Ertesi gün büyük bir heyecan içinde geldim şirkete. Böyle olmak garipti. Sanırım en son lise döneminde böyle hissetmiştim.
Adar Bey daha gelmemişti. Yüzüne nasıl bakacağım bilmiyorum. Resmen öpüştük biz. Gözlerimi kapattım. Açtım.
Adar Bey karşımdaydı.
Ben selam vermeye hazırlanırken, "Dünkü ihalenin dosyasını getir," deri ve gitti.
Dudak büktüm. Bu kadar mıydı yani? Dün olanları olmamış gibi mi kabul etmek istiyorsun. Pek Adar Bey. Problem değil.
Sen nasıl istersen.
Sonuçta.
Başlatan ben değilim.
Dosyayı alıp odasına gittim. Dosyayı masasına bıraktım.
Geri döndüm ki, "Karar verdin mi?" diye sordu.
Tekrar ona döndüm.
"Neye?"
"Benimle evlenmeye."
Ah. Öpücük olayını unutup direkt şeyden mi alıyoruz? Evlilik teklifi olayından. Peki.
"Size yanıt vermiştim."
Başını dosyada kaldırdı. Gözlerinde yangın gördüm. "Dünkü öpücük yetmemiş anlaşılan?"
Beni bunun için öptüğünü inanamıyorum ya. Bu erkekler....
"Yetti. Arttı. Ama sırf ikna olmam için beni öpmeniz işe yaramadı."
"İkimizin içindeki ateş yeterli. Bunu anlaman için öptüm seni."
"Evlilik kağıt üzerinde olacaktı? "
"Neden kağıt üzerinde kalsın."
"Ama..." Ne diyeceğimi bilemedim. İyi de filmlerde kitaplarda o işler öyle olmuyor ki. Kız ve oğlan bunu istemezler. Sonra dadam bir anda olur. Bunun işleyiş sırası böyledir yani.
"Büyük babam bizi bu gece yemeğe çağırıyor," dedi.
"Ne, beni mi yani. Ama nasıl olur?"
"En azından yemeğe gel." Sesi kötü berbat geliyordu. "Gelmezsen büyük babam canımı fena halde sıkar. Lütfen."
Adar Bey lütfen demeyi bilirmiymiş çok garip gerçekten. Yalnız bana çok fena şeyler oluyor adam gözüme tatlı geliyordu. Öff. Ne?
"Tamam ama bu gece için."
"Teşekkür ederim."
"Rica ederim." Rahatsız oldum bana bakıyordu. "Ben işimin başına döneyim."
Dedim ve çıktım.
Odama girdiğimde yine heyecan basmıştı ama Binnur odamda beni bekliyordu. Bu kadın artık canımı sıkıyordu. Koskoca şirkette, kibirli bir budala olan oydu ama sinek gibi mide bulandırıyordu işte.
"Gelmen bayağı uzun sürdü," dedi.
"Sizi ilgilendirmiyor." dedim.
"İlgilendiriyor." dedi. "Dün gece onun evine mi kendi evine mi gidip seviştiniz?"
Gözlerimi kırpıştırdım şaşkınca. Bu şey bunu gerçekten soruyor muydu? İnanamıyorum ya.
"Haddinizi aşmayın Binnur Hanım."
"Aşmıyorum." dedi. Yanıma geldi. Üzerime yürür gibiydi. Canımı sıkıyordu. Bu kadın insanın tüylerini diken diken ediyordu. "Adar sana anlattı mı bilmiyorum ama Adar ve ben eskiden..." Durmuştu. Durmasını ben de tercih ederdim. Gerisini duymak istemiyordum.
"Evet Biliyorum."
Güldü, sinsiydi gülüşü. "Peki o zaman zaman tatlım. Sikiştiğimizi biliyorsun."
Bu şey beni şaşırtamaz dediğim her anda daha fazla şaşırtıyordu beni. Üstelik tüm midemi bulandırmaya başlamıştı. "Sizin çarpık ahlak anlayışınız bu meseleleri, özellikle de eskiden yaşanıp bitmiş şeyleri ulu orta söylemeye müsade ediyor belli ki ama benim ahlakım bu iğrenç sözleri duymaya tahammül edemiyor." diye patladım. "Lütfen derhal odamı terk edin!"
Binnur, sinsice güldü. "Tatlım. Tahammül edemiyor musun? Sikişiyorduk." dedi yine. "Sikişirken beni tatmin ederdi. İçime hızla girer çıkar beni deli gibi düzerdi." Kullandığı kelimeler de o da beni kusturma noktasına getirmişti. "Binnur seni düzmeyi seviyorum derdi."
"Kes sesini! Defol git odamdan. Defol!"
Binnur biraz daha yanaştı. "Seni taze bir meyve gibi görüyor."
Yanından geçtim. "Güvenliği arayacağım."
Kolumu tutup beni kendine çevirdi. Ve hiç beklemediğim bir şey yaptı. Mide bulandıran dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
Zaten kişiliği ve sözleriyle ağzıma gelen midemdeki her şeyi bir anda öğürerek üzerine kusmaya başladım.
Binnur şok olmuştu.
Ağzı ve üzeri tamamen kusmuk olmuştu. Bunu bir başkasına yapsaydım mesela dün Adar Beye utançtan geberirdim.
Ama Binnur'a yaptığım için nerdeyse kahkaha atabilirdim. Mideme üstün hizmet madalyası takılmalı.
"Üzerimi mahvettin sürtük." Dişlerini sıkıyordu. Her hali ayrı korkunçtu bu kadının.
Gözlerimi devirdim. Her zamanki Binnur. Kendi iğrençliğini görmeyen, aptallığını görmezden gelen Binnur. Şu kadından kurtulmayı istiyordum artık.
Yok olsun lütfen.
Amin.
Çok amin.
"Ben erkek seviyorum." Gülümsedim. "Bu çok mide bulandırıcıydı anlıyorsunuz ya. Dudakların beni kusturdu."
Binnur öfkeyle odamı terk etti.
Bense odamın banyosuna gidip temizlenirken kahkahalara boğuldum.