8-benimsin

3.9K 206 36
                                    

Bir öpücük, insanı ne kadar etkileyebilirdi?

Tam olarak bu sorunun cevabını almıştı genç kız. Hayatı boyunca kendisini bu kadar gökyüzünde ve mutlu hissettiği bir an daha yoktu. Sanki özgürlük dudaklarının arasındaydı.

Demir'in kolları arasında ilk öpücüğünü alıyor olmak hayalini bile kuramayacağı bir olaydı. Ona uyum sağlıyor olmaksa hiç hayra alamet değildi. Ama bunu umursayamayacaktı. Çünkü hayatı boyunca aradığı özgürlüğü iki güçlü kolun arasındayken yakalamıştı.

Öte yandan genç adam kızın acemiliği ile ilk öpücük olduğunu az çok anlamıştı. Efsun'un ilk öpücüğünü alıyor olmak, dahası kızın ona cevap vermesi Demir'in tüm kontrolünü elinden alıyordu. Kendini çok büyük bir ateşe atmıştı. Ama durmak zorundaydı. Kendini nefes mesafesine çekti. Bunu yapabilmek için tüm iradesini kullanması gerekmişti. Kız hala gözlerini açamıyordu. Yüzünde gezdirdi bakışlarını, kapalı gözlerinde, minik burnunda, dolgun dudaklarında...

" Benimsin." Diye fısıldadı adam. "Sadece benim."

Sonra da kendisini frenleyememe korkusuyla hızla Efsun'dan ayrıldı ve kapıyı çarpıp çıktı.

Genç kız hala neler olduğunu kavrayabilmiş değildi. Sırtını, dayadığı tezgahta yere doğru kaydırdı. Bacakları jole kıvamındaydı, tek adım atacak gücü yoktu. Başını ellerinin arasına alıp gözlerini yumdu. Adamın ne yaptıkları ne de söyledikleri aklından çıkmıyordu. Kendisi de uyum sağlamıştı ona.

Ama Efsun'u endişelendiren Demir'e karşılık vermiş olmaktan çok bundan pişmanlık duymamasıydı. Anlam veremiyordu genç kız, ilk geldiğinde kendisinden nefret eden adamın; şimdi derdi neydi?

Ne kadar öyle oturduğunu bilmiyordu. Ama kalktığında dizleri tutulmuştu. Küçük adımlarla balkona çıkıp kendine gelmeye çalıştı. Aklından çıksın istiyordu. Başını kaldırıp gökyüzüne baktı.

Kahretsindi! Gökyüzü bile o olmuştu.

Sesli bir lanet olsun dedikten sonra eve girmek üzere arkasını döndü. Parlak orman yeşili gözleri görünce ise bir elektirik dalgası vücudunu sardı. Demir yan balkonun kapı pervazına yaslanmış kendisine bakıyordu. Kızarmaya başladığını hissettiğinde toparlanıp hızla evine girdi. Arkasından gülümseyen Demir'i tabiki görememişti.

Efsun çareyi uyumaya çalışmakta bulmuştu. Yaşadığı dakikaları hazmetmesi, kendine gelmesi gerekiyordu.


Demir ise genç kızın aksine fazlasıyla mutluydu. Kimsesiz, sevgisiz benliğinin her bir yanını Efsun sarmıştı. Onun masumiyeti, dürüstlüğü, gücü genç adamı iyileştirecekti.Bunu biliyordu adam.

Bal dudaklar, genç adama karşılık vermişti. Genç kızın da ona karşı bir şeyler hissettiğinin kanıtıydı bu. Tabiki söyleyecekti adam sevgisini. Ama önce biraz eğlenceden zarar gelmezdi. Özellikle yarın eğitimde fazlasıyla uğraşacaktı onunla. Ellerini başının altına koyup uzandı yatağa, daha önce hiç bu kadar mutlu uyuduğunu sanmıyordu.

* * *

Ertesi gün Efsun nedenini bilmediği 'yada görmezden geldiği' bir gülümseme ile uyandı. Genç adam ona 'benimsin, sadece benim' demişti. Öylesine bir öpücük değildi belli ki. Umutlanmıştı ister istemez.

Yataktan kalktığında ilk defa bugün güzel olmak istediğini farketti. Duş aldıktan sonra saçlarını dalgalandırdı. Siyah dar bir taytın üzerine beyaz v yaka bir kısa kollu tişört geçirdi. Beyaz spor ayakkabılarını ve siyah kapşonlusunu aldığında hazırdı. Aynaya baktı. Böyle mi güzel olacaktı?

