♬♬♬
Sertap Erener: "Kime diyorum"
UğurEtiler: "Yaktım Gemileri"
Mabel Matiz: "Ya Bu İşler Ne"♬♬♬
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Adam hastahaneye gelir gelmez hemen kendisini kadının odasında bulur. Aralarında var olan hem yakın hem uzak durum adamın çelişki yaşamasına sebep oluyordu. Kapıyı çaldı gel komutu geldikten sonra içeri geçti.
"Günaydın, Neslihan"
"Günaydın, Güven"
Kadının masasının önündeki sandalyeye geçip oturdu adam.
"Napıyorsun ?"
"Hastalarımın dosyasını inceliyorum. Bir sorun mu var ?"
Gözündeki gözlüğü çıkarıp masaya bıraktıktan sonra Güven'e baktı.
"Yo hayır, bir sorun yok"
"Güzel"
"Bu gün ne zaman çıkacaksın ?"
Derin nefes veren kadın dirseklerini masaya yasladı.
"Ameliyyattan sonra. Dinliyorum, Güven. Belli ki bir şeyler var."
"Şey, benim bu gün iki ameliyatım var."
"Evet, biliyorum hatta ikincisine birlikte gireceğiz"
Ensesini okşayıp cümle kurmaya çalışan adama gizlice gülümsedi kadın. Dudaklarını bir birine bastırıp hâlâ bir şey demesini bekliyordu adamın.
"Diyorum-"
"Hellloo!"
"Barlaas!"
Kadın kapıdan içeri giren adamı görünce hemen ayaklanmış koşar sayıla bilecek adımlarla yanına gitmişti. Hızlı adımlarla yanına gelen kadının belinden kendisine çekip havalandırmıştı Barlas. Kadın da kıkırdamasıyla karşılık verip sıkı sıkı boynuna sarıldı.
"Ya dur dur başım döndü. Delii!"
Kadını yüzündeki gülümsemeni silmeden indirdi adam.•••••
Barlas-çoçukluk arkadaşımdı. Uzun zamandır Amerikadaydı bu yüzden görüşemiyorduk.
"Nasıl özlemişim seni"
Hafif ayrılıp yüz yüze geldik
"Ben de seni ya. Çok hem de"
Tekrar sarılmasıyla yeniden havalandırdı beni.
"Barlas! Dur ya!"
Omzuna hafif vurmamla indirdi. Uzaklaştıktıktan sonra Güven'in seslenmesiyle ona döndüm.
"Neslihan, güzelim, bizi tanıştırmayacak mısın ?"
"a Güven, kusura bakma."
Barlas'ın yanına gidecekken belimden kendisine çekti. Napıyorsun diye bakınca istifini bozmadan kaşlarını havalandırdı
"Evet ?"
Göz devirip belimdeki elini tutup çekecekken bu sefer elimi elini içine aldı. Derin nefes verip boşta kalan elimi Barlas'a doğrultdum. Barlas Güven'i tanıyordu, fakat Güven tanımıyordu.
"Barlas, doktor Güven Aydın"
"Öyle mi ? Memnun oldum"
İnadına sadece doktor diye tanıştırırken Barlas'ın da şaşkınlıkla kaşları havalandı. El sıkışırken Barlas bana baktı ben de sonra anlatırım der gibi gözlerimi açıp kapadım.
"Ben de. Aynı zamanda Ali'nin babasıyım"
"Biliyorum orasını"
"Basından duydunuz her halde"
"Hayır, sizin bile haberiniz yokken biliyordum ben"
Güven de bir şey diyecekken araya girdim. Ne kadar elimi çekmeye çalışsam da izin vermemişti.
"Ne zaman döndün ya ? Hiç haber de vermiyorsun."
"Siz ?"
Anlamamış şekilde ikimiz de Güven'e baktık.
"Yani ben Neslihan'ın oğlunun babasıyım siz ? Hangi vasıftasınız ?"
"a öyleli. Bu kadar ufak şeylere takılmayalım ya vasıf falan gerek duymuyoruz biz. Ha illâ vasıf istiyorsanız ben onun her şeyiyim"
Diyip göz kırpmıştı bana. Güven'in sinirden kasılan yüzünü görünce gülümsememi durdurmak için dudaklarımı bir birine bastırdım. Güven Barlas'a doğru adım atınca hemen diğer elimi karnına koydum ve yavaş ama sinirli tonda fısıldadım.
"Güven!"
"Neslihan, bir arkadaşla konuşup geleceğim. Hazırlan kaçırıyorum seni"
"Tamam, canım"
Odadan çıkınca hemen Güven'e döndüm.
"Canım ? Canım ?"
"Güven, bırakacak mısın elimi ?"
Sımsıkı tuttuğu için sinirleniyordum artık.
"Bırakmıyorum ya! Bırakmıyorum! Kim o ?"
Elimi çekmeye çalışınca bileğimden tutup kendisine yasladı belimi diğer eliyle sardı.
"Kim o ?"
Yüzümü yüzüne yaklaştırdım. O da başını eğmesiyle burun buruna gelmiştik. Gözlerim istemsiz dudaklarında gezerken o da benden farksızdı. Gözlerini kapatmasıyla benim de istemsiz gözlerim kapandı. Hayır, Neslihan. Hayır şu an olmaz. Nefesimi yüzüne verip fısıltıyla konuştum
"Kendisi dedi ya......benim dememe gerek yok"
Boşluğundan fırsat bilip hafif itekledim ve ayrıldım. Adımlarımı masama yönlendirince o da düştüğü boşluktan ayrıldı sanki.
"Güven hocam, bu gün ameliyyata başka bir doktorla girersiniz benim çok önemli işim var"
Hastalarımı Mina doktora yönlendirdim.
"Hayır, Neslihan hocam. Sizinle gireceğim ameliyyata"
"Anlamadım ?"
"Anlamayacak bir şey yok. Ekipe çoktan katıldınız hastahane kurallarını biliyorsunuz"
"Güv---"
"Güzelliğimm, hazır mısın ?"
Barlas'ın içeri girmesiyle Güven yumruğunu sıktı.
"Hazırım, hazırım da saat 2 de ameliyyatım var"
Güvenle uğraşmayı bırakıp en iyisi ameliyyata yetişmekti. O da saate bakıp belimden kendisine çekti.
"Oho o! Saat 2 ye kadar neler yaparız biz neler. Yetiştireceğim seni ben"
"Pardon neler---"
"Tamam o zaman, tatlım"
Onun bana değil de benim ona hitaplarımdan daha da sinirlendiğini hiss ediyordum. Tabi ki ben de damarına basacaktım.
"Akşama bizdesin bak! Alaz çok sevinecek"
Çantamı alıp Barlas'a doğru adımladım ve koluna girdim.
"Özlemişlerdir seni"
"Ben de özledim onları. Ama özelikle seni yalan yok"
Başını çevirip bana göz kırptı. Tam Barlas'ın üstüne gelince Güven'le göz göze geldik ve kendini durdurdu. Elindeki topu yere atıp tuttu.
"Yaman akşam benimle yanlız"
"Ben konuşurum, Ali'yle. Çıkalım"
Barlas'la birlikte odadan çıktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~GüvNes~/ "Tek Bölümlük Hikayeler"
ChickLitAşk okyanusları aşamayacak kadar değil, cehennemin dibine bile gidecek kadardır. Umarım beğenirsiniz, her salı paylaşmaya çalışacağım.🫂