Love Between Universes | taekook

16| Çıkma teklifi

SELAMMM KİZLARRRRR!!

Bolume hos geldiniz, yine COK eglenerek yazdigim icin PAYLASİRKEN COK HEYEVANLİYİM.

Tamam henuz okuyucum yok gibi bisey ama sonsuza kadar boyle gidemez Dİ Mİ YANİ 🙏🏻🙏🏻

Umariim hosunuza gider cunku bolum adindan da anlasilagi uzere onemli bi bolum AHAHSKJSMAJALSKLS

Oylar verildiysee,

İyi okumalarrr!

***

"Tamam, şimdi her şey hazır mı?"

"Lan Taehyung bir sus artık! Bugün bunu 40 kere sordun, tamam her şey tamam. Her şey hazır. Son şu saçını tekrar bir tara, sonra hazırsın. Bir de garsonla konuşacağız, eksikler var bir iki tane, onu da haber edelim işler orada aksamasın. Sen saçını tara gel, ben arıyorum."

"Tamam, Yoongi sen mekanı herkese konum at. Sakın yanlışlıkla Jungkook'a atayım deme!"

"O kadar salak değilim amına koyayım. Namjoon telefonum nerde ya? Gördün mü?"

"Benden ara haydi, geç kalacağız. Taehyung yirmi dakika yolun var, bence sen anca yetişirsin. Biz bunları hallederken sen git al kızı."

"Ne kızı lan?"

"Ay, Jungkook işte be!"

"Kimlerle yola çıkıyorum Tanrım..."

Üçlümüz, yani Yoongi, Taehyung ve Namjoon; Yoonmin çiftinin evinde buluşmuş ve Taehyung'u ilk date'ine, daha doğrusu Jungkook'a çıkma teklifi edeceği akşam yemeğine hazırlıyorlardı. Ancak üçü de çok heyecanlıydı ve bir şeyleri batırmamak için ekstra çaba sarf ediyorlardı. Onu düzgünce giydirmiş, saçını yapmış -ki yapmak da sadece tarayıp elleriyle düzeltmekti- ve hazırlamışlar, üzerine bir de tavsiyeler yağdırmışlardı. Tavsiyelerin hiçbirinin de elle tutulur tarafı yoktu ancak, zaten Taehyung'un da pek kale aldığı yoktu.

Sonuç olarak, onların tarafında her şey fazlasıyla karman çorman ve panik halindeydi.

Diğer tarafta ise, her şey oldukça sakin ve keyifliydi. Jimin, Hoseok ve Seokjin; her şeyi kusursuzca ayarlıyor ve Jungkook'u mükemmel bir şekilde date için hazırlıyorlardı.

Haydi şimdi oraya geçelim.

"Ya kuzum, biraz daha çarpıcı bir şeyler giyinmelisin. Abartıp gelinlik giyin demiyorum tabii ki, ama sweatshirtle de gidilmez yani."

Arkada Jimin'in Taylor Swift çalma listesi açıktı; Hoseok, Seokjin, Jimin ve Jungkook dörtlüsü ise Jungkook'un yatağına oturmuş, gardırobun karşısında kıyafet seçmeye çalışıyordu. Daha doğrusu Jungkook, Jimin'in dizlerine yatmış, umutsuzca dolabına bakıyordu.

"Yok, bu gece için buradan güzel bir şey çıkmayacak. Çok spor burası bebeğim, alışverişe gidelim seninle birkaç güne. Bak, ben evden sana bir şeyler getirdim. Hatta bugün bir iki parça bir şeyler aldım bile. Ama abartı tepki verip reddetmek yok."

"Pekala, bakalım Jimin Hyung."

Göz kırparak elini poşetine atan ve alımlı bir surat ifadesiyle poşetten çıkarttığı kıyafeti üçlüye gösteren Jimin konuştu,

"Bak, tatam!"

Jungkook ise hyungunun elinde tuttuğu, sırtı neredeyse tamamen açık crop boyundaki kırmızı gömleği gördüğünde, şokla gözlerini açmıştı.

"Yuh Hyung! Pavyona gitmediğimize eminim! Bu çok fazla."

"Yani Jim, Jungkook'un bununla taş gibi olacağına eminim ama sanki gerçekten fazla gibi. Kırmızı da bir akşam yemeği için böyle bir dekolteyle birleşince ağır olmuş."