19.bölüm - Felaket Öncesi

100 24 72
                                    

Herkese selamlar! Nasılsınız?

Günün ikinci ve son bölümü ile karşınızdayım. Bu aralar Vuslat'ı yazmam için aşırı ilham geliyor. Hadi hayırlısı. 🤭

Bu arada eğer isterseniz profilimde gözüken Pinterest hesabımın linkinden kitaplar için hazırladığım panolara bakabilirsiniz. 🌸

Ve artık Tiktokta daha da aktif olacağım. Editler yapmaya devam edeceğim. Eğer izlemek isteyenler olursa @zeyyyazarr hesabına bakabilir. 🤍

Bu arada Whatsapp kanalım var;  oradan alıntılar, bölümler hakkında bilgiler söylüyorum ve bazen de sizinle konuşuyorum. Eğer katılmak isterseniz duyurulardan bana ulaşabilirsiniz. Bu arada numaranız gözükmüyor, bu konuda rahat olabilirsiniz. 🤍

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. İyi okumalar. ❤️

🫀

Yazar Anlatımı

Yüsra ve Murat şok olmuş şekilde Muhammed'e bakıyordu. Muhammed ise bu tepkiyi beklediği için sessizce ikisinin de konuşmasını bekliyordu. Sırtını koltuğa yaslayarak rahatça oturdu.

"Cevap versenize. Soru sorduk." dedi Muhammed. Kaşları çatılmıştı. Neden dürüst şekilde sevdiklerini söylemiyordu bunlar? Birisi sevdiği için hüngür hüngür ağlar, birisi sevdiğini deli gibi kıskanır başkasından ama duygularını sesli mi söylemeye çekiniyorlardı?

"Neden sordun bunu?" dedi Murat. Kabul etmeden önce neden sorduğunu merak ediyordu. Muhammed göz ucuyla baktı Murat'a.

"Neden sorduğum seni neden ilgilendiriyor? Soru sorduk, cevap verin. Bir şeylerden şüphelendim demek ki soruyorum. Cevabınızı verin şimdi." dedi Muhammed. Yüsra hâlâ şaşkın olduğu için sadece susuyordu. Murat bakışlarını Yüsra'ya çevirmeden cevap verdi.

"Evet. Hoşlanıyorum kız kardeşinden." dedi Murat. Yüsra bu sefer daha da şaşırdı. Murat ondan mı hoşlanıyordu?! Ne zamandan beri hoşlanıyordu? O neden anlamamıştı? MURAT ONDAN HOŞLANIYORDU! Hemen Kübra'ya bunu anlatması gerekiyordu ama şu an daha önemli bir mesele vardı. Abisi ona bakarak cevap bekliyordu. Aynı zamanda Murat'ta bakışlarını ona çevirmişti. İyice heyecanlandı Yüsra. Dürüst mü olsaydı? Gerçek duygularını şimdi söylemezse sonra söyleyemezdi. En iyisi şimdi söylemekti. Abisi gerçekleri bekliyorken yalan söylemesi işleri daha da kötü yapabilirdi. O yüzden başını salladı ilk önce. Konuşmak istedi ama bir anlığına sesi çıkmadı. Tekrar konuşmaya çalıştı.

"Evet, abi." dedi sadece. Hoşlanıyorum diyemezdi. Hem de Murat burada, karşısında oturuyorken hiç diyemezdi!

"Niyetiniz ciddi mi?" diye sordu Muhammed.

"İzin verirsen tabi ki niyetim ciddi olur, Muhammed. Eğer bu işe karşı çıkacaksan söyle en azından bilelim. Ben şu andan sonra eninde sonunda kız kardeşinle evleneceğim çünkü." dedi Murat. Muhammed en tip bakışı ile baktı Murat'a.

"Sence izin vermesem sorar mıyım, lan?! Niyetiniz ciddi mi?" diye sordu bir daha. Bu soru aslında kardeşine sorulmuş bir soruydu. Elbette kardeşini tanıyor ve sevgisini biliyordu, görmüştü. Duymuştu daha doğrusu arkadaşı ile konuşurken. Ama Murat'ta görsün, bilsin istiyordu. Yüsra başını salladı. Yüzü kıpkırmızı olmuştu, koltuğa iyice sinmişti. Murat onun bu hâline gülümsemek istedi ama dişlerini dudağına geçirerek gülümsemesini engelledi. Muhammed ise abi kıskançlığını geride bırakmıştı.

Vuslat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin