15.bölüm - "Git."

202 29 156
                                    

Herkese selamlar. Nasılsınız?

Bu bölümü Müslüm Gürses dinleyerek yazdım... En sonunda bu bölüme geldik. Kurgunun hiçbir sahnesi aklımda yokken dönüm noktası olan bu bölümdeki o sahne ilk anlardan beri aklımdaydı. Düşlerime giren ilk sahne böyle olmuştu. Okuyunca anlayacaksınız... :')

Bu arada Whatsapp kanalım var;  oradan alıntılar, bölümler hakkında bilgiler söylüyorum ve bazen de sizinle konuşuyorum. Eğer katılmak isterseniz bio'm da olan linke tıklayarak katılabilirsiniz. Bu arada numaranız gözükmüyor, bu konuda rahat olabilirsiniz. 🤍

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. İyi okumalar! 💓

🫀

Kübra Kara

Mustafa abi evimize gelmişti. Abilerim ile Yusuf hakkında konuşmak için gelmişti. Mutfakta onlara kahve hazırlıyorken o kadar tedirgin hissediyordum ki, kalbimde saf bir heyecan vardı. Hem tedirginlik, hem de tatlı bir sızı gibiydi.

Muftaktan çıkarak kahveleri salonda oturmuş üç tane erkeğin önündeki sehpaya bıraktım. Üzerimde bol bir elbise olduğu için biraz daha rahat hareket ediyordum.

"Otur, bakalım." dedi Ali abim. Daha konuşmaya başlamamışlardı. Abdullah ve Ali abim uzun koltuğa oturmuş, Mustafa abi tekli koltuğa geçmişti. Bende abilerimin önünde bulunan koltuğa geçtim.

"Konuş, Mustafa. Ne diyeceksin?" dedi Ali abim. Mustafa abi derin nefes aldı.

"Şimdi Kübra ile Meryem yenge arasında iki yaş var biliyorsun. Yani, Kübra büyük değil ama küçükte sayılmaz." dedi. Abilerim kaşlarını çattı.

"Ee?" dedi Abdullah abim.

"Ondan hoşlanan erkekler olabilir, onun hoşlandığı insanlar olabilir. Ciddi düşünen insanlar olabilir." dedi Mustafa abi. Bir kaç saniye suskunluk oldu. Sonra ise Ali abim konuştu.

"Eee, Mustafa?" diye devam etti. Muhtemelen anlamıştı ama sonuna kadar dinleyecekti.

"Kübra kardeşim ile evlenmek isteyen, niyeti ciddi olan bir kardeşimiz var. Ailesi sizin aileniz ile tanışmaya gelmek istiyor. Ne düşünüyorsunuz?" Abullah abim yerinde dikeldi.

"Kimmiş bu çocuk?" diye sordu.

"Yusuf. Yusuf Emre Aydın. Cinsiyet partisine gelmişti ya, genç çocuk. Yirmi iki yaşında. Ailelerini zaten tanıyorsunuz. Ünlü erzak markasının tasarımcısı babası, Sebruh Aydın. Ünlü bakım markasının tasarımcısı annesi, Züleyha Aydın. Ve birde ablası var. Onunda ticaret ile ilgisi var, evli. Birde küçük kız kardeşi var. Sizin kıskanç olmanızı anlıyor, o da bir abi. Ama kız kardeşimizi gerçekten çok seviyor. Ciddi düşünüyor. Namaz kılmaya başladı, doğru yola geldi." dedi Mustafa abi. Gülümsedim. Yusuf Emre hakkında ilk defa bu kadar bilgi edinmiştim.

"Bunları ne yapalım? Bize önemli olan sondaki bilgiler. Namaz kılmaya başlamış, doğru yola gelmiş. Evet ama nereden güveneceğiz biz bu çocuğa? Sen bile ne kadar tanıdın ki bu çocuğu? Şimdi böyle davranması sadece elde edemediği bir kızı elde etme hırsı olamaz mı? Öylesine bir heves olamaz mı? Sadece Kübra'ya iyi gözükmek için namaz kılmaya başlamış olamaz mı? Sadakatli birisi mi? Bunları nereden bileceğiz? Nasıl güveneceğiz?" diye sordu Ali abim. Abdullah abim hiçbir şey demiyordu. Ali abimin dedikleri doğruydu ama nedense canımı yakmıştı.

"Zaten bende hemen evlendirelim demedim, Ali. Sakin ol. Sadece ailesi gelsin, tanışsınlar ailenizle. Sende çocukla konuşursun." dedi Mustafa abim.

Vuslat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin