Herkese selam. Naber? Ben aynı fic falan.
Uzun süredir bölüm atamıyorum ama beni anlayışla karşılayın lütfen. İlham perileri bana uğramamaya yemin etmiş gibi 😭
Birde hayatım öyle hareketli ki, yetişemiyorum. 2 gün önce abi dediğim insanla kavga ettim, dün fal baktırdım ve bugün ne olacak inanın ki bilmiyorum. Hayatım öyle hızlı ve öyle maratonlu ki, yetişemiyorum.
Ee siz nasılsınız? Hayat nasıl gidiyor? Keyifler yerinde mi?
Birde okul başladı... Sınav senem ve kendimi sınava veriyorum, akşamları ise Instagram'da yakınlarımla konuşuyorum.
Anlayacağınız hayatım çok hızlı geçiyor. Ah birde birazdan ablam gelecek... Hiç bir sikim yapamayacağım...
Neyse neyse ben sizi daha fazla tutmayayım. Haydiii, devvam edelimm.
"Jungkook, güzeller güzelim, ne zaman uyanacaksın?"
Kulaklarıma dolan fısıltı gözlerimi aralamama neden olurken derin bir nefes aldım. Araladığım gözlerim yavaş yavaş tam açılırken karşımda gördüğüm beyaz tavan ve beyaz örtü ile kaşlarım çatıldı.
Taehyung'un evi böyle değildi.
Gözlerimle etrafı taradığımda bir hastane odasında olduğumu fark etmem ile hızla tam doğrulacakken göğsümde hissettiğim elle doğrulamadan yavaşça geri yerime yattım.
Başımıyana çevirdiğimde Taehyung'u görürken rahatlamış bir nefes verdim. Sol tarafıma döndüğümde gördüğüm serum, bakışlarımın sol koluma düşmesine neden olmuştu. Kolumda gördüğüm kelebek ise benim cidden kötü olduğumun göstergesiydi.
Derin bir nefes aldım ve Taehyung'a dönüp endişeyle konuştum. "İyi olacak mıyım? Ne oldu bana?"
Taehyung bir sandalyede oturduğu belliydi. Üzerindeki takım elbisenin ceketini çıkarıp kenarı koymuştu, beyaz gömelğin ise kollarını dirseklerine kadar kıvırmıştı. Saçları yorgunluktan dağılmıştı ve bu haliyle bile çok yakışıklıydı.
Yüzüme yaklaşıp yanağıma bir öpücük bıraktığında gözlerim kapandı. Geri çekildiğini düşünüp gözlerimi açmıştım fakat Taehyung geri çekilmemişti, yakınımda durmaya devam ederken göz kapaklarımı inceliyordu belli ki çünkü gözlerimi açtığım an gözlerimle gözleri kesişti.
Utanarak gözlerimi kaçırırken alt dudağımı dişledim. Taehyung ise daha da yaklaştı ve başını boynuma götürüp derin bir nefes aldı. "Stresten bayıldın." dedi, sesindeki endişe gözümden kaçmamıştı. "Doktor yirmi dört saat müşade altına alacağını söyledi, on iki saattir uyanmanı bekliyorum. Sakinleştirici aldığından uyanmadın."
Derin bir nefes aldım ve fark ettiğim ayrıntı ile gözlerimi geri ona çevirdim. "Peki sen?" dedim merakla. "Sen on iki saatte dinlendin, değil mi?"
Dediklerim ile Taehyung histerik şekilde güldü. "On iki saattir gram uyumadım. Gram uyku girmedi gözüme, güzeller güzelim böylesine rahatsızken ben kendimi iyileştiremezdim."
İşittiğim sözler şaşırmama ve utanmama sebep olurken içimdeki dürtüyle sola kayıp yatağın sağ tarafını az olsa da boşluk bıraktım.
Boynumdan uzaklaşan Taehyung hızla başını kaldırdığında dudaklarımı birbirine bastırıp elimle yatağın boş tarafını pat patladım. "Gel hadi, dinlenirsin hem."
Taehyung'un yüzünde haylaz bir gülümseme oluştu ve oturduğu yerden kalkıp bana göz kırptı. "Hırçın dalgalı denizden kurtulup güvenli limanıma çekilmek mi? Ah güzeller güzelim, beni nasıl mutlu ettin bilemezsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Marriage For Money - Taekook
Hayran KurguJungkook, babasının para karşılığı evlendirdiği mafya Kim Taehyung'a aşık olarak büyük bir nane yemişti... •Argo •Yaş farkı •Ağır smut