2. Bölüm

57 6 0
                                    

Hogwarts'a adımımı atar atmaz McGonagall hemen yanıma geldi. Yüzünde nedensiz bir mutluluk vardı. Bana gülümsedi ve konuşmaya başladı.

McGonagall: Ah Mira tatlım hoşgeldin. Burası artık senin yeni evin. Buraya zamanla alışacaksın. Şimdi profesör Dumbledore seni odasında bekliyor. Oraya gidelim. Bu arada sormak istediğin bir şey varmı?

Mira: Ee eşyalarımı nereye koymalıyım şimdilik. Çünkü cidden ağırlar çok fazla taşıyabileceğimi sanmıyorum.

McGonagall: A doğru hemen hallediyorum tatlım.

Hemen asasını çıkardı bir büyü mırıldandı ve bavullarımı bi toz bulutuna çevirip yok etti. Ardından gülümsedi ve yürümem için eliyle giriş kapısını gösterdi. Dumbledore'nin odasına gelmiştik "Limon Şerbeti" dedi ve kapıyı açtı. Dumboldore içeride oturmuş bekliyordu. Beni görünce gülümsedi.

Cidden ilginç bir odası vardı. Ben odasını incelerken söze başladı.
Dumboldore: Hogwarts'a hoşgeldin. Baban ile konuştuk. Senden bizzat ben sorumluyum. Birazdan ortak salonda herkes toplanacak ve seçmen şapkanın senin için ne seçeceğine bakacak. Seçmen şapka seçtikten sonra odalara dağılacaksiniz.

Aslında biraz gerilmiştim. Herkes benim hangi ev'e seçileceğime bakacakti. Acaba oda arkadaşım kim olurdu onunla anlaşabilecek miydim? Aggh cidden gerilmiştim. Profesöre Tamamdır anlamıyla kafamı salladım. McGonagall beni ortak salona götürmüştü. Yavaş yavaş herkes buraya doğru geliyordu. Tek başıma duruyordum ve birden Harry ve tayfası geldi.

Mira: Merhaba çocuklar.
Hermione: Merhaba Mira. Şimdi seçmen şapka senin evini seçecek değil mi?
Mira: Ah evet ve bu çok gerici niye herkesin gözü önünde olmak zorunda ki?
Harry: Boşver takılma. Asıl önemli olan hangi ev'e seçileceğin. Umarım Grifindor'a gelirsin. Şahsen Slytherin'e gitmeni istemem.
Mira: Neden ki? Ben orayı istiyorum aslında. Çünkü annem ve babamda Slytherin'li ve bunu devam ettirmek istiyorum.

Sözümü bitirir bitirmez Dumboldore kürsüden bize seslendi.

Dumboldore: SESSİZLİK! Evet sevgili çocuklar yeni bir eğitim yılının içine giriyoruz. Bu bizimle 6. seneniz. Güzel kavgasız sakin ve verimli bir yıl diliyorum. Ve aramıza bu yıl yeni bir arkadaşınız katıldı. Şimdi onu seçmen şapkanın yanına alacağız ve evini öğreneceğiz. Yeni arkadaşınıza güzel davranmanizi diliyorum. Bayan Mira Dark buyurunuz.

Herkesin bana baktığını hissedebiliyordum. Gözüm nedensizce Draco'ya kaydı o da bana bakıyordu. Yavaşça yerimden kalktım ve seçmen şapkanın yanına gittim. Herkesin gözü benim üstümdeydi. Aslında bu duyguyu seviyordum. Göz önünde olmayı, ilgi odağı olmayı çünkü kendi egomu tatmin etmeyi seviyordum.

Seçmen şapkanın yanina gittim ve sandalyeye oturdum. Dumboldore onu benim başımın üstüne koydu. Seçmen şapka mırıldanıyordu.

Seçmen Şapka: Hmm sinsi, kurnaz,EGOLU ve öfkeli senden çok güzel bir Slytherin olur. SLYTHERİN.

Aghh evett diye mırıldandım. Çok mutlu olmuştum. Tüm Slytherin'liler beni alkışlıyorlardı. Hemen yerimden kalkıp Slytherin masasının oraya gittim. Koyu kısa saçlı bir kızın yanına oturdum çünkü tek boş yer orasıydı. Kızın karşısında Draco vardı.

Draconun bana baktığını hissedebiliyordum. Kafamı kaldırıp bende ona baktım aniden kafasını çevirdi. İste bak bu hareketi beklemiyordum. Herneyse deyip önüme döndüm. Yanımdaki kız beni dürterek konuşmaya başladı.

x: Slytherin'li olmak cidden güzel bir şey demi?
ona döndüm yüzüme bir gülümseme taktım.

Mira: Onu bize zaman gostericek.
Kız gülümsedi.

Pansy: Ben Pansy Parkınson. Bunları boşver sonra tanışırsın
Dedi Draco ve bir çocuğu daha göstererek. Diğer çocuk "çok kötüsün Pansy" dedi. Bu Pansy'nin hoşuna gitmiş olucak ki "evet öyleyim zabini" dedi. Ve kendi aralarında konuşmaya başladılar benide dahil ediyorlardı fakat Draco ben geldiğimden beri hiç konuşmamıştı.

Kapıdan Snape'in pelerinini savura savura geldiğini gördüm. Yanıma geldi ve "oda arkadaşını çoktan bulmuşsun" dedi. Bende "hangisi" dediğimde. Kafasıyla Draco'yu gösterdi. Agzimdan istemsizce "nE" diye bir ses çıktı. Draco'da şaşırmıştı ama hiç birşey demiyordu. Dilinimi yutmuştu bu sarı pipi. Snape "Draco sana odanı gosterir gidersiniz eşyaların zaten orda" diyip pelerinini savura savura gitti.

Pansy bi bana bi Draco'ya bakıyordu. Bi anda sırıtmaya başladı ve Zabini'ye dönüp kulağına bir şeyler söyledi. Zabini bi anda gülmeye başladı. "Oha Pansy o aklınla neler yaratıyorsun. Draco bunu duyarsa ikimizide parçalar." Draco ilk kez konuştu "Neymiş o duyarsam sizi parçalayacağım şey?" yüzünde sert bir ifade vardı.
O kadar sert ve soğuk bir ifadeydi ki benim bile içim ürpermişti.

Pansy cevap vermedi. Draco ayağa kalktı bana baktı.

Draco: Gelicek misin? Odaya geçiyorum.

Bir süre ona baktım. o cidden harikaydı. Gri ve mavi karışımı soğuk gözleri, sarı ve beyaz saçları, soluk teni o tam anlamıyla bir tablo gibiydi. Ama karanlık bir tablo. Bir süre daha ona baktıktan sonra hemen kendime geldim ve evet anlamında başımı salladım. Draconun peşinden gidiyordum. Arkama baktığımda Pansy ve Zabini'nin bize bakıp bir şeyler konuştuğunu gördüm.

Aldırmadan Draco'nun peşine takıldım. Çok hızlı yürüyordu. Buna yürümek denemezdi dört nala koşuyordu resmen. "Hey daha yavaş olamaz mısın? Bizi kovalayan birisi yok" dememle arkasını dönmesi bir oldu.

Draco: Bana yetişemiyorsan o senin sorunun.

Mira: Igh sana yavaşla dedim.

Draco: Sen bana kim oluyorsunda emir veriyorsun küçük bayan Dark.

Karşıma geçip kollarını önünde bağlamıştı ve suratında acayip pişkin bir hal vardı. Bu çok sinirimi bozmuştu keşke suratina bi tane patlatabilseydim.

Mira: Sus ve bana odamı göster.

Draco: Odamızı*

Ona göz devirdim. Ve yanında yürümeye başladım. Baya yürüdükten sonra beni bi odaya getirdi. Heryer yemyeşildi tam benim tarzıma göreydi. Dolapta kıyafetlerim masamda kitaplarım vardı. Herşey önceden ayarlanmıştı. Kendimi hemen yatağa attım ve telefonuma baktım.

Bu bölüm biraz daha uzun oldu olsun. Elimden geldigince hızlı yazmaya çalışıyorum. Vote atmayı unutmayınnn Seviliyorsunuzzz 💗✨

Beni seviyor musun Draco? (Draco Malfoy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin