Keyifli okumalarrrr.
Yorum yapalım plss.
Sınır: 120 oy. <3
-Düşüncesizce hareket ettim...
Çünkü biliyordum. Böyle olmaması gerekiyordu ve aslında olaylar tamamen farklı ilerlemeliydi.
Bir şeyleri düzeltmeye çalışırken mahvetmiştim. İçinde canavarı uyutan babamı bir canavara dönüştürmüş, ona farkında olmadan güç kaynağı sağlamıştım.
Peki ya...
Sonrasında ne olacaktı?
§
Artık parmaklarım, gözyaşlarımı silmekten işlev göremez hale gelmişti.
Telefonum da dahil olmak üzere yanımda ne var ne yok eve girdiğim gibi koridora bıraktığım için şimdi beş parasızdım ve yanımda hiçbir şeyim yoktu. Zaten sonrasında da alamamıştım, babam düpedüz beni evden atmışken geri dönmem, işleri daha kötü hale getirmekten öteye gitmezdi.
Pek bir arkadaşım da bulunmuyordu ki gitsem günü orada geçirsem. Bir Nihan vardı fakat onun da bu zaman aralığında nerede yaşadığını hatırlayamıyordum. Çünkü ileriki yıllarda başka bir semte taşınacaktı ve eski evini, yani şimdiki evini tam olarak hatırlamıyordum.
Yağmur bu akşam çok yoğundu. Evimden biraz uzaklaşmış ve adımlarımın beni bilmediğim yerlere götürmesine izin vermiştim. Ne kadar uzaklaştığımı bilemeyecek kadar dalgındım. Ancak şu an, bir otobüs durağında oturup kendimi yağmurdan az da olsa muhafaza edebilmiş, üzerime yağmasından kurtulabilmiştim.
Ağlamalarım ise durmak bilmiyordu. Sanki yıllarca full bu anı beklemişim gibi gözyaşlarımı sıralıyordum yanağıma. Ne para, ne telefon ne de başka bir şey. Öylece ıslak kıyafetlerimle birlikte soğuk ve ıssız sokağın tekindeki otobüs durağında oturuyordum.
Birkaç araba geçti önümden ancak hiçbiri beni fark edemeyecek kadar hızlıydı.
En sonunda böyle olmayacağının farkına varıp kendimi belli etmek adına kaldırıma doğru ilerleyip yağmurun üzerime yağmasına izin verdim artık. En azından belki biri beni görür de, en azından ne yapacağıma dair bir yol gösterirdi. Yoksa burada öylece durmam bana hiçbir şey kazandırmayacaktı. Hiç yoktan otostop çekip yarım yamalak hatırlayabildiğim Nihan'ın adresini verip daha sonrasını da o zaman düşünebilirdim.
Birkaç tane daha araç geçti. Hatta biri bana yanaştı fakat niyetinin farklı olduğunu anladığım an içimde biriken öfke sağ olsun, sağlam bir küfür savurarak defolup gitmesine vesile oldum.
Ancak dakikalar sonra, durağa yanaşan bir Audi A5'i görmemle gözlerimi hatırlamak istercesine kıstım. Bu kadar tanıdık gelmesi normal değildi ve gitgide yavaşlayıp bulunduğum kaldırıma doğru yanaşıyordu.
Artık tamamen önümde durduğunda, aynı dejavu hissiyle benden yana olan camı indi ve kafasını bana doğru uzatan Arslan'la karşılaşır karşılaşmaz gözlerimi şaşkınca kırpıştırdım. "Anlaşılan yine otobüs seferi iptal olmuş?" Diye sordu hafif alaylı bir tonda. Fakat yüz ifademi fark etmiş olmalı ki birden sustu ve öylece suratıma bakmaya başladı.
"Kardelen?" Tereddüt içinde yüzümü süzmeye başladı. "Bugün daha bir kötü görünüyorsun." Sessiz kalmama ithafen devam etti, "atla, seni evine bırakayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİLİNİŞ
Fiksi UmumAşık olduğu milli sporcunun intihar haberini alan Kardelen, mezarında geç kalınmış duyguların verdiği itirafın sonucunda kendini birden dört yıl öncesinde bulur. Yalkın artık hayattaydı ve en önemlisi, cevaplanması gereken binbir soru vardı. (+18 t...