«24. Bölüm»

90 6 1
                                    

Byeol'ün ağzından

"İstersen, biraz temiz hava alabilirsin, Byeol?"

"Hayır, iyiyim. Lütfen devam edelim, bir an önce çözülsün bu olay."

"Peki. Şimdi şöyle ki, bence Mark bu işte tek başına değil."

"Nasıl yani? Ne demek istiyorsun, Jeongin?"

Bunu sormamızı bekliyormuş gibi hızlıca arkasındaki projektörün kumandasına basıp, beyaz perdeye görüntü gönderdi.

"Song Seongju."

"Bu kadın kim?"

"Mark'ın her daim yanında bulunan şu kadını hatırlıyor musun, Byeol-ah?"

Biraz düşündüm.

"Ah! Evet! Sürekli bizim eve gelirdi. Bana iğrenerek bakan sürtük bu mu?!"

"Hm hm"

Flashback (ilk karşılaşmaları)

Kapının çalmasıyla oraya koştum. Kargomun gelmesini beklerken, açık saçık giyinen sarışın bir kadın karşımdaydı.

"Kime bakmıştınız?"

"Mark."

"Mark?"

"Seo Mark." (Mark'ın soyadını söyledim mi bilmiyorum, söylediysem ve Seo değilse, Seo olarak değişsin.)

"Ah, bir saniye."

Kapıyı aralık bırakacak şekilde kapatıp, seslendim.

"SEO MARK, KAPIDA BEKLEYEN BİR KADIN VAR!"

Bu dediğimle hızla aşağı indi.

"Oh, Seongju, bebeğim"

Çarpık gülümsemesi, kadını baştan aşağı süzmesi ve kalın sesiyle midem bulanırken, kadının bana olan bakışlarını fark ettim. Her ne kadar 'ne bakıyorsun, or-' demek istesem de, kavga çıkarmamak için odama ilerledim.

Flashback End

"Peki, kim bu Song Seongju?"

"Eskiden eskortmuş, sonra Mark'la tanışmış, işinden ayrılıp, onun yanında çalışmaya başlamış. Ve yüksek ihtimalle-"

"Çıkıyorlardı."

"Aynen öyle."

"Eh yetti be, ne zaman konuyu deşsek yeni kişiler çıkıyor. Onu annemin doğurduğunu söyleseniz inanırım şuan!"

"Harbiden ya, bu neymiş böyle?"

Jungkook kaş göz hareketleriyle Niki'ye işaret verdi.

"Niki-ya, Byeol'le bir dışarı çıkın, temiz hava alın, tamam mı?"

"O-Oh, tamam! Gel Noona"

Zorla yerimden kaldırıp, kapıya ilerledi.

"Parka gidelim, seni sallayayım, olur mu?"

"Niki neden gi-"

"Ah, geldik bak, hadi salıncağa!"

"Niki-"

Salıncağa ittirip oturmamı sağladı ve arkama geçti. Sırtımdan itekleyerek havalandırdı ve yavaşça iler geri sallanmaya başladım.

"Biraz daha hızlanalım mı?"

Akışına bırakmaya karar verdim ve ayak uydurdum.

"Evet!"

O kadar hızlanmıştı ki, saçlarım havada uçuşuyordu, neredeyse salıncak takla atacaktı. Kendimi engelleyemediğim bir şekilde kahkaha atarken buldum. Niki ve benim kahkahalarımız boş parkı doldururken, Niki bağırdı.

"Noona! Çok güzel gözüküyorsun! Keşke telefonumu alsaydım.."

"Kkk olsun sorun değil!"

Heyooo, ölmedim yaşıyorum!
Diğer hesabı büyüteyim dedim, orası büyüdü burası kaldı pslekzsl

İyi Okumalar Kookies'lerim!<333

Mafia//JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin