Son defa lütfen, bir kere daha deneyin o ölemez lütfen. Doktor son bir defa dedenedi ve Beyza' nın kalbi geri döndü. Bu bir mucizeydi. Beyza' yıda acil ameliyata aldılar. Her ikisininde kana ihtiyacı vardı. Beyza'nın kanı ve benim kanım aynıydı. Mert ile Salih'in kanı aynıydı. Beyza ile Mert'e kan verdik. Ameliyathanenin önünde Beyza ve Mert gelecek güzel haberi bekliyoduk. İlk önce Mert'in ameliyatı bitmişti. Doktor durumunun iyi olduğunu söyledi. Ardından Beyza'nın ameliyatı bitmişti. İkiside çok hırpalanmıştı. İkisinide yoğun bakıma aldılar. Yoğun bakımın önünde Salih ile oturuyorduk.
Salih:Savcım çok yoruldunuz, isterseniz evinize dönün ben buradayım. Bir şey olursa size haber veririm"dedi.
Asıl sen evine git. Annen seni bekliyordur. Kadıncağız yalnızdır. Sen evine git, dedim.
Salih:Ben burda kalmakla görevliyim"dedi.
9 saattir yoğun bakımın önünde oturuyorduk. O sırada telefonuma bir bildirim geldi. Bildirimin üzerine tıkladım ve haber şuydu
MAVİ IŞIK CİNAYETLERİNİN ARDI ARKASI KESİLMİYOR. BU GECE ÜNLÜ GAZETECİ ÇETİN KURT EVİNDE ÖLÜ BULUNDU.
Bu adam beni çok uğraştırıyordu. Salih'e haberi gösterdim.
Salih:Şerefsiz işte Sayın Savcım"dedi.
O sırada Mert ve Beyza gözlerini açıyordu. Doktoru çağırdık. Doktor ikisinide kontrol edip normal odaya aldılar. Mert ve Beyza'ya bakmak için odalarına girdim. Beyza ile göz göze gelince ikimizinde gözleri doldu. Beyza'nın ayak ucuna oturdum. Benim yüzümden böyle şeyler yaşandı çok özür dilerim dedim. Mert ve Beyza aynı anda, saçmalama dedi. Onları iyi olduğunu gördüm, artık rahatlamıştım. Fakat almam gereken bir intikam vardı. Beni adliyeye çağırdılar ve bende adliyeye gittim. Odama geçtim ve bir kaç eşya alıp olay yerine gittim. Ceset bıçaklanarak öldürülmüştü. Fakat bıçak cesetin vücudundaydı. Ya katil bunu bilerek yapmıştı yada bıçağı cesedin üstünde unutmuştu. Evi incelemeye devam ederken evin banyosunun önünde bir küpe buldum. Küpenin üzerinde bir kılıç modeli vardı. Erkek küpesiydi. Evin banyosuna girdim ve banyonun betonlarında kan izleri vardı. Ve kopan bir kulak memesi parçası. Bu katilin ya da bir korumanındı. Çünkü Çetin'in kulağında delik yoktu. Biraz daha inceleme yaptıktan sonra olay yerinden çıktım ve Hastahaneye gittim. Beyza ve Mert uyuyorlardı.
Doktorları ile konuştum. Her geçen gün daha da iyi olacaklarını söyledi. İçim o kadar rahatlamıştı ki. Hastahaneden çıkıp, bir yere yemek yemeye gittim. Çünkü açlıktan ölüyordum. Yemeğimi söyledim. Yemeğimi yiyene kadar müzik açtım. Yemeğimi yedim ve hesabı ödeyip kalktım. Arabayla eve dönerken bir kitapçı gördüm ve durdum. Kitapçıya girdim ve istediğim 3 kitabı aldım. Ve eve gittim. Arabamı park etmiştim ve eve doğru yürüyordum. Telefonum çaldı. Arayan babamın avukatıydı. Meşgule attım fakat ısrarla aradığı için açtım. Ne var ne istiyorsun?dedim.
Avukat:Sen ne biçim bir insansın, ne biçim bir evlatsın insan öz babasını nasıl dava eder? Hangi akla hizmet."dedi.
Kes sesini sen kim oluyorsun da benle böyle konuşuyorsun kimsin sen? Sen bir Cumhuriyet Savcısı ile nasıl konuşuyorsun. Haddini bil!dedim ve yüzüne kapattım. Eve girmiştim ama ışıkları açmamıştım. Işıklara tam elimi uzattım ve birden mavi ışıklar yandı. Demek sensin dedim. Ta kendisiyim, dedi.BÖLÜM BURADA SONA ERMİŞTİR.
SİZLERİ ÇOK SEVİYORUM 💖
BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE, HOŞÇA KALIN 💕💕Sizce gerçek katil bulundu mu???