"Güzeller güzeli biricik eşine iyi geceler öpücüğü verdiniz mi Kang bey?" Jimin namı diğer Karina, dalga geçerek konuştuğu arkadaşı Taehyun'un telefonunu işaret etmişti gözleriyle bir yandan.
Taehyun ona göz devirmiş ve cevap verme zahmetine girmemişti. Ne zaman Beomgyu'yla haberleşmek için konuşsa aynı şekilde dalga geçiyordu. Bir yerden sonra ona bu konuda cevap vermeyi bırakmıştı o da.
"Her gün aynı şakayı yapmaktan bıkmıyor musun Rina?" Grubun en büyüğü Soojin bir abla edasıyla konuştuğunda Karina çocuk gibi surat asmış ve soyunma odasına gidip makyajını çıkaracağını söylemişti. Bir nevi azarlanmaktan kaçmıştı.
"Dalga geçiyor olsa da bir yerde haklı o da. Evli bir çift gibi konuşuyorlar ama sorsanız birbirlerinin yüzünü bile görmediler." Sunghoon baterisini temizlerken kulak misafiri olduğu konuya kendi yorumunu katmıştı.
Sahne aldıkları bir barda kalabalık gittikçe azalmış, barın kapanma saati gelmişti. Sahne alan grup ise eşyalarını toparlıyor, gitmek için hazırlanıyordu ve bunu yaparken arada açılan sohbete ortak oluyorlardı.
"Sizi ev arkadaşı yapan benim ama bir türlü yüz yüze tanıştıramadım sizi. Üstelik aynı evdesiniz." Soobin de sonunda lavabodan ayrılıp yanlarına geldiğinde konuşmayı duymuş ve o da dahil olmuştu buna.
"Saatlerimiz uyuşmuyor, karşılaşamamamızın en büyük sebebi bu." Defalarca söylediği cümleyi yine tekrarlamıştı usanmış bir şekilde Taehyun.
O da Beomgyu'yla telefon haricinde konuşabilmek ve görüşebilmek istiyordu elbet ama ikisi günün farklı zamanlarında yaşıyorlardı.
Telefonda konuştuğu kişiden, ses kayıtlarında duyduğu sesten daha fazlası vardı Beomgyu'da ve Taehyun'da o Beomgyu'yu merak ediyordu. O tam bir gündüz insanıydı kendinin aksine. Salonda birkaç tablo görmüştü Beomgyu'nun yaptığı, sanata ilgisi olduğunu buradan öğrenmişti mesela.
Oldukça konuşkan birisiydi, konuşmaları çok uzun sürmese de bir keresinde Soobin'in bu özelliğinden dolayı şikayetçi olduğunu söylediğinde öğrenmişti bunu da. Ve bildiği kesin bir şey varsa o da çok meraklı olduğuydu.
Beomgyu'nun Taehyun'la ilgili merak ettiği çok şey vardı tam olarak bunu söylemese de. Taehyun'da Beomgyu'ya söylememişti tabii ama Beomgyu merakını daha fazla belli ediyordu.
Bir keresinde Taehyun'un profil fotoğrafı olmadığı için değişik bir bahaneyle onu görmek istediğini söylemese de bunu kullanarak onu görmek istediğini belli etmişti. Oysa bir fotoğrafını istese ona hemen atardı. Aralarında öyle bir güven vardı.
Kendisi de fotoğraf istememişti ama. Beomgyu'nun yüzünün nasıl olduğu önemli değildi tabii ama bunu fotoğrafta değil bizzat karşı karşıya kaldıklarında görmek istediğinden hiç istememişti Taehyun.
Aklı Beomgyu'dan ancak kurtulduğunda çantasını sırtlanmış ve üzerini değiştirmek için soyunma odasına gitmişti. Diğerlerinin çoktan gittiğini sanıyordu ama odada karşılaştığı Yeonjun ile yanıldığını fark etti.
Ona bir selam verip kıyafetlerini almış ve kabine girerek üstünü değiştirmişti. Kabinden çıktığında hala odadaki koltukta oturup sigarasını içen Yeonjun'u gördü.
"Sen gitmiyor musun?" Cevap olarak sadece bir kafa sallaması aldığında kendisi gittiğini söyleyerek kapıya yönelmişti. Fakat ardından konuşan Yeonjun ile durdu. "Yarın boşsan benimle içmeye gel."
Yeonjun aniden bu teklifi sunduğunda Taehyun biraz düşündükten sonra geleceğini söyleyerek oradan ayrılmıştı. Yeonjun arada böyle tekliflerle geliyordu. Aslında yakın arkadaş sayılırlardı ama yorgun oldukları zaman tek kelime konuşmayı bile fazla görürlerdi.
Eve doğru yol aldığında ise tek düşündüğü bir an önce uyuyabilmekti ama uyuyabilecek miydi? Bazen ne kadar yorgun olursa olsun uyku düzenini alt üst ettiğinden gün boyu uyuyamıyordu.
İnsanlar geceleri uyur ve gündüzleri yaşarken Taehyun'un hayatı bunu tam tersiydi. Bu yüzden eve gider gitmez uyuyabilmekti diledi o an.
!!!!!!!!!!!!!
Fic çürüdü NSKXMSLxjdo
Diğer ficim bitsin diye beklerken bu fic kenarda çürümeye başladı aw
Neyse artık bu ficteyiz ama kafamda çok bişi yok hadi hayırlısı
Hadi baybayy
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
