motociclo-minsung

-21-

hay gayss

-

"İçimde kötü bir his var"

"Neden?"

"Bilmiyorum."

"Eve mi gideceksin?"

"Hayır. Changbinle buluşacağız. Sen?"

"Eve gidiyorum ben. Babam evde bugün. Sürprizim var diye tutturdu. Abin nerede haberin var mı? Telefonumu açmadı da."

"Bir saat önce aradı beni. Çıkışta beni bekleme Benny amcanın yanındayım dedi."

Jisung derin bir nefes alıp kafasını salladı.

"Merak etme seni arıycaktır"

Neden geri dönüş yapmadığını merak etmişti. Çok özlemişti onu. Oysa ki daha dün gece kollarında ağlamıştı.

"Pekala. Burda ayrılıyoruz." dedi Seungmin kollarını iki yana açarak. Jisung gülümseyerek Seungminin kollarının arasına girip sarıldı arkadaşına sımsıkı.

"Moralini bozma. İçindeki kötü hissi de yok et. Akşam da ara Felix ile beni." dedi Jisung geri çekilirken.

"Tamamdır! Görüşürüz."

"Görüşürüz"

Seungmin uzaklaştıktan sonra tekrar derin nefes alıp telefonunun ekranına baktı.

Telefonunu kapatıp cebine koyduktan sonra yürümeye başladı. Sigara paketinden bir dal sigara çıkarıp dudaklarının aradına götürdü. Ellerini ceplerinin üstüne koyup çakmağını aradı.

Sonunda arka cebinden çakmağı bulup çıkardıktan sonra olduğu yerde dursu. Bir eliyle çakmağın üstünü kapatarak çakmağı yaktı ve sigarasının ucuna tuttu.

Tam o sırada boynunda hissettiği acıyla yutkundu. Yanma hissi boynunu kaplarken sanki bıçak saplanmış gibi hissetti.

Boynunda dolan suyu hissettiğinde çakmağıyla sigarası yere düştü. Hızla arkasını dönüp kim olduğuna baktı.

"Sen.." dedi kekeleyerek. Başı dönmeye başlıyordu yavaş yavaş.

"Peter, oğlum?" dedi adam küstahça. "Neyin var senin? Betin benzin attı." elindekine bakıp devam etti. "Yoksa iğne yüzünden mi?"

"Sen" dedi Jisung hızlı hızlı nefes alırken gözlerini açık tutmaya çalışıyordu. "Pislik!" diyip üstüne atlamaya çalıştığında yanlış yere atlayıp yere düşmüştü.

"Babana böyle mi sesleniyorsun gerçekten?" diyerek yanına eğildi sarı saçlının. Jisung gözlerini fal taşı gibi açarak uzaklaşmaya çalıştı.

"Dokunma bana! Uzak dur! Pişman ederim!"

"Neden Peter? Küçükken hoşuna gidiyordu baya" elini Jisungun baldırına atıp okşarken söylemişti iğrenç cümlelerini.

"Hayır.." diyerek elini itmeye çalıştı. Gözleri etrafı bulanık görüyordu."Yapma.."

"Peki" diyerek ayağa kalktı adam. "Yapmayacağım"

Adam Jisung'u orada tek bırakıp uzaklaştı. Jisung telaşla telefonunu cebinden çıkarıp aramaya girerek birini aradı. Gözü görmediği için kimi aradığını bilmiyordu. Ayağa kalkarak duvardan tutunup yürümeye çalıştı. Fakat hemen yere düştü.

"Efendim sevgilim?"

Jisung Minhonun sesini duyduğu an gülümsedi. Gözleri yarım açıktı ve bilincini kaybediyordu. Konuşmak için ağzını açsada birşey diyemedi.