Doğunun en güzel yeri...
Doğu Anadolu'nun incisi Van.
O ise eflin,Eflin Şadoğlu...Van bu sefer nasıl bir aşka şahitlik yapıcaktı.
~~~
Konakta ki merdivenlerin gıcırdama sesi ile koşarak aşağıya iniyordu güzel ve genç kız. Siyah saçları rüzgara karşı dans ediyordu. Yeşil gözlü, kısa boylu bir kızdı. Başını kaldırıp, merdivenlerinden tutunmuş ona bağıran kadına baktı.
Kadın yavaş yavaş aşağıya iniyor genç kızdan da gözlerini ayırmıyordu. Yanına geldiği an elini genç kızın saçlarına attı. Bugün Botan aşiretinin düğünü vardı. İki birbirnini seven insan birbirinin olmuştu. Kendine hediye olarak gelen mor özel dikim elbiseyi gidip alıcaktı.
"Eflin keçe" diye bir erkek sesi geldi arkasından. Eflin sesin geldiği yöne dönerek baktı. Yirmi altılarında, üzerinde beyaz gömleği, kırışık düğmeleri.. Takım elbise elinde, saçları ve sakalları ıslaktı. Duştan yeni çıktığı çok belli oluyordu.
"Keçe gel şu gömleği hallette gidelim" demişti yüzü asık bir şekilde döndü. Kadın Eflin'in saçlarını okşadı ve alaycı bir şekilde güldü.
"Al işte gidemiyicez geç kalıcaz ya dayee." Dedi sitemkar bir ses tonu ile birlikte Eflin yüzü asık bir şekilde yukarıya çıktı tabi ilk işi ağabeyinin gömleğini ütülemekti kendi kendine kızgın bir şekilde konuşarak gömleği ütülemişti geç kalmayı asla sevmezdi.Gömleği ütüleyip ağabeysinin odasına koydu. Orda dikkatini çeken bir şey olmuştu bir zarf ve yanında bir sürü fotoğraf tam bakıcaktı ki ağabeysi odaya girmesi ile geri çekildi kendini düzeltip hızlıca odadan çıktı.
"Oho daye geç kaldık al yetişemiyicem gitmiyorum." Dedi sitemkar bir tonla dudaklarını büzmüş ve geçti oturdu avluda ki sedire kadın geçti oturdu Eflin'in yanına gitti elleri ile kızının ellerini tuttu."Eh keçamın gidicez elbette hele bı durasın."dedi ama Eflin onu hiç dinlemiyordu başını o tarafa döndü." Zatten hiç bir şeye gidemedim bari buna gitseydim." Dedi o sırada yukarıdan ellili yaşlarda bir adam indi. Yüzü asık dudaklarını büzmüş Eflin'e baktı elinde çektiği tesbihle indi ve geçti sedirin öbür tarafına oturdu.
"Keçamın ben seni dakikasında götürürum de saate bak daha bir buçuk saat var." Dedi Eflin yine ikna olmamıştı omuzlarını silkti ve ayağı'ya kalktı hemen" bir sürü iş var saçımı yapıcam kıyafetim oho." Dedi adam kızın yaptıklarına başını salladı."Keçamın hele durasın hem bende yorgunum." Dedi ikna olmasada geçti oturdu ağabeysi hazır bir şekilde aşağıya indi. Ağabeysine kaşları çatık bir şekilde baktı gözlerini devirdi." Baw bunu alıcak kişinin Allah yardımcısı olsun." Dedi Eflin sinrili bir şekilde kalktı elinde ki yastığı genç adama fırlattı." Asıl seni alicak kadının Allah yardımcısı olsun." Dedi ağabeysi Agir kaşlarını kaldırarak kardeşine baktı. Yukarıdan hiç bir şeyden haberi olmayan erkek kardeşi baktı uykulu gözler ile herkese bakıyordu. Adam karşısında ki oğluna baktı başını sallayarak güldü gözlerini dahi açamamıştı.
Yaşlı adam karısının bacağına elini koyarak baktı. "Ah şu avluda cıvıl cıvıl koşan hiç durmayan çocuklarım nasılda büyüdü." Tebessüm ederek kadın adama baktı ikiside artık yaşlanmıştı onlara da artık çocuklarının mürvetini görmek istiyordu onlarında çocukları şu avluda koşsun düşsün kalksın.
Eflin elinde çantası ile yukarıdan inmişti avluda telefon ile uğraşarak onu bekleyen ağabeysine baktı aşağıya indi saçlarını düzenledi." Çıka biliriz Agir beycim." Sitemkar olduğunu sesinden belli ederek anlamıştı ki söylediği söz yüzünden kardeşi ona küsmüştü, ikiside beraber çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamansız Sevgi (Töre)
ChickLit🌼 Bazen yanlış insanlar doğruları görmeni sağlar... Kırmızı elbisesini küçük elleri ile düzenledi sevdiği adamın en sevdiği elbiseydi. Kırşsın İstemiyordu siyah saçlarını aynaya bakarak düzenledi. Pencerenin karşısına geçti Baweri bekliyordu elinde...