Cehenneme hoşgeldin mi? Bu ne demek oluyordu şimdi? Ne yapacaktı bana? Bu sorulardan dolayı kafayı yemek üzereydim.
Ardından o adam yatağımdan kalkıp yatağın kenarında duran komidinin çekmecesinden bıçak çıkardı. Vücudum titremeye başladı. "Yalvarırım bırak beni!" diye ağlamaya başladım. O ise iğrenç gülümsemesini yaparak bıçağı yüzümde gezdirmeye başladı...
" Çok çekicisin ve güzelsin. Ama eğer şimdi dediklerimi yapmazsan bu güzelliğini elinden almam saniye bile sürmez."dedi. Ne isteyecekti benden? Ben neyin içine düşmüştüm böyle? Ardından bıçağı yüzümde gezdirmeye devam etti ve yine o iğrenç gülümsemesini yaptı.
" Merak etme güzel kız eğer dediklerimi yaparsan bu güzelliğe sahip olmaya devam edeceksin. Şimdi birazdan ellerini ve ayaklarını çözeceğim. Sakın kaçmaya kalkma. Zaten kaçmaya kalksan bile bu evden kaçamazsın..."
"Sen bana hiçbir şey yapamazsın tamam mı hem de hiçbir şey! Ben bu evden kaçıcam görüceksin!" diye bağırmaya başladım. Yine o pis gülüşünü yaptı.
"Biliyor musun, buraya gelen tüm kızlar ilk başta senin gibi konuşuyorlardı. Ama haftalar hatta aylar geçti hala buradalar kaçamadılar. Sen mi kaçacaksın ha ha ha! "
"Lütfen bırak nolur gideyim..." dedim artık ağlıyordum. Hem de hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.
Birden odanın kapısı açıldı ve içeriye uzun sarı saçlı, zayıf ve kırmızı bir kısa elbise giymiş kız girdi.
"Emre bey istediklerinizi getirdim."dedi.
Bu pislik adamın ismi Emre'ydi demek...
Emre yataktan kalktı ve o kıza yaklaştı. Her defasında yapmaktan sıkılmadığı iğrenç ve midemin bulanmasına sebep olan o gülüşü yaptı. Kıza yaklaştı ve elini kızın boynunda gezdirmeye başladı.
" Meliscim ben sana kaç kere söyledim. Şu dudağındaki kırmızı ruju daha belirgin sür. Ayrıca bana siz diye hitap etmeyeceksin. Sen diye hitap edeceksin. Şimdi hadi odamıza git ve o çok sevdiğim dantelli pembe geceliği giy. Bu gece sıra sende..." dedi.
Ardından kızın boynundan öptü. Öpmüyordu adeta kızın boynunu emiyordu.
Kız kapıyı kapattıktan sonra Emre yanıma gelerek kutuyu gösterdi.
" Sen de bu kutudaki kıyafetleri giy. Zaten birazdan kızlar gelecek sana giyinmen de ve hazırlanman da yardım edecekler." dedi.
Emre son kez gözlerimin içine bakarak ellerimi ve ayaklarımı çözdü. Kapıyı sertçe çarptı ve kilitledi .
O gittikten çok kısa süre sonra kilidin açıldığını duydum. İçeriye tam 10 tane kız girdi. Hepsi de birbirinin aynısıydı. Hepsinin aynı uzun sarı saçları, aynı kırmızı kısa elbiseleri vardı. Yaptıkları makyaj bile aynıydı.
Resmen birbirlerinin kopyalarıydı. Suratları ve vücutları bile tıpatıp aynıydı. Oda da bulunan aynadan kendime baktığımda benim de onlara ne kadar benzediğimi farkettim. Burada bir şeyler dönüyordu ama ne olduğu aklımda en ufak bir fikrim yoktu.
Burada tam olarak neler oluyordu?...
