Yazım yanlışı varsa kusura bakmayın çünkü bölüm yeni bitti ve kontrol edemedim.
Bölümü beğenirseniz yorumlarınızı bekliyorum, iyi okumalar.
..."Bir dünya çizdim. Yalnızca ikimiz varız içinde. Sen yine gülüyorsun deli gibi. Bense gözlerinde takılı kalmışım. Yine, yine ve yine... "
...
Boğuluyorduk.Yemin ederim ikimizde onca şeyin içinde kendi sessizliğimizde boğuluyorduk.
Biliyorlardı, demişti Aleyna. En başından beri olmasa da biliyorlardı.
Eylül. Hayatıma girdiği süre boyunca yanımda olan arkadaşım bile saklamıştı benden. Artık şaşırmayacaktım.
Ve etrafımdaki herkes o kadar iyi oyuncuydu ki bunca zamandır hiç anlamamıştım.
Kafamı çevirip ona baktım. Aylar sonra tekrar buradaydı. Ve bu, her şeye rağmen kalbimi ısıtmaya yetiyordu sanırım. Sonuçta o Adar Karahan'dı. Hayatımı baştan sona değiştiren adam.
Ama şu da vardı;
O bile değişmişti ve artık eskisi gibi olamazdı.
"Bir şarkı açar mısın?"
Sorduğum soru dakikalardır süren sessizliği bozduğunda arabayı durdurdu birden. Ve ben, zaten evin önünde olduğumuzu o an fark etmiştim.
"Sorun ne?"
Kafasını çevirip direkt olarak gözlerimin içine baktığında, "Alt tarafı bir şarkı," dedim ne diyeceğimi bilemeyerek. "Aç işte. Kendin dinlersin olmadı. Ne olacak sanki?"
Bir anda hiçbir şey söylemeden direksiyona sert bir yumruk attığında irkilerek geriye çekildim.
"Ne yapıyorsun!"
Umursamadı beni. Sert bir yumruk daha attı direksiyona. "Kendine zarar veriyorsun, yapma!" aynı şeyi bir kez daha yapmasın diye kolunu tuttuğumda o, kolunu birden çekti.
Bu defa ise kafasını sertçe vurarak direksiyona yaslandığında ne olduğunu anlamamıştım.
Bir tür öfke nöbeti falan mı geçiriyordu?
Fakat saniyeler sonra, hayatımda belki de hiç olmadığı kadar canımı yakacak o şey oldu.
Adar Karahan ağlamaya başladı.
Önce anlayamadım. Şaşırdım. Hatta inanmak istemedim. Ama gerçekti gördüğüm şey.
Yemin ederim ki bir çocuk gibi,hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"Adar..." dedim sesim titrerken. Keşke bu bir tür kabus olsaydı. "Nolur yapma."
Bu noktada bende ağlamaya başlamıştım. "Canım çok yanmadı ki."
Yalan söylüyordum. İkimizde bunun farkındaydık ama devam ettim. "Yemin ederim..."
Direksiyona vurduğu için kanayan elini tuttuğumda kafasını kaldırıp bana baktı.
"Kes şunu." ağlarken daha sıkı tuttum elini. "Yoksa asla affetmem seni."
Elini çekti birden. "Affetme." o an gözünden bir damla yaş daha süzüldü.
"Ben sensiz nefes bile alamazken seni nasıl boğduğumu fark edememişim."
Gözlerimin içine bakarken kafasını iki yana salladı. "Nolur affetme beni sevgilim..."
...
"İdil nerede?"Gözlüğünün camlarını silerken omuz silkti Aras. "Sanırım kış uykusuna yattı."
Elindeki yastığı oğluna fırlattı genç kadın. "Böyle konuşmayı kes Aras. Neler yaşadığını bilmiyorsun sanki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ GÜL(Düzenlenecek)
Teen Fiction"Mavi gül." Arkamı dönüp ona baktım. "Ne?" "Benim için ne olduğunu sormuştun ya. Sen benim için mavi gülsün. Buradasın,benimlesin ama aynı zamanda da imkansızsın. benim için imkansızsın." Kalbime bir ağırlık oturduğunda gözlerimi onun kahve gözlerin...