LOREEN-TATTOO
Hiç bir zaman masum düşüncelere sahip biri olmadım. zihnim kalbimin ölü çukurlarında cehennemin yansımasıydı.
o cehennemin bir gün üstüme yıkılacağını bilmeden yaşıyor aldığım her soluk bana azap vereceğini tahmin bile etmiyordum.
yaşamıyordum. yaşadığımı sandığım bedenim ruhumu karanlığına sürüklemişti.
ben bedenimin esaretine değil ruhumun ücra köşelerinde beni bırakan karanlığa esaret olmuştum.
karanlık güzeldi. karanlık iyiydi.
sizi rahatsız etmezdi. orada istediğinizi yapabilir kalbinizin ve ruhunuzu istediği gibi davranabilirdiniz.
ben orada uzun zaman yaşıyordum. yaşadığım yer esaret değildi. karanlığın ta kendisiydi.
nefesim soluk boşluğumda genzimi yakarken içimde kaynayan volkan misali öfke ve kırgınlık beni yerle bir ediyordu.
gözyaşlarımı serbest bırakmak acı içinde bağırmak istiyordum fakat bunu yapamazdım. buna hakkım yoktu. benim bu hayatta nefes almaya bile hakkım yoktu.
ailesinin sözü dinleyen ezik bir tip değildim. hiç bir zaman da öyle olmadım. fakat bana bırakılan bu serbest istediğim eylem anlayışı özgür olma yaşamını bilerek seçmemiştim.
bunu yaşamak zorunda kalmıştım. canım yansa kimse duymazdı. belki bazıları için bu serbest özgür anlayışı diğer insanlara göre harika geliyor olabilirdi fakat bana göre değildi.
annem ben küçükken öldüğü için babam bir süre depresyon ve annemin yokluğunu işine yöneldiği için beni unutmuştu.
hayır! beni unutmamıştı. beni görmezden gelmişti. onun için bu daha kolay ve az acı veriyordu. aramızda samimi bir baba ilişkisi yoktu. fakat zalim bir adamda değildi. bana sunduğu imkanlar her zaman cömert olmuştu.
beni büyüten zeyno anaydı. daha üç yaşımda iken benimle ilgilenen beni bu yaşıma kadar düşünen tek insandı.
arkadaşlarım vardı. sosyal bir insandım daha bir yıl öncesine kadar. depresyon ve acı eşiğine geldiğimde bütün ilişkilerim kopmuştu.
insanlar ile konuşmayacak hale gelmiştim. kafamın içindeki dünya beni renkli canlı hayallerimden solgun ve karanlık bir sahneye taşımıştı.
gözlerimi halay çeken pisteki insanlara çevirdim. şuan da düğün salonundaydık. büyük görkemli bir düğün ile evleniyordum.
yanımda takım elbiseli oturan orhana baktım. siyah şık bir takım giymiş saç tıraşı olmuştu. sakallarını birazcık kısaltmıştı.
gözleri bana dönerken yüzünde sıkılmış bir ifade vardı. çakır mavisi gözleri beni bulunca ona bakıyordum.
"ne zaman bitecek bu saçmalık "dediğimde dudakları iki yana kıvrıldı. "emin ol bende bu durumda memnun değilim ama örf adet saçmalığına katlanmak zorundayız bu gece için "dedi. önüme dönüp derin bir nefes verdiğimde masamıza yaklaşan firuze teyze yanımıza gelip "çocuklar bir sorun mu var "dediğinde masanın altında ayağımı dürten orhan ile birlikte zoraki bir şekilde gülümseyerek "hayır neden ki "dedim. bu hallere düşecek insan mıydım ben.
"o zaman ben yanlış anlamışım o zaman orhan seni dansa kaldırsın "dediğinde orhana baktığımda kaşlarını havaya kaldırmış annesine bakıyordu. bir bu eksikti.
