Bölüm 9

147 34 63
                                    

1 Ay Sonra

Evelyn akşam yemeği ardından hızla odasına çıkmış eli ağzında bir müddet  ne yapacağını bilememişti mide bulantısı onu mahvetmişti sabahta beyni karıncalanmış merdivenlerde oturmuş kalmıştı. Akşam yemeğinde yediği etten, doğrusu o içi kırmızı görüntüden tiksinmişti ve yemekten haz etmeyip mide bulantısı çektiğini düşünürse kocası muhtemelen susmak bilmeyecekti. Genç kız konuşmak yerine içinde yaşamaya alıştırmaya çalışıyordu kendisini aksi takdirde Edward elini yahut kayışlarını kullanmaktan çekinmiyordu. Evelyn lazımlığa gözü takıldığında bu kalede çok önemli bir yeri ve işlevi olan lakin ancak bu kadar kıymetli bir o he olduğunu düşünürken çanağın kullanılış vasfı gözleri önünde canlandığında yeniden tetikleyen öğürme ona doğru koşup içindekini dışarı çıkartmasını sağladı. Genç kız kendini fazla zorladığından gözleri dışarı fırlayacak gibi olmuş yaşlar ve aniden tüm bedeninden boşalan ter onu bitkin düşürmüştü. Olduğu yere oturarak iç cebinden çıkardığı mendil ile ağzını silip çanağın üzerine örttü lakin koku burnuna geldiğinde yeniden aynı şeyi yaşamamak adına yatağın kapitonesine asılıp ayağa kalkarak köşedeki zili çaldı. Gümbürdeyen kalbi ve yorgun bedeni ile yatağın ucuna oturup lazımlığa yüzünü ekşitti. "Evet Evelyn hayatın anlamısın... Çok lazım gerekli onsuz yaşanmazsın lakin... " Genç kız kaşlarını kaldırıp kafa salladı. "Bu kadarsın... Herşey bittiğinde önemin unutulup yüz buruşturulacak kadar... " Evelyn kendi kendine konuşmasına gülerek ellerini eteğine silmeye çabalarken "Sus Evelyn! " diye tekrarlayıp kapı çalındığında gözlerini dikti. Suzy içeri girdiğinde ise rahatlama ile gülümsedi. "Gel Suzy... "

"Leydim iyimisini-? " Suzy leydisinin kızaran yorgun gözlerine ardından duyduğu kötü kokunun nedenine baktı.

"Midemi bozdum" Genç kız alnını sıvazladı.

"Sabahta pek iyi görünmüyordunuz" Suzy kızı süzdü. İlk aklına gelen yeniden tartaklandığı olmuştu lakin sonrasında geçtikleri ay çokça kez Baronun kadının odasını ziyaret ettiğini ve dışarıdan duyulan sesleri hatırladığında gülümsedi.

"Gül Suzy... Bende ağlanacak halime gülüyorum işte... "

"Aman Leydim ondan değil ne haddime... Aybaşı oldunuz mu? "

"Hayır... Olmam gerekir yani sanırı-" Evelyn susup kadının yüzüne baktı. Kendi korkuları düşünceleri içinde o kadar kıvranmıştı ki böyle bir detay aklına gelmemişti. "Olabilir mi? "

"Ah leydim derhal Ebeyi çağırtacağım lütfen uzanın rahatınıza bakın size ılık su yollatacağım ve birkaç hizmetli üzerinize rahat bir şeyler getirsin"

Evelyn şaşkın bir ifade ile sevinip telaş yapan kadının lazımlığı alıp çıkışını izledi. Tanrım... Ya öyleyse? Ya gebe kalabilmişse o vakit hem içinde güzel bir bebeği olacak hem de ona sahip olabilmek için çektiği tüm ağrı ve sancıdan kurtulacaktı. Üstelik Edward kim bilir ne kadar sevinecekti... "Sevinir mi? " Evelyn gözlerini kırpıştırarak yerinde kıpırdandı... "Sus Evelyn elbet sevinecek... "

---
Genç kız ebe eteğinin altından kan ter içinde çıktığında sıkıntıyla doğruldu. "Söyle Ruth? Ne var içeride? "

"Leydim... " Kadın çanakta ellerini yıkarken başını iki yana salladı. İzin vermiyordu çok zorlanmıştı. Bir Barones olduğundan korkuyordu da. Lakin cevap verememekten de korktuğundan o da inat etmişti. Kızcağızın suratındaki kızıllığa ve döktüğü tere bakarak gülümsedi. "Bir varis geliyor leydim"

"Ya... " Evelyn elini kalbine götürerek Suzy'e baktı. "Duydun değil mi Suzy? "

"Duydum hanımım! " Suzy mutlulukla  elini çırptı.

SUS EVELYNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin