Dışarda küçük bir esinti vardı. Rüzgar, ağaçların dallarını kıpırdatıyordu. Hava oldukça soğuktu.
Ama Mashar 'ın ciğeri yanıyordu.
Kor ateşler içinde yanıyordu.Canı yanıyordu. Nefes almak ona batıyordu. Gözleri sadece bir yere bakıyordu.
"Tomris'in fotoğrafı"Ağlamak istiyordu. Çaresizdi. Hiç bir şeyden korkmazdı Mashar.
Tek korktuğu şey de çaresizlikdi.
Sevdiği kadını koruyamamıştı. Sadece sevdiği kadın değildi koruyamadığı. O annesini de koruyamamıştı.
Çok küçük yaşlardaydı annesini kaybettiğinde. Savunmasızdı. Güçsüzdü.
Fakat şimdi büyümüştü. Savunabilirdi herkesi. Koruyabilirdi onu. Güçlüydü Mashar artık.
Bu güçlü adam sadece bir kadına karşı gelemiyordu. Sadece ona .
Sevdiği kadına.Uğruna canını bile, seve seve vereceği kadını koruyamamıştı.
Mashar ağlamazdı. Mashar'ın üzüntüsü , öfkesine dönüşürdü.
İşte bu felakatti. Mashar'ın öfkesi
"Azap"
"Kan"
"Silah" demekti.Ona kimse engel olamazdı. Zaafıydı Tomris, onun.
Çok kan dökülecekti. Her yeri kan gölüne çevirecekti.
Tomris'in yaptığını anlamıyordu.
Neden böyle yapmıştı?Ona ihanet etmemişti ama onu öldürmek isteyen birine teslim olmuştu.
Tomris zeki ve bir o kadar da kurnazdı.
Herşeyin en ince ayrıntısına kadar düşünürdü.
Bu yaptığınında bir nedeni vardı.
Herşeyi istediği gibi yapmıştı.Mashar bunu biliyordu. Tomris'in herşeyi düşündüğünü. Ve bir planı uyguladığını anlamıştı.
Düşünceleri karışıktı. Ama her şekilde anlayacaktı.
İhanet.
3 gün önce bir ihanet ile karşı karşıya gelmişti.
"Doğu" nun ihaneti"
Yıllardır dostu olan Doğu."Örgüte ihanetin bedeli ölümdür"
Bunu herkes çok iyi biliyordu.
3 gün önce onu öldürmesi gerekiyordu. Ama onu sadece bir depoya kapatmıştı.
Doğu'yu öldürmemek için bir neden arıyordu belki.
Çünkü Doğu 'nun evladı esirdi. Bir babanı yüreği nasıl kaldıracaktıki.
Doğu'nun evladı için yaptığını biliyordu.
Mashar , Doğu'nun yerinde olsa aynı şeyi yapar mıydı?
Yapardı. Mashar baba olmayı çok isterdi. Kız olsun veya erkek olsun fark etmez. Mashar baba olmak istiyordu. Evladı için tüm dünyayı yok edebilirdi bile.
Telefonunu kapattı. Ve masaya koydu. Cebinden sigarasını çıkardı. İçinden bir dal aldı ve yaktı.
Bir duman çekti içine. Yanan ciğerleri bayram ediyordu. Dertli bir şekilde nefes aldı. Aldığı nefesle ağzındaki duman çekti.
Sigarasından bir duman daha çekti.
Aklına Tomris'le olan o yakınlığı geldi.Ela gözlerine ilk defa o kadar yakın olmuştu. Kırmızı dudakları ilk defa bu kadar yakındı ona. Bedenleri birbirine çok yakındı. Çekik gözleri ile bakan keskin bakışlarını ilk defa bu kadar yakından görmüştü.
Kokusunu içine çekmişti.