İlk kitabım denebilir. İçinde Draco Malfoy ile Mira Black'in yaşadıkları yazılıo. içinde smut ve argo kelimeler olabilir rahatsız olanların okumamalarını öneririm.
Banyoya gidip ilk yardım kutusundan sargı aldı ve odaya geçti. Yatağa oturduğunda elindeki sargı bezini aldım. "Bırak ben yapayım" yavaşça sargı bezini elime verdi. Eli paramparça olmuştu. "Özür dilerim" yüzüne bakamadım, ama o eliyle çenemden tutup kendine baktırdı. "Özür dileme. Ben kendim istediğim için yaptım. Kendini suçlu hissetmeni gerektirecek hiç birşey yok. Hem fena mı oldu iki dayak attık." gülümsedi. Ona karşılık bende gülümsedim ve elini sarmaya başladım.
Hala bana bakıyordu, elini sarmayı bitirdiğimde elini yanağıma koydu. Baktı, bende ona bakıyordum. Her parçasıyla harika duruyordu. Gözleri, dudakları, burnu, çenesi, altın sarısı ve beyaz karışımı o saçları. Harikaydı. Düşüncelerim onun konuşmasıyla kesildi. "Çok güzelsin, sadece dış görünüş değil. Kalbin, için, düşünme şeklin. Mira sen her halinle çok güzelsin.". Her zaman olduğu gibi yine kızarmıştım. Suratına sadece bakabildim. Bana yakınlaşıyordu, nefesini suratımda hissettiğimde vücudum irkilmisti. Benim irkilmemle durdu. "Seni öpebilir miyim?"
Mira: Ne duruyorsun?
Bu ağzımdan istemsizce çıkmıştı. O da şaşırmıştı böyle birşey beklemiyordu. Tekrar gülümsedi bana doğru eğildi. "Öpüyorum o zaman" dedi ve kıkırdadı. İlk önce burnu burnuma değdi sonra dudakları... Kalbim aşırı hızlı atıyordu. Dudakları çok sıcak ve yumusaktı. Bir eli yanağımdaydı diğer eliyle ise boynumu tutuyordu. Ellerimi boynuna sarmıştım. Bu hareketi yapmamla beni kucağına alması bir olmuştu. Hala kesintisiz deliler gibi öpüşüyorduk. Bir elini yanağımdan çekip belime götürdü. Benimde bir elim ensesindeki saçı tutuyordu. Ne kadar uzun süre böyle öpüştüğümüzü hatırlamıyordum.
Bırakmak istemiyordum, ama daha ileriye gitmek için çok erkendi. Yavaşça kendimi geri çektim. Bana soru sorarmışcasina baktı. "Daha ileriye gitmeyelim, çok erken." dudağını yaladı. Ve kulağıma eğilerek konuştu "Yani bu zamanla daha ileriye gidebiliriz demek mi oluyor" piç sırıtışı yaptı, gözleri parlıyordu. Böyle şeyleri ilk kez yaşıyordum ve şuan çok fazla utanmıştım.
Utandığımı anlamıştı, "tamam, tamam" dedi ve beni kucağından indirip yatağa geri otururdu. "Sen ne zaman istersen prenses" dedi ardından göz kırptı. Yüce Merlin o çok güzel gözüküyordu. Onun o yumuşak dudaklarını bırakmak istemiyordum. Ama ilk bırakanda bendim. Aghhh. Kapının tıkanması ile dikkatimiz dağıldı. Pansy ve Zabini gelmişti. İçeri girdiler.
Pansy: Durumu nasıl diye bi bakalım dedik. İyi gibi duruyor. Sen iyimisin tatlım?
Mira: Ah.. evet evet iyiyim. Çok iyiyim.
Zabini: O şerefsizi Popy Pomfrey'e götürdük. Dumbledore onu la ilgilenicek, gerekli cezayı vereceğini söyledi.
Mira: Ne gibi bi ceza.
Pansy: Okuldan atılma.
Draco: İyi oldu o pezevenge. Siktirsin gitsin şimdi.
İçime bir rahatlama gelmişti. Artık mattheo'yu düşünmek zorunda kalmayacaktım. Bu rahatlama Draco'yu öptüğüm içinde olabilirdi. Hala o şokun içindeydim. Küçüklüğümden beri beni zorbalayan çocuk gitmiş yerine beni her halde koruyan temiz bir çocuk gelmişti. Artık her saniye öpüşmeyi dusunecektim.
Pansy'ler bir şeyler deyip odadan çıkmışlardı. Yine Draco ile başbaşa kalmıştık. Draco tekrar bana döndü, hala onun yatağında oturuyorduk. "Uyuyalım artık, sabah erken kalkacağız." haklıydı sabah kahvaltı ek dersler yüzünden erken yapılacaktı. "Doğru iyi geceler" dedim. Tam kalkacakken kolumdan tuttu.
Draco: Yanımda kal.
Onunla uyumamı istiyordu. Dediğim gibi onu bırakmaya hiç niyetim yoktu. Aslında bu da benim işime gelirdi. "Müsadenle üstümü değiştirip geliyim." güldüm o da güldü "doğru ya üstümüzü değiştiricez, hadi hızlı ol" kafamı salladım dolaptan hemen kıyafetlerimi alıp banyoya gittim. Döndüğümde o da üstünü değiştirmişti. Yatakta uzanıyordu. Beni görünce gülümsedi.
Yanına yattım, yüzüm ona dönüktü. Işıkları bir büyü mırıldanarak söndürdü, sadece bir kaç mum odayı aydınlatıyordu. Saçları mum ışığı altında çok güzel parlıyordu. gözlerinin mavisi bu karanlıkta bile belli oluyordu. Elleri saçıma gitti okşamaya başladı. "İyi geceler güzelim" elini çekmişti ama bu sefer belimden sarılmıştı. "İyi geceler Drac" Bende ona sarılmıştım.
Onun yeşil elma ve kolonya kokusunu içime çekerek uyuya kalmıştım. İçimde acayip bir huzur vardı. Kendimi onun kollarında güvende hissediyordum. Vücudundan sıcaklık yayılıyordu ve buda ona iyice sokulmama neden oluyordu. Ona daha yakın hissediyordum. Onu gerçekten seviyordum..
Aghhh ilk öpüşme bu bölüm geldi kısa oldu ama bu daha başlangıç. Devamı daha güzel gelicek emin olabilirsiniz. Vote atmayı unutmayın seviliyorsunuzz ✨💗
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bu bastakinden farklı buda çok hoşuma gitti o yüzden bunuda koydum.
