7. Bölüm: Sorgu

1 0 0
                                    

Araçtan indim. Aracın kapısını açtım ve kızların bağlı olduğu ipleri çözdüm. Silahı onlara doğrulttum.

"Hadi inin araçtan."

Araçtan indiler.

"İlerleyin."

Kulübeye girdik. Onları bir odaya kapattım ve Mert'i beklemeye başladım. Yarım saat sonra siyah bir araç kulübenin önünde durdu. Aracın içinden Mert indi.

Mert, " Acar, kız nerede?"

Donuk bir yüz ifadesiyle sorusunu yanıtladım.

"Kulübede"

Mert, "O zaman buraya getir. Şimdi!"

Bana emir vermesi onun yüzüne yumruk atma isteği oluşturuyordu benim için ama şimdilik buna katlanacaktım.

Kulübeye yöneldim. Ağır adımlarla içeri girdim. Kızların kilitli olduğu kapının kilidini yavaşça açtım. Profesörün kızının iplerini çözerken bir taraftan onları tehtid ediyordum.

"Beni iyi dinleyin. Daha fazla başıma iş açmayacaksınız. Ağzındaki bandı alacağım ama gerekmedikçe, sana soru sorulmadıkça konuşmayacaksın."

Diğer kıza döndüm.

"Sende ses çıkarmayacak beni burada uslu uslu bekleyeceksin."

Profesörün kızına silahı doğrulttum ve dışarı çıkması için işaret verdim. O ise arkadaşına bakıyordu.

"Hadi neyi bekliyorsun?"

Arkadaşı konuşabilmek için kendini zorluyordu.

Arkamı döndüm, "Dediğimi anlamadın galiba, sessiz ol yoksa işin biter."

Bu sırada duvara yansıyan gölgeyi fark ettim. Gölgenin elinde bir nesne vardı. Duvarda adım adım bana doğru yaklaşıyordu.

Arkamı döndüğüm anda profesörün kızıyla karşı karşıya kalmıştım. Elinde sıkıca kavradığı odunu sırtıma indireceği sırada odunu elinden aldım.

"Boşuna kendini tehlikeye atma istersen."

Başına silahı dayadım.

"Düş önüme."

Kulübeden çıktık ve profesörün kızını Mert'in yanına getirdim.

"Kızı getirdim."

Mert, "Sana bir video izleteceğim."

Videoyu açtı ve izlemeye başladım. Videoda yalvaran iki koruma vardı. Ancak çok geçmeden ikiside Mert tarafından vuruldu .

Mert, "Bunlar kim biliyor musun?"

Sessizce sorusunu cevaplanması için bekledim. Çünkü cevap barizdi.

Mert, "Bu ikisi kızı ellerinden kaçıran işe yaramaz iki korumaydı."

Sesi tehditkar bir hal aldı.

Mert, "Ne demek istediğimi anlıyorsun değil mi? Sonun onlar gibi olsun istemiyorsan kendine çeki düzen ver."

Bu sırada kulübeden patırtı sesleri geldi.

Mert, "Bu seslerde ne?"

Sakinliğimi korumaya çalışarak konuştum.

"Ben bir bakıp geleyim."

Kilitli odaya girdim. İçeride sandalyeye bağlı olan kız bir sağ bir sol yaparak bağlı olduğu iplerden kurtulmaya çalışıyordu.

Kısık bir sesle kızıyordum.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen. Sana uslu uslu beni beklemeni söylemiştim."

BUZDAN MERMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin