❋ 5. BÖLÜM ❋

47K 2.1K 177
                                    

***İyi Okumalar***

Selda hanım ve Leman hanım zarif bir şekilde sorma gereği duadan boş sandalyelere oturdu. Seslice yutkundum şimdi aldım başına belayı. Ben kontrol manyağı ve annesiyle ne yapacağım? Selda hanım sarışın yeşil gözlü ve genç gösteren bir hanımdı. Bakışlarında mutluluk vardı.

Leman hanım yani Egemen'in annesi siyah uzun saçlı, ışıltı saçan mavi gözleri olan biriydi.

"Merhaba duygu nasılsın?" diye sordu Selda hanım.

Duygu bana tedirgin bakışlar atarken, "İyiyim efendim siz nasılsınız?" diye sordu.

"Ah çok iyiyim sonunda oğlumu kandırmayı başardım" dedi keyifli sesiyle.

Leman hanımla bakışlarımız keşişti birden. Tedirginlikle yerimde kıpırdandım.
"Duygu bu kız kim? Okuldan arkadaşın mı?" diye sordu merakla.

"Evet okuldan arkadaşım. Hem de komşum" diye açıklamada bulundu.

Kontrol manyağı annesinin sağ tarafında oturmuştu. Benimde tam yanında oturuyordu haliyle. Sanki başka yer kalmadı.

"Bugün bize geliyorsun itiraz kabul etmem Duygu ona göre," dedi ısrarcı sesiyle.

"Şey benim arkadaşımla planım vardı. Onu ekmiş olmak istemiyorum," dedi hemen.

"Arkadaşından bizimle gelsin. Hem planınız aksamış olmaz," dedi kocaman gülümsemesiyle.
Duygu bana soran gözlerle bakarken, ben cevap veremeden Leman teyze bakışlarını bana çevirip, "Kimse bizi tanıştırmayacak anlaşılan. Ben Leman, Egemen'in annesiyim," dedi sevecen sırıtmasıyla.

Bana doğru sağ elini uzatmıştı. Bende çekingen bir tavırla uzattığı elini tutup sıktım.

"Memnun oldum bende Esin," dedim minik tebessümle.

"Ah memnun oldum canım. Siz yemek yediniz mi? Biz yemedik. Hadi birlikte bir şeyler yiyelim. Olmaz mı?" dedi keyifli bir şekilde.

Bir şey bulup buradan kaçmalıyım yoksa sonumu düşünemiyorum.

"Esin tatlım soruna yanıt vermedin. Sende bizimle gelsene. Ben Duyguyu hiç bir yere bırakmam. Bak sizin eğlenmeniz için taklit bile yaparım bu da size kıyağım olsun," dedi kocaman gülümsemesiyle.

"Selda hanım çok teşekkür ederim. Gerçekten çok incesiniz ama ben hiç rahatsızlık vermeyeyim. Hem arkadaşım mesaj attı. Acil bir şey olmuş sanırım," dedim hafif üzgün bir tonla. Telefonum çalmadığı için arkadaşım aradı diyemezdim. En iyi yalan mesaj attı demek oldu.

Duygu, "Sedefe mi bir şey oldu?" diye sordu telaşlı sesiyle.
"Sedef kapıda kalmış sanırım. Tam bilmiyorum ama hemen eve gel, acil yazmış. Ve önemli diye belirmiş," dedim yalan olmasına rağmen açıklama yapmıştım.

Duygu’nun cevap vermesine fırsat vermeyen Egemen lafa atlayıp, "Önemli bir şey olsaydı arardı. Mesaj atmakla uğraşmazdı. Hem sana mesaj atması imkansız çünkü telefonun kapalı. Ben kaç defa aradım ama hep aynı yanıtla karşılaştım, 'Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.' Sinir bozucu bir durum, insanın aralığı kişiye ulaşamaması," dedi soğuk, mesafeli ve alaycı sesiyle.

Yavaşça sağ tarafımda oturan kontrol manyağına döndüm. Nasıl yapar ya? Bildiğin yalanımı ortaya çıkardı. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştım.
Hem suçlu hem güçlü lafına kulak verip üzerine gitmeye karar verdim.

Madem bir yalana başladım devam ettireyim de bozuntuya vermeyeyim.

Gözlerimi kocaman açıp başladım yüzlü yüzlü konuşmaya.

❋ KALP ORTAĞIM ❋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin