Kırık Eller Ve Mühürlü Dudaklar

1K 77 97
                                    

HEYYO! Yeni bölümle geldik. Bölüm sonunda sohbet ederiz. Şimdi sizi tutmayayım.

Bölüm İthafı: Floraxwinxciyim

Yaptığın yorumlar ve verdiğin destek için çok teşekkür ederim.

OY VE YORUMLARINIZI BENDEN EKSİK ETMEYİN!!

BÖLÜM ŞARKISI: MODEL- Pembe Mezarlık

İYİ OKUMALAR!!!

EDİZ YÜREK

"Hep böyle net ol olur mu?" dedim Kahküllü'ye. Gözleri gülüşümdeyken uysal bir biçimde başını salladı. Hipnoz olmuş gibiydi.

Ama hipnoz olma durumu hemen bozuldu. Yüzü acıyla buruştu ve yatakta kıvranmaya başladı. Ona bir şeyleri hatırlattırmış olmalıydım. Geçmişinden bir anıydım ben onun için. Hatırladıkça onu kötü etkileyen bir anıydım.

Onu sakinleştirmeye çalıştım. "Gonca, gözlerini aç. Bana bak Gonca, bana bak."

Beni duymuyordu.

"Kahküllü!" diye bağırdım bu sefer. Titrediğini gördüm, eli kalbine gitti. Aslında beni duyuyordu. Ama bunun bile farkına varamıyordu.

Dudaklarını oynatarak bir şeyler söylüyordu.

Telefonu alıp hatıra odasına girdim.

Geçmişin ağırlığı altında yutkunduktan sonra hızla o gitarı aramaya başladım. Bulduğum gibi elime aldım ve salona geçtim. Bu odada daha fazla kalamazdım.

Telefonu sehpaya koyup gitarı çalmaya başladım. Yaklaşık on dakika boyunca gitar çaldım.

On dakika boyunca kendime işkence ettim.

Ama kendime ettiğim işkence Kahküllü'ye iyi geliyordu. Kahküllü yine titredi ve sonra hareketsizleşti.

Ya bayılmıştı ya da uyumuştu. Kahküllü hareketsizleşince elimin gitara dokunan her hücresi elektrik akımına maruz kalmış gibi şiddetle sancılandı. Gitarı hemen bıraktım.

Odama geçtim iki silah ve telefonumu yanıma alarak evin kapısına doğru yürüdüm.

Kahküllü'nün yanına gidecektim. O böyleyken yerimde duramazdım.

Kapıya yaklaştıkça sesler duydum. Hızla kapıyı açtım. "Siktir gidin sizi çekecek durumda değilim." derken spor ayakkabılarımı giyiyordum. İşimi bitirdikten hemen sonra üçü de karşıma geçmişti.

Atay Kartepe.

Yalım Sungur Doğukan.

Lami Yücesoy.

Üçü de sevdiğim insanlardı ama şuan tek düşündüğüm Kahküllü'ydü. Tam aralarından geçerken bir kolumu Atay bir kolumu Sungur tuttu ve Lami'nin açtığı kapıdan beni eve ittiler. Onlara direnmenin boş bir çaba olacağını bildiğimden beni evin içine itmelerine izin vermiştim. Üçü girdi ve Lami kapıyı kapattı.

Lami'yi doğduna pişman edecektim. Hangi ara evimin anahtarını kopyalamıştı bu çocuk?

"Nereye lan böyle?" dedi Sungur. Kumral kaşlarını çatmış bana ne işler çeviriyorsun der gibi bakıyordu.

Atay kollarını önünde kovuşturmuş ve duvara yaslanmıştı, yüzü her zaman ki gibi durgundu. Lami safir gözlerini bana dikmiş Sungur'unkinden farksız ifadesiyle bana bakıyordu.

MASALIMSI (+16) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin