~GüvNes~/ "Tek Bölümlük Hikayeler"

24.1

Boşa giden ihtiras, çekim.

Milli bölüm şarkımız:

Sena Şener: "Teni Tenime"

Öncelikle 30 bin okuma için her birinize teşekkür ederim🫂 Gözlerinize sağlık🧡

Bölümü yazmıştım, fakat uygulamanın kayd etmediğini fark etmemişim. Merjeme_16 'nin isteğiyle öne çekilmiştir. Hepinizin istek bölümlerini nerdeyse yazdım, teker teker paylaşacağım. Bölümün sonunu iyi getiremesem de idare edin. Keyifli okumalar. 🪐

Not: 18+ sahneler mevcuttur, rahatsız olanlar bölümü es geçe bilir.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

İçeri giren adam karşısında kadını görünce şaşırmıştı. Görmeyi beklediği en son kişiydi kadın.
"Neslihan ?"
Dudaklarını ıslattı ve oturduğu yerden kıpırdamadan adama baktı.
"Güven, konuşmamız gerek"
"Dinliyorum"
İçindeki heyecanı dışa vurmamaya caba gösterdi.
"Bu soracağım soru belki de bizim hayatımız da hiç bir şeyi değiştirmeyecek ama içimdeki o sesi susturmak için sormam gerekiyor."
Parmaklarıyla hızlı hızlı oynamaya başlayan kadın ayaklandı.
"Beni babam yüzünden mi terk ettin, Güven ? Babam yüzünden mi ayrıldın benden ?"
Hâlâ kendisini terk ede bileceğini aklının ucundan dahi geçirmesine sinir olan adam alaylı şekilde gülümsedi.
"Hayır, "
Belki bir umut içinde adama karşı olan öfkesinin dineceğini düşünmek isteyen kadının yüzündeki gülümseme soldu. Adam da bunu fark etmesiyle daha çok üstüne gitmek istedi.
"Bizi baban değil sen ayırdın."
Gözlerindeki kederi fark etmesiyle daha alttan almaya çalıştı adam.
"Ben sadece bir ay ortadan yok oldum. Bir ay!"
Alttan almaya çalıştıkca içindeki fırtınanın da dinmesi için hesap sormak istiyordu.
"Bir ay dört gün sonra sen, Serhan'la evlendin ya! Bir ay dört gün sonra!"
İşaret parmağını kalbinin üstüne bastırıp gözlerini kadının gözlerinden çekti.
"Seni suçlamak bana zor geldi, bu yüzden ben de babanı tercih ettim"
İçindeki umutun öfkeye çevrilmesiyle adamın gözlerinin içine doğru baktı. Hâlâ onu suçlaya bilmesi, tüm suçu onda göre bilmesi kadını delirtiyordu.
"Bence sen de öyle yap"
Almak istediği cevap bu olmasa da içindeki var olan öfkeyi yine harlamıştı adam. Çantasını ve paltosunu alıp adama karşı bir kaç adım attı.
"Tehşis koymadan önce sıkı bir konsültasyon gerekir, Güven hocam!"
Kadının ta gözlerinin içine bakarken öfkenin arkasında yatan duygunun yani aşkın ve şehvetin varlığını hiss etti. Tıpkı onda olduğu gibi. Gözleri ve dudakları arasında kısa mekik dokuyan kadın yanından geçip gitmek isterken kolundan tutup durdurdu. Ne olduğunu anlamayan kadın kolundakı ele ve elin sahibine baktı. Adamsa çoktan kendini bırakmıştı. Bir anda kendini adamın dibinde bulmasıyla afalladı.
"Yapalım o zaman ?"
Ses tınısı bile kadının kanının kaynamasına sebep olurken nefesi de ona eşlik ediyordu.
"Ne ?"
Titrek nefesler verirken kasılıyordu git gide.
"Konsültasyon"
Yüzünü kadının yüzüne yaklaştırarken kadının kalkıp inen göğsüne bakıyordu.

••🔞••

Bakışlarından hiss ettiğim duyguyla onu duvara yaslamam bir olmuştu. Elindeki çanta yere düşerken çıkardığı sesle onunda artık benim ahengime ayak uyduracağını görmemle yandan gülümsedim. Dudaklarını yanağına getirip yavaş yavaş öperek sürüklediğim an gözlerini kapatması bir oldu. Sulu öpücüklerimi yanağından boynuna doğru sürüklerken boynuna dil darbelerimle vuruyordum. Elindeki paltosunu da çantasının yanına attıktan sonra iki eliyle ensemden bastırıyordu. Çıkardığı mırıltılarla ben daha da tahrik olurken ensemdeki ellerini başında birleştirip bileğinden duvara bastırdım. Başımı kaldırıp gözlerine bakarken dudaklarının aralanmasıyla dudaklarımın arasına haps ettim. Alt dudağımı çekiştirerek emerken dilini dilime dolayıp emdim. Ve onun inlemesiyle ezerek emdim. Kendimi ona bastırdığımda yüzünü buruşturup dudaklarımızı ayırdı. Nefes alıp verirken göğsü göğsüme temas ediyordu. Gerdanından düğmelerine doğru parmağımı sürükleyip düğmesinin ikisini de açtım. Gözlerim göğsüne kayarken bacağını bacağıma doladı. Bileklerindeki elimi sıklaştırıp önce burnumu sonra dudaklarımı gerdanından göğüs cizgisine kadar sürükledim. Göğüs çatalını iki üç kere öpmemle başını geri attı. Bacağıma sarılı bacağını eteğin üstünden sıkarken tekrar inledi. Eteğini yukarı toplayıp kucağıma aldım. Elleri boynuma sarılarken kendini bana bastırdı. Kulağıma yaklaşıp isimimi fısıldadı ihtiras dolu sesiyle.
"Güvenn"
Tam masaya gitmek için haraket edince onun ismimi inlemesi gerçekten bendeki bağların kopmasına sebep oldu. Neslihan'ı yere indirip zaman kayp etmeden eteğini beline topladım ve dizimin üstüne çöktüm. Külodunu çıkartıp parmağımı yavaşca vajinasına dokundurdum. Başımı kaldırıp onun zevkten değişen yüzüne bakmak için çıldırıyordum. Bu sefer çekmeden parmağımı vajina dudaklarından içeri kaydırmamla alt dudağını ısırdı.  İleri geri yapmaya başlamamla ağzı aralandı. Daha fazlasını istiyordu ama demiyordu! Bu da beni delirtiyordu! Kiltorisine baş parmağımı bastırınca elleri saçlarıma gitti.
"Güvennn!"
İstediğim oluyordu. Bu gece Neslihan durmadan ismimi inleyecekti hem de bu evde yıllar sonra.
"Söyle...."
"Ahhhh"
Orta parmağımı deliğinin etrafında gezdirince tekrar ismimi inledi. Bacaklarının titrediğini fark edince artık daha fazla ayakta duramayacağını anlayıp doğruldum. O da anlamış olacak ki kollarını boynuma sardı. Bacaklarını belime sabitledim. Alt dudağını emmemle o da karşılık veriyordu. Dilimle ağzını yokladıkca inliyordu. Ağzıma dolan ağız suyuyla kontrolümü kayp edip komidine çarpmamla yere dokülen eşyaları aldırış etmeden devam ettim dudaklarını emmeye. Onu komidinin üstüne oturtup bir süre bekledim. Bacaklarını sıkarken dudaklarını da sert şekilde emiyordum. Ben bu kadının her şeyine bayılıyordum ama bu öpüşmesi var ya insanı delirten cinstendi. Daha fazla zaman kayp etmek istemediğim için dudaklarımızı ayırmasına izin vermeden tekrar kucağıma sabitledim onu ve masaya yaklaştım. Masanın üstünde olan örtü ve diğer eşyaları yere atarken Neslihan daha sıkı sarıldı boynuma ve ensemdeki saçları sevmeye başladı.
"Sakin"
Anlık dudaklarımızı ayırıp tekrar birleştirdi. Sakin mi ? Sence bunca sene sonra ben sakin ola bilir miydim be kadın ?  Masaya oturtup  dudaklarından ayrıldım o gözlerime bakmasına bakıyordu da ben onun kızarmış dudağına bakmadan nasıl duracaktım. Bakışlarımı çekmeden devam ettim.
"Nasıl ilerliyoruz, Neslihan hocam"
Boynuma başını daldırıp mırıltılarla konuştu.
"Hiç bu kadar iyi ilerilediğim konsültasyon yapmadım, Güven hocam"
Boynumu ısırdığında inleyip sırtından kendime çektim.
"Delirtme beni, kadın"
Dilini boynumda gezdirmesiyle vücudumun kasıldığını hiss ettim. Çok iyi başarıyordu benimle oynamayı. Ah Neslihan ah. Ayrılıp onu masaya yatırdım. Dudaklarından çıkan ah sesi acı ve zevk doluydu. Bacaklarını vücuduma sürterek belime kaldırdı ve sıktı. Bacaklarının arasında haps olmuştum resmen. Bileklerini masaya bastırdım. Kulağına üfleyince omzunu yukarı kaldırıp kıkırdadı.
"Yap-ma"
Çene hattından öpüp dudaklarımı gerdanına kadar sürükledim.
"Güven, hadi"
Başını kaldırıp dudaklarıma kısa kısa öpücük kondurdu.
"Lütfen"
Ne istediğini demiyordu işte! Demiyordu! Ona aldırış etmeden tekrar sütyeninin sıklaştırdığı göğsüne öpücüklerimi sıraladım. Ellerini bırakıp üstündeki gömleği çıkarmak isterken ellerimin üstüne elini koydu.
"Yırtma, gömleğimi çok seviyorum"
Sırıtıp dudağına yapıştım.
"Yenisini alırım, zaman kayp etmeyelim"
Dudaklarını ezerek emip gömleğin yakalarından tutup çektim. Düğmelerin teker teker yere düşme sesiyle Neslihan beni ensemden daha çok kendisine çekip dudaklarımı daha sert emiyordu. Ahh, o tıkırtı ve bizim öpüşme seslerimizin uyumu. Dişleri dudağıma değince kanamasıyla ayrıldı. Parmağını dudağıma bastırdı.
"Özür dilerim yanlışlıkla oldu"
Parmağını öpüp gülümsedim.
"Sorun değil, güzelim"
Eteği tekrar aşağı kaydığı için elimi altına sokup baldırlarına doğru kaldırdım. Baldırını sıkınca dudağını ısırıp inledi. Bilerek bir şey yapmıyordum, kendisi istesin diye. Baldırlarından iç bacağına elimi sürükleyip işaret ve orta parmağımı yavaş şekilde vajinasına sürükledim. Üstten kısaca sürttüm parmaklarımı kiltorsine.
"Güvenn! Hadi ama!"