"buna hiç gerek yok bence "dediğimde orhanın bakışları vardı. "bence var orhan eşini dansa kaldır hadi oğlum "dedi ısrarcı bir şekilde kadın bana gülümseyerek bakarken.
orhana baktığımda gözlerini açıp kapatarak ayağa kalktığında elimi tutu. "benimle dans eder misin "dedi kibar bir şekilde. mavi çakır gözleri ile kalk ta şu eziyetten kurtulalım gibisinden bir bakış attığında annesine bir bakış attım.
bize merakla bakıyordu. yavaşça ayağa kalkarak masadan ayrıldığımızda halay çeken insanlar pisten ayrılmış hayal müziği susmuştu.
pistin ortasına geldiğimizde her yer karanlığa gömüldü. üstümüze düşen spor ışık ile orhana baktım.
"ben dans etmesini bilmiyorum "dediğimde elini belime koyarak "tamam sadece bana ayak uydur. şimdi elini omuzuma koy "dediğinde sol elimi onun omzuna koyduğumda sağ elimi havada tutu.
romantik bir şarkı çalmaya başladığında yavaşça sallanmaya başladık. iğrenç bir an yaşıyordum.
hiç bir zaman romantik veya onun gibisinden şeylere ilgi duymuyordum. aşk duygusu benim için insanın içindeki tutkuyu karanlık ve yoğun bir halde oluşmasıydı.
tutku ne kadar zevk işi olsa da içindeki enerji onu harekette geçirir içindeki enerjiyi beslerdi.
orhanın gözlerine baktım. "ne zaman bitecek bu dans saçmalığı "dediğimde dudakları iki yana kıvrıldı.
"bu kadar çabuk mu sıkıldın "dediğinde ona tek kaşımı kaldırarak "bunu bana soran kişi mi söylüyor "dediğimde gözlerime bakıyordu.
"emin ol bende memnun değilim ama en azından bu işten zevk almaya bakıyorum "dediğinde yüz ifademi sabit tutarak "zevk alınacak bir yanı yok "dedim. belimdeki eli ile beni kendisine çektiğinde "her şeyin eğlenceli ve zevkli bir tarafı vardır "dedi. gözlerim mıh gibi onun gözlerine çakılmıştı. kafamın içinde dolan düşünceler fesatlık seviyemi artırırken "düşüncelerini kendine sakla ben duymak istemiyorum "dedim. yüzme doğru eğilirken belimi kırdı.
"yavaş olsana "dedim fısıldayarak yüzüme gülümseyerek bakarken "benimle iyi anlaşsan iyi olur küçük çocuk ben senin tersleyeceğin bir insan değilim "dedi tekrar doğrulduğumuzda "bende senin her sözünü uslu uslu dinleyeceğin biri değilim "dedim.
beni ileriye doğru bıraktığında elimi tutuyordu. beni tekrar kendisine çekti. elimi belime kaydı.
"buna memnun olurum sıkıcı bir ile yaşamak zorunda kalmam "dediğinde onun o tehlikeli gözlerine bakıyordum.
"sen nasıl bir tipsin ya seni anlamıyorum "dediğimde dudak kıvrımları genişledi.
"beni anlamana gerek yok karanlık kelebek "dediğinde kalbim onun kullandığı sıfat ile bir an göğüsümü dövdü.
"ya anlamak istiyorsam "dediğimde aramızdaki mesafe yoktu yüzüme yaklaştı.
"o zaman delirmeye hazır ol diyeceğim ama sen zaten delirmenin eşiğindesin "dedi kalbim ruhunu çürüttüğü mezarında çığlıklar atmaya başladı.
**************************************************************************************
GÜZEL BİR BÖLÜM OLDU. BÖLÜM HAKKINDA DÜŞÜNCELERİNİZİ ALAYIM SİZ NASIL BULDUNUZ BU ARADA BÖLÜM BAŞINDAKİ ŞARKIYI DİNLERSENİZ DAHA KEYŞFLİ OLUR FALAN.
BÖLÜMÜ BOLCA YORUMLAMAYI UNUTMAYIN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET-BXB(TUTSAK AŞKLAR SERİSİ-3)
Teen FictionTAMAMLANDI. ölümün kıyısında dolaşan çocuğun hikayesi. sevdiği adam başka biri ile evlendiğini öğrenen adal depresyona girer. günlerdir evden çıkamaz. hayat onun için bitmişti. canına kıymaya kalkışır. babasının arkadaşının oğlu ile evlendirilen ada...