Elimi köpeğin başına koyup sevmeye başladım. Alper kollarını birleştirmiş gülümseyerek beni izliyordu. Ayağa kalktım. "Ayağın acıyormu" başımla red ettim. "Gel geçelim içeri" ilerlemeye başladı bende yanında ilerlerken Oscar koşarak Alper'in önüne geçti ve üstüne zıpladı.
"Oscar içeriye girmek yok dışarı" dedi içeriye girerken. Köpek ayağımın dibine oturdu ve sonrasında sırtını yere koyarak yattı. "Oscar! Kız benim hiç sırnaşmaya çalışma" dedi alper. Oscar alpere gür sesiyle havladı. Alper gülerek içeri girdi ve kapıyı kapattı. "Anne?" dedi alper bavullarını toplamış annesine.
"Oğlum işler yoğunlaşmış gitmem gerekiyormuş" dedi. "Tamam buğra bırakır seni" annesi başını sallayarak bavullarını korumalara verdi ve dışarı çıktı. "Ee benim güzelim bugün ne yapmak ister" aklıma bir fikir gelmişti.
"Babam gözetiminiz altındaydı değilmi" ciddileşti. "Evet nedenki?" dedi. "Beni ona götür madem benim çocukluğumu çaldı bende onun hayatını bitireyim" gülümsedim ve ekledim. "Hatta sana beni öldür diye yalvarsın" dedim acımasızca. "Güzelim korkuyorum senden başka birşey iste yapayım"
Dudağımı büzdüm. Başını yana yatırıp dudağıma baktı ve yaklaşıp öptü. "Tamam öyle olsun ama şu güzel gözlerinden bir damla yaş gelirse geri döneriz" başımı sallayıp boynuna atladım ve ayaklarımı beline bağladım. "Ha bir detayı atladım güzelim" yüzüne sorarcasına baktım.
"O adam seni üzecek birşey söylerse öldürürüm onu" dedi ve masumca gülümsedi. "Tamam kabul ama bende yardım edeceğim" başıyla red etti. "Seni kötü işlere sokamam küçük hanım öldürmek hariç her şeyi yapmana izin verdiğime şükret" dedi ve burnuma parmağıyla vurdu.
"Tamam indir hazırlanayim" ayaklarımı yerle birleştirdi ve çocuk gibi başımı okşadı. Sonrasında koşarak odama çıktım. Giyinen odasına girip gökyüzü mavidir bir şort üstüne beyaz askılı bir crop giydikten sonra aşağıya indim. Alper tepeden tırnağa süzdü ve güldü. "Ne gülüyorsun be" dedim.
"Seni böyle dışarı çıkaracağımı zannetmen komikmiş yavrum" üstüme bakarken alper yanıma geldi ve belimden tutarak giyinme odasına yönlendi. "Bak ben bu kombini mükemmel yapacağım" dedi. Adımlarımı durdursamsa gücü zeminde kaymama yetti.
Kollarımı birleştirdim ve ona döndüm. "İstemiyorum böyle gideceğim!" dedim. Kucağına aldı. "Ben üstünü değiştiricem demedimki kombinini mükemmel yapacağım dedim." oflayarak başımı geriye bıraktım. Giyinme odasına girdi ve deri koltuğa oturttu.
Dolabıma bakınmaya başladı. Dizime kadar uzanan çorabı verdi. Ve tekrar bakınmaya başladı. "Üstüne beyaz olmaz güzelim kirlenir" dedi. Sıkkınlıkla konuşmaya başladım. "Alper baştan aşağıya yap şu kombini vazgeçtim bunları giymeyeceğim başka zaman giyerim" dedim.
"Tabiki prenses o zaman sende bana kombin yapacaksın" dedi. Heyecanla ayağa kalkıp Alper'in dolaplarının olduğu yere ilerledim. Takımlardan başka birşey yoktu sadece azıcık vardı ve gece yatmak için kıyafetler vardı. Siyah takım seçtim içine siyah bir gömlek çünkü ona siyah çok yakışıyordu. Kravat giymesini istemedim.
