Okuldan sonra herkes benim evde toplanmıştı. Herkes rahat rahat giyinmiş ve bir sürü atıştırmalık almıştı. Mutfakta Minho hyung ile tabakları dolduruyorduk. Diğerleri salondan rahatlıkla bizi görebileceği için temas etmemiştik hiç birbirimize. Ben tüm cipsleri büyük kaselere doldurmuştum. Sessizlik bozulsun diye konuştum.
Jisung:Chan hyungla anlaştınız gibi hyung.
Minho:Yani iyi biriymiş.
Jisung:Kıskanmana gerek yokmuş değil mi sevgilim.
Kulağına fısıldadığımda gülümsemiş ve diğerlerinin bakmadığına emin olup yanağıma bir öpücük bırakmıştı. İlişkimizi gizli tutmaya karar verdik. Böylesi de çok iyi oldu bence. Heyecanlı heyecanlı güzel güzel. Lee Minho ile sevgili olduğuma hala inanamıyorum.
Jisung:Hadi salona gidelim hyungcuğum.
Atıştırmalıkları salona götürdük ve herkes yerlerine oturdu. Işığı kapatıp filmi başlattık. Ben patlamış mısırı yiyordum. 4 tane kase vardı hepsinde tüm cipslerin karışımı vardı. Bu sayede kimse sehpaya ulaşmak için bir şeyleri yıkmayacaktı.
Patlamış mısırların arasında diğer cipslerdende yedim ve sonra içeceğimi içtim. Yanımdaki bedenin elini kavradım. O da sıkıca elimi tutmuştu. Kalbim yine çok hızlı atmaya başladı. Bu gizlilik meselesi hoşuma gidiyordu niyeyse. Tabi olmasa çok daha iyi olurdu ama ne bileyim böyle de kötü olmadı. Zaten onlardan saklamasak illa ailelerimizden saklayacaktık.
Filmin sonunda hepimiz oturmuş sadece sohbet ediyorduk. Chan hyung üniversite hakkında birkaç tüyo veriyordu. Aslında benim için çokta gerekli değil. Daha 2 yılım var. Ama Minho hyung (sevgilim) için önemliydi. Acaba üniversitede ayrıldığımızda nasıl hissedecektim. Daha 1 saate bile dayanamıyorken aylara nasıl dayanabilirdim ki. Bunları şimdi düşünmek istemiyorum. Zaten mesafeler asla aramızı bozamaz.
Annem ve babam çoktan işten gelmişlerdi fakat rahatsız etmemek için balkonda oturuyorlardı. Yarın okul yoktu bizde kalsalar ne olur? Sorsam iyi olur. Ani hareketle yerimden kalktığımda herkes bana bakmıştı. Bende aceleyle konuştum.
Jisung:Bu gece burda kalmak ister misiniz? Annemlere sorcam.
Felix:Bizim bir işimiz yok yarın.
Chan:Bana da uygun Jis.
Minho:Herkes için uygunsa tamamdır.
Jisung:Hemen geliyorummm
Annemlerin yanına koştum ve izin almak için biraz yalvardım. Tabi ki sonunda kazanan ben oldum. Salona gidip söylediğimde herkesin yüzüne neşeli bir ifade gelmişti. Ben tekrardan Minho hyungcuğumun yanına oturmuş sohbete katılmıştım.
🕳
Diğerlerine salona yatak yapmıştım. Herkesi yerleştirdiğimde odama ilerlemeye başladım. İlk önce tuvalete gittim ve dişlerimi fırçalayıp yüzümü yıkadım. Sersem gibi gülümsüyordum. Dün olan öpüşmemiz aklıma gelmişti yine. Kısık sesle kıkırdadım ve yüzümü kurulayıp ışığı kapatıp tuvaletten çıktım. Odamın kapısını açtığımda kitaplığımın önünde gördüğüm bedenle bağırmamı zar zor tutmuştum. İçeri girdim ve kapıyı kapattım. Minho hyungcuğuma yaklaşırken o bana dönmüş ve gülümsemişti.
Jisung:Seni görünce korktum hyung.
Gülümsemesi solmuş ve bana iyice yaklaşıp kollarını yavaşça belime sarmıştı. Kalbim tekrardan çıldırmaya başlamıştı.
Sesli şekilde bebeğim dedi. SESLİ ŞEKİLDE BEBEĞİM DEDİ. KOLLARI BELİMDEYKEN BANA BEBEĞİM DEDİ. LEE MİNHO DEDİ. HAYAL Mİ KURUYORUM?
Jisung:Canım sevgilim benim. Niye buraya geldin? Alt katta yer yapmıştım sana.
Kollarımı boynuna sardım ve yanağını öptüm. Utanmamı gerektirecek bir şey yoktu. Sonuçta sevgilimdi artık. (SEVGİLİMDİ İNANABİLİYOR MUSUNUZ?????)
Minho:Sincabımın yanında uyumak istiyorum.
Saçlarımı okşamış ve dudaklarımı kısaca öpüp geri çekilmişti. Gülümseyerek konuştu.
Minho:Odanın her yerine kokun sinmiş. Burada sonsuza kadar kalabilirim.
Jisung:Lütfen sonsuza kadar kal.
Yine şapşalca konuşmuştum işte. Minho hyung kendini tutamadan kısaca gülmüştü. Yüzüme yaklaştı ve yanağımı öpüp geri çekildi. Elimden tutarak yatağıma ilerledi ve oturunca beni de yanına oturttu.
Minho:Kalırım bebeğim kalırım. Uyumadan önce biraz konuşmak ister misin?
Jisung:EVET SANA BİR ŞEY ANLATACAKTIM! Bugün matematik dersinde asırlar sonra ilk kez söz hakkı istedim hyung. Hoca o kadar çok şaşırdı ki ağzı açık kaldı resmen. Sonra işte söz verdi bende gittim soruyu çözdüm doğru çıktı. Adam alkışladı resmen beni. Aslında sorunun cevabını Beomgyu'dan bakmıştımda neyse.
Minho:Böyle kopya çekmek yerine seni çalıştırsam nasıl olur?
Jisung:Çalıştırır mısın?
Gözlerimin parladığını hissettim. Sevgilimle geçireceğim onca vakiti düşününce kalbim delirmeden edemedi. Minho hyung bir şey demeden öylece gözlerime bakmıştı. Ama bakışları normal değildi. Aşık gibi bakıyordu. Gülümsedim ve elimi yanağına koyup dudaklarını öptüm. Geriye çekilmeden öpmeye devam ettim. O da karşılık vermiş ve bir elini belime götürmüştü. Geriye çekildim ve kalkıp ışığı kapattım. Artık odada sadece geniş camdan sızan ay ışığı vardı. Hemen yatağa uzandığımda Minho hyungta örtüyü kaldırıp altına girmişti. Sıkıca ona sarıldım. O da kollarını tekrardan sıkıca belime sardı.
Jisung:Seni seviyorum sevgilim.
Minho:Bende seni seviyorum güzel bebeğim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
