesi normaldi, bunu bilmek istiyordu.

''E-Evet,'' diye mırıldandı, Chanyeol elini çektiğinde ve sesi porselen küvetin iç kısmına çarparken.

Chanyeol diğer elini sudan çıkardı ve onun yanağına götürdü, yumuşak hareketlerle okşarken Baekhyun kendini bulutların üstünde hissediyordu. Hafif, temiz ve rahat. Devin ona karşı yaptığı her şey lütuftu, sarışın olan bunu asla inkar edemezdi.

Chanyeol eğilip onun dudaklarına küçük ve tatlı bir öpücük bırakıp geri çekildiğinde, Baekhyun gözlerini açtı, devin büyüleyici yüzüyle tekrardan buluşmuştu.

''Sana anlatacağım,'' diye fısıldadı Chanyeol, ''Hepsini öğreneceksin.''

*

2 Ay Önce

Chanyeol o gün odasında otururken, normalden daha soğuk hissediyordu. Olduğundan çok daha soğuk, damarlarındaki kan donup parçalara ayrılmış gibiydi. Bunun sebebi çok basitti aslında, dün babasıyla en büyük kavgasını gerçekleştirmişti ve ilk defa bir tokat yemişti.

Dev, gözlerini duvara odaklarken elini titrek bir şekilde yanağına götürdü. Şişmiş... Göremese de kırmızının yumuşak tonlarından biriyle örselendiğine emindi. Ve o şişliğin tek sebebi, babasının evlenmek istediği kadın ile onun oğluydu.

Aslında bakacak olursak, Chanyeol'da neden bu kadar çok tepki gösterdiğini bilmiyordu. Tek bildiği şey, babasının evlendiği zaman, aslında annesini aldatacak olmasıydı. Bu doğruydu. Teknik açıdan bakarsak, bu aldatma sayılırdı.

''Keşke senin yerine ben ölseydim anne...'' diye mırıldandı Chanyeol kendi kendine kafasını yastığına koyarken, ''En azından böyle şeyleri görmek zorunda kalmazdım ve sen mutlu olurdun...''

BromanceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin