Hay gays
-
"Hey! Beni öptün!" Minho tişörtünü giyerken bir yandan da söyleniyordu."Eğer durmazsan bende seni öperim!" Önündeki sarışının peşinden koşarken bağırdı. "Han Jisung kime diyorum!"
Jisung anahtarlarını ve telefonunu alıp gülümsedi.Evin kapısını açıp temiz havayı içine çektiğinde Minho çoktan yanına gelmişti.Ağrıyan başını okşayıp gözlerini kapattı.
"Hem öp hem kaç ne güzel!"
"Tanrı aşkına sende utanma duygusu yok mu!?"
Jisung bıkmış bir şekilde konuştuğunda donup kalmıştı Minho.Jisung'un gözlerine bakıp gülümsedi.
"Ha...sen utanıyorsun"
Parmağını şıklatıp tabi ya dedi Minho.Jisung gözlerini devirirken yürümeye başladı. "Beni eve bırakmalısın!"
Minho gülümseyerek kafasını salladı."Tabiki bebeğim!" Kapıyı kapatıp koşarak arabasının önüne geldi.Centilmen bir şekilde kapıyı açarak Jisung'un içeri geçmesini bekledi. Jisung derin nefes alıp başını iki yana sallayarak koltuğa oturduğunda Minho kapıyı kapatıp kendi yerine bindi.
Minhonun sürekli konuşması ve Jisungun göz devirmesiyle geçen yolculuk sonunda Minho Jisungun evinin önünde durmuştu.
Jisung kapıyı açacağı zaman Minho onu kolundan tuttu.Jisung ona bakınca dudaklarını öpücük yaparak Jisunga yaklaşmaya başladı.Jisung onu alnından ittirip kaşlarını çattı.
"Ne yapıyorsun?"
"Gitmeden önce seni öpmem lazım.Filmlerde öyle oluyor." dedi sanki hayatında hiç sevgilisi olmamış gibi.Jisung gülümseyerek kafasını iki yana salladı.
"Onları sevgililer yapıyor aptal"
"Biz de sevgiliyiz! Herkes bizi öyle biliyor."
Jisung gülümsemesini silerek ifadesiz bir surata geçti.Minhoya yaklaşıp gözlerini kıstı.
"Minho.. Seni öptüğüme pişman etme"
----------
"Baba ben.." dedi sarışın naz yaparak.Babası uzun süre sonra onu mutlu görünce gözleri ışıldamıştı resmen.
"Minhoyu öptüm"
"Ne?!"
Sarışın eliyle yüzünü kapattığında parmakları arasından babasına baktı."Kızma!"
Babası gözlerini kocaman açarak oğluna baktığında Jisung telaşlanıp ellerini korkuyla ona baktı. Babası kaşlarını çatarak ayağa kalktığında onu izledi dikkatlice.
Yavaş ve ağır adımlarla Jisungun yanına gitti ve oturdu.Jisung biraz geri çekildi.
"Şaka mı yapıyorsun?"
Babası bir anda konuşunca irkildi Jisung.
"Nasıl oldu? Minho kim? Nerede? Hemen hepsini detaylıca anlat hemen!"
Babası heyecanla ve gülümseyerek konuşunca derin bir nefes aldı."Bana çok yardımcı oluyordu ve ondan hoşlanıyorum ben"dedi yine nazlı bir şekilde."Şu benim maçıma gelen mor saçlı"
Babası gözlerini kocaman açtı."Aman tanrım! Jisung onunla çok yakışıyorsunuz!"
Hemen oğluna sarılırken gülümsedi Jisung.Babasının yanağını öpüp kısık sesle konuşmaya başladı.
"Onun kardeşini de abim seviyor." dedi.Gözlerini kıstı."Bilmiyoruz sanki, hergün kütüphaneye gidiyor"
"Changbin mi?"