Derin bir nefes alıp kapıyı açıcakken barajdan gelen seslerle durdu Minho. Dibini görene kadar içmiş yaşadığı herşeyi unutmak istemişti.
Yavaş ve ağır adımlarla başının dönmesini umursamayarak garajın kapısını açtı. Karşısındaki 4 kişiyi görünce kaşları çatıldı.Tam konuşacağı sırada Jeongin ve Seungmin aynı anda konuştu.
"Neden izinsiz benim garajıma giriyorsunuz sizi bücürler."
İkisi gülerken Minho da bıyık altından sırıttı.
"Minhonun repliği" diyerek açıklama yaptı Jeongin.Seungminin motorunun yanındaydılar. Motorun üstünde oturan Felix'i görünce kaşları daha da çatıldı.
"Vay Seungmin! Motoruna benim bile dokunmama izin vermezdin?"
"Değiştik abicim"diye yanıtladı onu Seungmin.
"Motor mu sürüceksiniz?"
Jeongin yalvaran gözlerle Seungmine bakarken Seungmin dudaklarını birbirine bastırıp düşündü.
"Benny amcanın yanına gideceğiz.." diyince Minho şaşkınlıkla gözlerini sonuna kadar açtı.
"Ciddi misin?"
"Evet hatta ben süreceğim Jisungla Felix de gelicek"
"Ben hiç almayayım Seungmin" dedi Felix karşı çıkarak.Seungmin dudaklarını büzdüğünde gülümseyerek öpücük attı.
Jeongin yerinde zıplarken Minho göz ucuyla Jisungu süzdü.
"Gelsin bakalım."
"Ah tanrım! Çok heyecanlandım hadi gidelim!"dedi Jeongin zıplayarak sonrasında ekledi." Seungminin arkasına bineceğim"
Jisunga döndü.Gözlerinin içine bakıp gülümseyerek konuştu.
"Benny amca seni sevicektir. Motor sürmeyi biliyor musun?"
"Hey! Jeongin daha ben sürmeyi unuttum Jisung nasıl bilsin?"
Jisung göz devirdi umursamaz gülümsemesiyle Motorlardan birine yaklaştı parmağıyla çizgilerini üstünden geçip tekrar onlara döndü.
"Tabikide biliyorum.Motorumda var hatta"
"Ne?!"
Seungmin şaşkınlıkla Jisunga bakarken Minho da bakıyordu ama şaşkınlıkla değil.
"Evvet mükemmel. Minhoda senin arkana biner pek iyi görünmüyor çünkü"
Bir gözünü kısarak Minhoyu süzdü Jeongin. Kurumuş dudakları, gözlerinin önüne düşmüş mor saçları ve tişörtünü içine koyduğu dar pantolonu onu çok sıkıyomuş gibi gösteriyordu.
"Jisung isterse olur" dedi Minho.
Jeongin şaşkınlık içinde kaşlarını çatarken Minho omuz silkti. Neden böyle bişey yapmıştı. Normalde karşısındakinin fikirlerini zerre umursamayan Minho şimdi Jisunga veriyordu kararı.
"Tamam" dedi Jisung nefesini vererek."Bana uyar"
"Pekala hadi gidelim"
Minho arkasını dönüp motoruna ilerlediğinde bir ses onu durdurdu "Böyle mi geliceksin?"
"Evet böyle? Ne var ki?" dedi Jisunga dönerek.Jisung derin nefes alıp kendi sorunu olduğunu düşündü.
"Birşey yok hadi gidelim"
Garajın köşesinde duran kaskların yanına gitti Jisung. Ortada duran ve küçük bir cam dolabın içinde duran azda olsa kırılmış kaska baktı.