11.bölüm - "Sorun ne?"

264 40 107
                                    

Herkese selamlar! Nasılsınız?

Bölüm bir hafta geç geldiği için özür dilerim ama geçen hafta benim için hem olaylı, hem de çok yoğun bir haftaydı. Ama telafi etmek için bu hafta iki bölüm yükleyeceğim inşaAllah. İlk bölümüz bu, ikinci bölümümüz ya bu akşam gelir, ya da hafta sonu. Bunun için kesin bir şey söyleyemem ama bu hafta ikinci yeni bölüm geleceğini söyleyebilirim. 🤍

Bölümü beğeneceğinizi düşünüyorum.

Bu arada Whatsapp kanalım var;  oradan alıntılar, bölümler hakkında bilgiler söylüyorum ve bazen de sizinle konuşuyorum. Eğer katılmak isterseniz bio'm da olan linke tıklayarak katılabilirsiniz. Bu arada numaranız gözükmüyor, bu konuda rahat olabilirsiniz. 🤍

Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin lütfen. İyi okumalar. 🤍

🫀

Yusuf Emre

Ellerim heyecandan terlemeye başlamıştı. Mustafa abi beni evlerine davet etmişti. Neden davet etmişti bilmiyordum ama Kübra'yı görecek olmak beni hem heyecanlandırıyor, hem de mutlu ediyordu. Onun ailesindenmiş gibi hissediyordum. Mustafa abiye bu yüzden çok teşekkür etmeliydim.

Mustafa abi son zamanlar Gökay ile çalıştığımız kafeye geliyordu. Kafeye sık sık gelmesinden sonra bir birimizi tanımıştık. Beni çok sevdiğini söylüyordu ve bu benim için güzel bir olaydı. Kübra'nın yakının kalbine girmek en büyük adımı atmak olmuştu.

"Merhaba." dedim açılan kapının önünde duran Mustafa abiye. Mustafa abi gülümsedi. Omzumdan tutarak beni kendine çekip sarıldı.

"Hoş geldin, oğlum." dediğinde gülümsedim. Bende Mustafa abiye sarıldım.

"Hoş bulduk, abi." dedim. Kollarını omzumdan ayırdı. Geriye çekildi. Bende ayakkabılarımı çıkarmaya başladım. Evin içerisinden çok fazla ses geliyordu. Muhtemelen bir çoğu kişi gelmiş olmalıydı. Ben kendim bilerekten biraz geç gelmiştim.

"Seni bekliyordum. Sende salona geç. Sürprizi söyleyeceğiz." dediğinde kafamı salladım. Salona geçtiğimde herkes susmuştu. Bana taraf dönmüşlerdi. Herkesi davet etmişlerdi. Bozkurt ailesini, Yalçın ailesini, Kara ailesini. Herkes buradaydı. Ve benim güzelim; Kübra buradaydı. Ama tek sorun bu kadar önemli bir sürpriz ise ve herkes buradaysa, benim burada ne işim vardı? Mustafa abi o kadar arkadaşı varken neden sadece beni evlerine davet etmişti?

Herkese baş selamı verdikten sonra salonun en arka kısmına geçtim. Kendimi yabancı hissetmiştim. Girdiğim tüm ortamlarda en önde gözüken ben şu an en arkadaydım. Bundan pişman mıydım? Hayır. Kübra buradaydı, benim önümdeydi. Önde olan Kübra'ydı. Ve ben hiçbir zaman sevdiğim kızın benden önde olmasına şikayet etmezdim.

Elif abla ve Mustafa abi salona geldiğinde herkes gülümsedi. Her ikisi çok heyecanlıydı. Bu çok belliydi. Herkesin önünde durdular. Derin nefes aldılar.

"Hazır mısınız?" diye sordu Elif abla.

"Söyleyin artık! Meraktan öldük!" diye söylendi Ali abinin yanında duran abla. Sanırım Meryem abla olmalıydı. Elif abla  Mustafa abiye bakarak gülümsedi ve evlerinin salonunda oturarak sürprizlerini bekleyen insanlara baktı. Sonra ise bakışlarını tekrar Mustafa abiye döndürdü. Mustafa abi elinde olan resmi bir anda bize çevirdi. Ultrason fotoğrafı vardı. Bebeklerinin fotoğrafıydı.

Vuslat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin