11 | KAÇIŞ

232 145 4
                                    

LÜTFEN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN :)

Hayallerim vardı,

her ne olursa olsun ,ne yaşarsam yaşayayım umutlarım vardı .

şu boktan dünyada kendimi kurtarmak için çabalayacak gücüm vardı .

ama şuanda elimde hiç biri yok ,kendimi kocaman bir boşlukta hissediyorum .

şu hayattan fazla bir şey istememiştim ,mutlu bir ailem olsun bana yeterdi ,ama hayat onuda çok gördü ben doğar doğmaz annemi benden aldı .Babam varmı yok mu anlayamıyorum .bir baba kızına bunları yaşatırmı ?

Beni umursamadan kaçmıştı ,hangi bok çukurunda sürünüyor bilmiyorum .Murattan tek istediğim babamı bir an önce bulsun ,beni rahat bıraksın .

bu yaşımda ,yaşamadığım acı kalmadı ,bana bunları yaşatan babama teşekkür ederim .

başım felaket dönüyordu .

üşüyordum .

gözlerimi açmaya çalışıyordum ,ama korkuyordum göreceklerimden .

"bücür uyandınmı?" bu murat'ın sesiydi sanırım. Bir arabada gidiyor olmalıydık.

Beynim allak bullakdı. Ben taciz edildim evet bir pislik tarafından taciz edildim. Gözlerim yanıyordu ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.

BU son yaşadıklarım aklıma geldikçe ağlamamak elde değil di. Göz yaşları yanaklarımdan usul usul akarken, murat'ın bana seslenişi duymazdan geldim.

Ne yaşadıysam bu iğrenç insanlar yüzüneydi. Sessizce ağlayarak kafamı gökyüzüne çevirdim "annem seni çok seviyorum yaşanmış anılarımız olmasada seni çok seviyorum keşke yanımda olsaydın."

Arabanın nereye gittiğini bilmiyordum. Murat nereye götürüyorsa sessizce peşinden gitmek zorundaymışım gibi hissediyorum.

Murat kim bilmiyorum yada hatırlamıyorum, ama içimde bir yerlerde murat var.

Beni kurtaran adam bana tekrardan zarar verirmiydi? Yanımda olan tek kişi murat tı yada ben saçma düşünüyorum bilmiyorum.

Düşüncelerden sıyrılmamı sağlayan şey murat'ın bembeyaz kesilmiş direksiyonu tutan eliydi.

Arabayı bir anda çok hızlı kullanmaya başladı. Sessizliğimden sıyrılıp
"murat yavaşla lütfen, çok hızlı gidiyorsun". Beni duymuyordu. Yola odaklanmış bir şekilde arabayı son sürat kullanmaya devam etti.

Ölüm korkusundan nefret ediyordum.
"murat sana diyorum yavaşla lütfen" sesim ağlamaklı çıkmıştı. Korkuyordum çünkü çok hızlıydı.

Artık içimde tutmaktan bıktım ve gözyaşlarımı hüngür hüngür bıraktım.

" murat, yavaşla korkuyorum" murat yeni duymaya başlamış gibi birden gözlerini bana çevirdi.

"benden mi korkuyorsun nefes?" hala arabayı hızlı kullanıyordu.

"murat korkuyorum yavaşla öleceğiz dur artık"

"nefes bir soru sordum benden mi korkuyorsun" gözleri anlamlandıramadığım bir duyguyla bakıyordu

Gözlerinde biraz kırgınlık vardı sanki

Sorusuna cevap vermedim, veremedim

Evet murat'tan da korkuyordum ama bunu yüzüne karşı söyleyemedim

Allah belamı versin ki yine korktum vereceği tepkiden.

Unutmaya çalışıyorum yaşadıklarımı
Mutlu, huzurlu bir hayat düşünmeye çalışıyordum.

Arabanın ani fren yapmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım.

" murat ne yaptığını zannediyorsun"

" in arabadan, geldik"

Gözlerim etrafı taradı.

Bir ormanlık araziye gelmiştik .karşımda tek katlı ufak bir ev vardı.

" burası neresi murat?"

" bizi bulamayacakları bir yer" sen yada ben dememişti BİZ demişti.

Ehh her neyse saçma sapan düşünmekten vazgeçip murat'ın peşinden küçük eve girdim. Ev sürekli kullanılıyormuş gibi tertemizdi.

" bu ev kimin?"

" babamın yaptırdığı saklanmalık bir yer" saklanmak kelimesinden nefret ediyordum. Sanki bu kelimeyle zincirlenmiştik, peşimi bırakmıyordu.

Gözlerim evin içinde gezdi. Küçük bir mutfak, bir yatak odası ve birde küçük bir salon vardı.

Ne zaman son bulacak kaçışlar.

"üşüyormusun" sorusu beni açıkça şaşırtmıştı. İlk gün beni soğuk odada yatırmak zorunda bırakmıştı hiç unutmayacağım o yerin soğuğunu.

" nefes sana diyorum, üşüyormusun"

" şey.. Evet üşüyorum biraz"

Dışarıya çıktı. Bir süre sonra elinde biraz odunla içeri girdi.

Odunları küçük şöminenin içine bıraktıktan sonra mutfağa ilerledi, eliyle koymuş gibi çakmak buldu getirdi.

Murat şömineyi yakmakla uğraşırken mutfağa gittim. Acıkmıştım sanırım 3,4 kilo vermiştim. Bir şeyler bulmak umuduyla dolabı açtım şaşırmamak gerek ki dolap boştu. Fazla umursamadan salona geri döndüm.

Murat şömineyi yakmış ve karşısına yere sergi açmıştı. Ben ayakta beklerken

" gel otur," fazla düşünmeden yanına oturdum.

Ateşin sıcaklığı uykumu getiriyordu.

Yavaşça yere yattım. Murat'ın gözleri üzerimdeydi. En iyi yaptığım işi yaparak umursamadım.

Biraz daha ateşi izledikten sonra gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.

"murat.."

"efendim nefes" ismimi çok güzel söylemişti yada ben uykulu halimle öyle zannettim.

" bugün çok canım yandı murat"
Sessizce bekledi.

" o adam bana....."

"sus nefes, sus gerisini devam ettirme"

Aklıma geliyordu yaşadıklarım. Unutmak için gözlerimi kapattım.

"murat.."

" söyle nefes"

"sizden nefret ediyorum"

"uyu nefes, sadece düşünmeden kapat gözlerini"

Dediğini yaptım ve kapattım gözlerimi.

Derin bir uykuya kollarımı açtım.

BÖLÜM SONU
Umarım beğenmişsinizdir.
Yeni bölümde görüşmek üzere Allah'a emanet olun
:)

TATLI MAFYAM - TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin