Selam.
Günde iki bölüm. Diğer bölümü okumadsan gelmeyin!
Bu bölüme 100+ yorum gelsin aksi takdirde bölüm gelmez.
Hadi başlayalım, iyi okumalar.
_
"Arif, şimdi sen bana anlattığın şeyleri hiç anlatmamışsın gibi yapacaksın. Olur mu oğlum?" diye sordu arife, cenan.
Arif başını hızlıca salladı, "tamam. Zaten sen ve babam tek biliyorsunuz." diye konuştu arif.
"Hah bu güzel işte." diye sevindi cenan.
Şu an cenan ve arif kapının önün de konuşuyorlardı. Eve girmeden önce cenan, arifin ona söylediği şeyleri bilmememezlikten gelmesi gerekiyordu ki planı güzel şekilde sonuçlanabilsin.
Arif şirkette bir saate yakın yatmıştı. Ondan sonra cenan onu mutlu etmek için dışarda çikolata almıştı. Arifin çikolatayı çok sevdiğini bilmiyordu. Arif çikolatayı görür görmez direkt yemişti. En sevdiği abur cuburlardan bir tanesiydi.
Cenan ve arif villaya giriş yapmışlardı. Cenan kapıda beklediği an arif arkasına baktı. Boyu kısa olduğu için başını kaldırdı ve cenana baktı. 'Hadi gel' gibisinden başını salladı arif.
"Efendim siz geçin içeri, geliyorum." diye söyledi cenan.
Tabiki de cenan korumaydı ve eve istediği gibi girer çıkamazdı.
Arif etrafa baktı kimse onlara bakmadığı için rahattı. Ağzının içinden, sessiz bir şekilde "Çabuk ol ama" diye söylendi.
Cenan bu hareketi görünce başını hızlıca salladı ve hafiften gülmüştü bile.
Arif içeriye dogru adımladı. Babası daha gelmemişti ama simdiye kadar evde olması gerekiyordu.
Arif cebinden telefonunu çıkardı ve babasının numarasını çevirdi.
İkinci çalışta açıldı telefon.
"Alo baba." diye konuştu arif.
"Ne var oğlum." babası sert bir şekilde konuşunca arif irkildi.
"Şeyy... Eve gelme-din de nerde kaldın diye soracaktım ama işin var sanırım.
"Evet işlerim var."
"Peki baba özür dilerim rahatsızlık verdiğim için." arif onun konuşmasını beklerken direkt telefon üstüne kapanmıştı.
Bu durum arifi üzse de kendini hemen toparladı. Ama gözü dolmuştu bile.
Salona geçmeden direkt odasına doğru hızlıca koştu. Kapıyı açıp içeri girdi.
Yatağına uzanacaktı ama bir şey eksikti. Sabah cenanın yanına koyduğu ayıcığı. Hemen koltuğa gitti ve ayıcığı iki eliyle tutup havaya kaldırdı. Taşıyarak yatağına yerleştirdi ve kendi de onun yanına geçip ayıcığa sarıldı. Ayıcıkta değişik bir koku vardı ve bu koku onu rahatlatmıştı nedensizce. Tanıdık kokuyu içine derin bir şekilde çekti arif.
Arif tek başına yatmaktan aşırı korktuğu için ayıcığa sarılarak yatardı her zaman. Kücük olsaydı belki kardeşi de yaşasaydı onunla yatardı ama öyle avantajı artık yoktu.
Arif içinden birden yüze kadar sayıyordu herşeyi unutmak için ama aklı başka bir yerdeydi. Hiçbir şekilde kimseye sarılmak istemeyen rif bugün cenandan ayrılmak istemiyordu. Acaba ne oluyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koruma bxb
General Fictionküçüklüğünden beri yaşadığı travmasını sebebini sadece o öğrenebildi...