Altınada siyah bir ayakkabı seçerek kombini tamamladım. Kıyafetleri deri koltuğa koydum. "Benimki hazır!" dedim. "Güzelim senin Converse'lerin nerede bulamadım" en alt rafı gösterdim. Siyah Converse aldı. "Benimkide hazır" hazırladıklarına baktım. Mavi kargo pantolon Converse ve deri ceket vardı. Ama üst seçmemişti. "Üstün kalacak" dedi. Anlamış gibi.
Benimkilere baktı. "İşte benim kızım! sevdiğim renk sevdiğim takım" dedi sevinçle gülümsedim. Saçımı öptü. "Sevdiğim şeyleri hazırladığın için saçımıda yapmak zorunda kaldın prenses" gülümseuerek başımı salladım ve kıyafetleri alıp odama ilerledim.
...
Giyindikten sonra Alper'in odasının önüne gelip kapıyı tıklattım. "Alper giyindinmi gelebilirmiyim?" dedim. "Gel güzelim" kağının kullpunu indirip kapıyı açtım. Aynanın karşısında gömleğinin düğmesini ilikliyordu. Bana bakıp gülümsedi. "Niye kapıda duruyorsun içeri geçsene bebeğim" kapıda durduğumu farkedip içeri girdim ve kapıyı kapattım.
Ve koşarak yatağa atladım. Yataktan kalkıp odanın öbür ucundaki boydan boya masanın yanına gitip. "Bebeğim oradan oraya koşuyorsun gel bakiyim yanıma" aynı enerjiyle koşarak Alper'in açtığı kolların arasına girdim.
Beni kalçamdan tutup kucağına aldı ve bacaklarımı beline sardı. Lavaboya girip beni çamaşır makinesinin üzerine oturttu. Dolabı açıp tarak verdi. Alper'in saçı bir tık uzundu. Aklıma gelen saç stiliyle konuştum. "Toka varmı" dolabın içinden siyah lastik toka verdi.
Ben Alper'in saçını tararken o elini belime koymuş beni izliyordu. Saçını taradıktan sonra arkasını döndü. Başının üstünden olmayan ama yukarıdan bir topuz yapacaktım ve topuzun altındaki saçları toplamayacaktım. Yaptıktan sonra önüne dönmesinin istedim. Önden iki taraftanda saç bıraktım ve oldu.
(HAYAL EDEMEYENLER İÇİN)
alper aynaya baktı ve ıslık çaldı. Bana bakıp gülümsedi ve yanağımı öptü. "Çok güzel olmuş güzelim" dedi ardından ekledi. "Bende senin saçını tarayabilir miyim" elindeki tarağı ona verdim ve belime kadar gelen sarı saçlarımı taramasına izin verdim.
Nazikçe taramaya başlayınca birşey unuttuğumu anladım. Dalin! O olmadan olmaz. "Ben birşey unuttum" dedim. "Ne unuttun" dedi devam ederken oturduğum yerden atlayıp kendi lavaboma koştum ve dolaptan dalin saç tarama spreyi aldım.
Tekrar Alper'in yanına gelince beni yerime oturtmasıbiçin kollarımı kaldırdım. Burnundan gülüp oturttu. Elimdeki şişeyi ona verdim. "Neden bebek olduğun anlaşıldı" dedi gülerek. Saçıma sıkıp taradıktan sonra yere atladım. "Hadi gidelim" dedim heyecanla.
"Bebeğim kötü şeyler yapma tamammı korkmaya başladım senden bu ne heyecan" dedi. Omzumu kaldırdım. "Hayır! Sen bana öldürmek hariç herşey serbest dedin ama" büzdüğüm dudağımı öptü. "Birtanem ben senin üzülmeni istemiyorum" dedi.
Kapıya yönelip evden çıktık.
Bölüm sonu
Ay selam normalde size fotoğraf olarak boylarını verecektim ama bulamadımm.
On yüzden yazarak söyleyeyim.
Alper 190 klasik watty boy
Işığın tam olarak belirlemedim ama şöyle söyleyeyim Alper'in göğsüne değil ama karnınada gelmiyor tam ortada birşey.
Anlatamadım MDĞSLSÜSÇS
olsun hadi bir sonraki bölümde görüşürüzz <33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IŞIĞIM
Teen Fiction"Ya sana birşey olsaydı ben karanlığımdaki ışığım olmadan nasıl yaşardım? "