~B-16~Yanlış Anlama

2K 128 26
                                    

Keyifli okumalar;)

Zamansız gelme
Elim kolum dağnıksa sarılamam...

Derin bir nefes verip yanında duran sevdiği kadına derince baktı Newroz onun gözleri ise başka tarafa bakıyordu sevdiği kadının yanında iken utançtan bayıla bilirdi. Gözlerini bir kaç defa kırpıştırıp sevdiği kadına bir adım daha yaklaştı ama o her yaklaşımın da Aze geri çekiliyordu. Aze önüne düşen perçemini kulağının arkasına sıkıştırdı elinde tuttuğu çantayı daha çok sıktı çünkü sevdiği adam ona her yaklaştığında ellerinin içi terliyor, kalbi hızlanıyordu.

"Daha fazla yaklaşmayı keser misin?"dedi Aze başını yerden kaldırıp sinrili bir şekilde Newroz'a bakarak.

Keşke durabilseydi ama ona daha çok yakın olmak istiyordu onun yanı başında olmayı istiyordu. Bu hayatta en zor şeyi istemişti Aze, Newroz'dan ondan uzak durmasını, tekrar bir adım daha attı aynı şekilde o Newroz'un çıkmaz sokağıydı ve o sokaktan çıkmak istemiyordu. Gül'ün dikeni bile olsaydı onu sıkıca tutardı,Aze onun eviydi ama bir türlü sevdiği kadın bunu anlamamıştı,

Kendini kaybetmişti yine Newroz o gözlerde o bakışlarda, o saçlarda, ama ikiside birbirinden uzaklaşmıştı onları ayıran neydi bir yanlış anlaşılma ama ikisi de onları ayıranın bu olduğunu bilmiyordu Aze terleyen ellerini üzerine sildi ama bu fayda etmemişti onunla dip dipe olunca utanıyordu, ellerini birbirine sürttü ama Newroz'a belli etmemek istemiyordu bu duygularını ona aşık olduğunu hissettirmemek istiyordu. Bu sefer kaşlarını daha çok çattı bakışların da aşk değil öfke vardı ve şuan onun yanından bir an önce gitmek için dakikaları sayıyordu.

"Önce bana bir kez daha yaklaşma, şimdide ya sen defol ya ben çıkayım karar senin..."

İşaret parmağı ile kapıyı doğru gösterdiğinde Newroz bu halina sadece gülmek ile yetindi, Aze derin bir şekilde baktı komik bir şey mi söylemişti.

"Hâlâ değişmemiş bu asi huyun."

Hayır yani asi değildi.

"Demek çıkmıyorsun sen, hâlâ dalga geçiyorsun ben çıkarım o zaman senin yerine."dedi Aze sinrili bir ses tonuyla.

Kendini toparlayarak ilerledi. Kolunu tutarak geri çekti Newroz. Aze daha çok öfkelenmişti kendi gitmiyordu onun da gitmesine izin vermiyordu Newroz. Kendini tutamayıp bir soru sordu meraktan Newroz."Neden yıllarca ortadan kayboldun."

Bir kez daha derin nefes aldı Aze aynı sinirli tonu ile konuştu,"Sanane bundan hem seni ne ilgilendirir."demiş ve bu soruyu böyle bir cevap ile kapatmıştı.

Bu ses tonu inadı, asiliği Newroz'u oldukça etkiliyordu. Bu soruya bu cevabı İstemiyordu ama."Azee.."diye mırıldandı. Aze bu seste kaybolmak istercesine kaydetti zihnine bu sesi, Aze gözlerini gözlerinden ayırırken parmaklarına değdi gözleri yüzük yoktu."Bak bırak ben gideyim yoksa valla avazım çıktığı kadar bağırarak herkesi dökerim buraya,"dedi

O ise yapmasını bekledi.

"Bağır Aze istersen hoparlör tutayım herkes duysun bı kere de olsa yüzüme bak be kadın düğünde seni görünce ne yaşadım biliyor musun? Seni yıllar sonra görmek nasıl bir şey anlaya biliyor musun? ben seni hâlâ seviyorum hani Şanlıurfada iken sana demiştim ya senden başkası benim için yok diye hala daha yok neden anlamıyorsun beni,"

Anlıyor muydu şimdi peki

"Newroz onu söylemiştin ama...Neden nişanlandın peki o zaman"

"Ha siktir."dedi Newroz.

"Ne dedin."dedi Aze şaşkınca bakarak

"Bir kere ben nişanlanmadım ya.."diyerek bıkkın dolu bakışlar attı, parmakları saçların da dolandı ama kendine geldi hemen."ne yani."

Zamansız Sevgi (Töre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin