Cihan yemek masasında babası annesi kız kardeşi ile oturmuş Esra ablanın önüne koyduğu ev yapımı tarhanadan içerken öte yandan hemen yanında ona sırıtan telefona bakmaktaydı.
"Ya şu çorba var ya... Bunun yerini ne doldurur? Rahmetli babaannem yaşarken yaz sonu köyde toplanılır bütün ahali artık yüz kilo mu iki yüz kilomu? Tabii yoğurdu mandadan biberi domatesi tarladan... Oturur mayalarlar... Herkes toplanır ufalanır" Ömer bey kızına bakarak güldü. Ne yapıyorsun eline manikür mü filink mi pilik mi? Otur yoğur tahranayı bak o ellerin nasıl feelingli yumuş yumuş oluyor. "
"O kadar şirket elin altında peeling diyemiyor musun baba? " Sanem annesine bakarak güldü.
"Sen önce Türkçe konuş. Tarhana efso baba bende çok severim" Cihan Saneme göz ucuyla baktı.
"Takmış benim Türkçeme haşerat-ül zehri zıkkım! "
" Ne? " Genç adam kaş çatarken babasının kahkaha atmasına karşın kendiside güldü.
"Yeter cıvık oldunuz iyice. "
Cihan saate saate bakarak yemek yemeğe devam etti. Genç adamın aklı hala ne yazması gerektiğindeydi. Yada yazmasa mıydı? O zaman kendisini çok kötü hissedecekti. Ezgide durumun tuhaflığının farkındaydı. Cihan kızın ona hak verdiğini söylemesi ve duyuruda da rezalet diye tabir ederek üzüldüğünü belli etmesine karşın bir mesajı çok görmenin aleyhine olacağını biliyordu. Hoş Ezgi İlterin eşine dostuna ne anlattığını da bilmiyordu. Sahi onunla karşılaşmasını konuşmasını çevresine anlatmışmıydı? Yapmasa iyi olurdu. Genç adam gözlerini kırpıştırarak "yaparmı? " Diye düşündü. Ardından yemeğini bitirip masadakilere baktı.
"Müsaadenizle biraz dinleneceğim"
"Yarın üçdeki proje toplantısına hazırlandınız mı? " Ömer bey oğluna baktı.
"Herşey hazır. "
"Tamam şirkete erken gel"
"Ne zaman geç kaldım? " Genç adam sorar bir ifade ile babasına baktı lakin cevap alamadığında "öbür oğluna söyle o uğraşsın" Diye homurdanarak odaya yöneldi. Oh herif amerikada keyif çatsın Cihan kölelik yapsındı. "Büyük kardeş sorunsalı... " diye düşünürken Ezginin de farklı bir şekilde aynı sorun ile mücadele ettiğini düşünmekteydi. Genç adam kızın yedi bini sorun edecek kadar pinti olduğunu da düşünebileceğini anımsadığında kendi kendine cıklayarak odaya girip evvela üzerindekilerden kurtulup bir eşofman sweet giydi. Lensleri de atıp yüzünün yarısını kaplayan çerçeveleri takması ardından kendini yatağa atıp yanındaki kumanda ile müzik açarak ardına yaslandı. Şimdi yeni bir hesaba ihtiyacı vardı. Şu wattpadden mesaj atmaktan da haz etmiyor olsa da İnstagramdan eklemeye niyeti yoktu. Parayı da yatırdığından bu defa engelleme inatlaşmasını o yapacaktı hem. Omuzlarını çevirerek uygulamayı indirmeye koyuldu.
Mesajlar
19Pikachuu07;
Merhaba,
Sanırım kim olduğumu biliyorsun. Zarfını aldım. Mesajlarını gördüm. Öncesinde ufak bir meblağa için tribe girmeyecek bir insan olduğumu belirtmek istiyorum. Seninde söylediğin gibi iki gün tanıdığım birinden aldığım o mesaj tuhaf hissettirdi.
Yanlış oldu doğrusu arkadaşlığın çok başında olduğum birinden olacaktı. Her ne ise o kısım sorun değil. Benim sorun ettiğim sonrasında gördüğüm video ve resimdi. Takdir edersin ki birbirimizi tanımıyoruz. Açıkça söyleyeceğim gerçekten kullanıldığımı düşündüm. Anlatabilecekmiyim emin değilim fakat yeni tanıştığım insanların yüzde doksanı tarafından kenarda mutlaka olması gereken bir adam olarak görülüyorum yahut iş ayarlayıcı belki araya tanıdık sokucu. "Senin millet vekili tanıdığın vardır şu işi hallet. Şuraya girmek istiyorum bir referans ol. Şu kadara ihtiyacım var. Gibi gibi. Sırf bu yüzden etrafımda çok kişi olsa da içselleştirdiğim kişi sayısı bir elin parmağını geçmez.
