Neslihan'la Güven bebeklerini kendileri öğrense ne olurdu ?
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bir gün her kes dönüşmekten korktuğu ve yahut da asla onun gibi olmayacağım dediği kişiye dönüşür. Yani öyle derler; işte adam da öyle düşünüyordu bu yüzden annesi ve babası gibi olmak istemediği için bir çocuk fikrine sıcak bakmıyordu aslında. Dünyada bir sürü annesi ve babası tarafında bırakılan çocuk varken illa üremek mi lazım ? Bu cümleye sığınıp aslında baba olmaktan kaçmak istiyordu adam. Peki sadece doğurmakla anne olunmadığı gibi sadece biyolojik olarak bebekte katkısı olmayınca baba olunmuyor mu ? Olunuyor. Yani o korku öz ve ya da üvey olmasından aslı olmaksızın adamın içinde olacaktı. "Beni annem de babam da istememiş ki, ya ben de iyi bir baba olmazsam" sürekli bulduğu her fırsatta cümleyi dile getiren adam kadının isteğini yok sayıyordu. Neden ? Çünkü onun koruma kalkanı vardı korku. Kendisine itiraf edemediği korkusu ve o korkunun arkasında saklanma çabası.
Oysa kadın ne çok isterdi adamdan bir çocuğu olsun. İkisinden bir canı büyütsün. Bebeğinin ilk rahmine düştüğü günden doğuma kadar her anını iliklerine kadar yaşasın.~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Ocak ayına girmiştiler artık. Soğuk havanın kılıç gibi kestiği bir zaman dilimiydi. Kadın hasta haneye girer-girmez sıcak havanın yüzüne vurmasıyla derin nefes verdi. Fakat kadının düşündüğünden farksızdı üstündekiler. Arabayı hasta hanenin girişinden bir az uzak yerde park etmesine aldırmadan kabanını koluna asmıştı, çünkü içinde sanki sönmeyen ateş vardı. Tok topuk sesinin yayıla bildiği kadar yayıldığı koridorda hocasını hemen gören kız elindekileri önemsemeden koşar adımlarla adama yaklaştı.
"Günaydın, hocam"
"Günaydın, Neslihan'ım. Hemen üzerini değiştir bu gün çok işimiz var hadi"
Faruk doktorun dediği üzere hemen soyunma odasına gitmiş ve üzerini değiştirip Faruk doktorun yanına gitmişti. Bu gün fazla kırılgan his ediyordu kendisini eski cıvıl-cıvıl enerjik kadın yoktu sanki. Bu durumu adamda fark etmiş olacak ki soru dolu bakışlarını kadına yönlendirdi.
"Bir şey mi oldu ? Hasta mısın ? Rengin solmuş"
"Hayır, hocam değilim yani bence değilim fakat bir kırgınlık var üstümde bilmiyorum"
"İstersen sen dinlen bu gün ben---"
"Hayır hayır bu gün Selma hanım gelecek kaç aydır onun ameliyatının gelmesini bekliyorum ben. Gidemem"
Kadının bu hevesli konuşmasına gülümsedi adam ve ayaklanıp hastasının yanına gitti tabi kadında hemen arkasından. Ameliyattan önce kısa mola veren kadın asistanlar odasında oturmuş saçını kalemle toplamış ve elini kendisine yelpaze olarak kullanıyordu. Bir taraftan ayağıyla ritim tutuyor bir yandan da önündeki dosyayı inceliyordu. Adamın kadının ensesine doğru üflemesiyle irkilip arkasına döndü kadın.
"Ne yapıyorsun, Güven ya. Ödüm koptu"
Diye söylenirken adam hiç kadına aldırış etmedi. Kadının yanındaki sandalyeye oturup, sevgilisinin sandalyesinden kendisine çekti.
"Hayırdır ? Ne yapıyorsun burada tek başına. Beni de çağırmıyorsun?"
Adamın göz kırpıp dediği cümleyle kadın yüzüne kocaman gülümseme yerleştirdi.
"Şimdi şöyle, Güven hocam bu gün çok önemli ameliyatım var ve onunla ilgili bir kaç dosyaya bakmam gerekiyordu. Bu yüzden rahatsız edilmek istemedim"
"Hm demek öyle, Neslihan hocam."
Adam dudağını büzüp elini kadının boynu ile çenesi arasında çizgiye yerleştirip okşadı.
"a pardon siz hâlâ stajyerdiniz dimi ? Kusura bakmayın."
Demesiyle eline şaplak yemesi bir oldu. Celallenen kadın hemen ayağa kalktı.
"Bu ameliyattan sonra doktor olarak bu hasta hanede çalışacağım hatta, baş hekimlik için kavga edeceğiz, Güven Hocam."
Hocam kelimesini bastırarak demesiyle adamın şuh kahkahasının odanı doldurması bir oldu. Güven de ayağa kalkıp kadının dibine girecek kadar yaklaştı. Ellerini gayet rahat tavırla beyaz önlüğünün ceplerine sokmuş aşık bakışlarını kadına dikti.
"Desene kayıp ettim bu savaşı. Ben sizinle savaşamam ki, Neslihan hocam"
Gözleri parlayan kadın gülümseyerek sevgilisine baktı ve yanağına acıtmayacak şekilde vurdu.
"Eşek!"
Kadının ince belinden kendisine çeken adam sahte hayret dolu bakışlarla kadına baktı.
"Ben ? Eşek"
"Evet sen eşek"
Kadını iyice kendisine çeken adam belini okşamış ve dudaklarına yaklaşmıştı kadının.
"Olsun, güzelim. Senin için eşek de oluruz"
Deyip dudaklarını birleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~GüvNes~/ "Tek Bölümlük Hikayeler"
ChickLitAşk okyanusları aşamayacak kadar değil, cehennemin dibine bile gidecek kadardır. Umarım beğenirsiniz, her salı paylaşmaya çalışacağım.🫂