Takımdaki diğer kızlar kesinlikle kendisinden daha güzeldi. 'Lanet olsun sana Demir!' diye geçirdi. Bir gün içinde tüm özgüvenini sömürmüştü adam. Oflayarak kahvaltı salonuna indi. Neyse ki bir asansör olayı daha yaşamamışlardı. Gözleri Demir'i aradı. Ancak bulamadı. Nedensiz bir titreşim dalgası sardı vücudunu ardından kulağında bir nefes hissetti.

"Beni mi arıyordun sarışın?"

"Şey be-ben hayır yani ne haddime ben bo-boş masa arıyorum. Evet evet boş masa arıyordum."

"Yaa demek boş masa arıyordun. Benim masam yeterince boş benimle ye o zaman. Tabi benden korkuyorsan ve istemezsen de anlayışla karşılarım."

Efsun şansına küfretti. Bu adamla nasıl sofraya oturabilirdi ki? Ama oturmazsa da korkak damgası yiyecekti.

"Yok, neden korkayım ki. Yiyelim sizin masanızda."

Demir kahkaha atma isteğiyle doldu. Efsun zeki olabilirdi ancak kesinlikle saftı. Masaya doğru ilerlerken küçük sarışınını süzdü. Bu kız bu kadar güzel olmak zorunda mıydı? O saçlarını ne demeye kıvırmıştı ki, ona bu kadar yakışıyorken? Hafif bir sinir dalgası hissetse de şu an kendisinin yanında olduğunu hatırlayarak sakinleşti. Oturup kahvaltı etmeye başladılar. Efsun her lokmayı ağzına götürürken zorlanıyordu. Bu Demir'in dikkatinden kaçmadı.

" Zaten inceciksin. Yesene doğru düzgün. Sonra işe yaramayacaksın. "

" Adam eksildi galiba efendim? Bana kaldığınıza göre. "

"Evet ,kalbimde. Şimdi kahvaltını bitir."

Efsun adeta kafasını tabağına gömdü. Salaktı işte. Kendi bulaşmıştı. Kızarmaya başladığını hissediyordu. Bu adamla gerçekten işi vardı.

Yemek boyunca birdaha ses çıkarmadı. Çünkü Efsun'a bir tane daha güzel söz söylerse genç kız kalp krizinden ölecekti. Ne olmuştu bu adama böyle?

İlk geldiğinde kendisiyle konuşulmasına bile müsade etmezken, şimdi Efsun'u sevdiğini ima ediyordu. Genç kız bu durumdan şikayetçi sayılmazdı. Ama alışmakta güçlük çekiyordu. Üstelik ona karşı ne hissetiğini de bilmiyordu.

Demirle sevgili olabileceklerine kesinlikle ihtimal vermemişti. Bu yüzden tüm duygu kırıntılarını içine gömüp görmezden gelmişti. Şimdi ise onları gizlediği kalbinden çıkarmak için zamana ihtiyacı vardı.

Tabağında kalan son bir parça peyniri de attıktan sonra, sonunda kafasını kaldırıp Demir'e baktı Efsun. O da yemeğini bitirmiş kendisini izliyordu. Kızın da bitirdiğini görünce kendisine göre yumuşak bir sesle konuştu.

"Gidelim artık, eğitim saati gelmek üzere."

Sadece kafa salladı genç kız. Yeni Demir'i sevmişti. Gerçi eskisini de seviyordu ama böyle bir adamın kendisine ilgisini belli eden hali ,genç kızı mutlu ediyordu. Eğitim salonuna girer girmez yüzünü eski acımasız haline çevirmişti Demir. Gün boyunca tam da Efsun'un istediği gibi kıza ayrıcalık sunmamış, herkese eşit davranmıştı. Sadece İnan'a olan sinirini biraz belli etmiş tüm gün canını çıkartmıştı.

İleride yine İnan'a şınav çektiren Demir'i görünce gülümsedi.

Demir onu fena halde kıskanmıştı.Her kıskandığında böyle olacaksa;

Efsun onu kıskandıracak yeni yollar bulmalıydı...

_____________

Yorumlarınız beni mutlu ediyor arkadaşlar. Lütfen bu bölümde de en azından fikrinizi görebileyim.
Bölüm bittiği halde internet sıkıntısı yüzünden paylaşamadım kusura bakmayın. Yeni bölüm en kısa zamanda sizlerle olacak!



EfsaneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin