Yazardan
Efsun gözlerini açtığında boynunun tutulmasıyla elini boynuna götürüp ovuşturdu . Bulunduğu yere baktı , koltuğa başını koyup uykuya dalmıştı . Hava kararmıştı . Pencerenin dışından içeriye vuran az miktar ışıkla olduğu yerde ayağa kalktı . Hafif başı dönünce koltuğun kenarına tutundu . Kendine gelmeye çalıştı . Kapının yanındaki duvara doğru ilerledi , eliyle yoklayıp anahtarı bulunca lambayı yaktı . Ani gelen ışıkla bülurlanan gözlerini kaçırdı . Etrafa tekrar baktığında , her şeyi bir bir hatırlamaya başladı .Savcının söyledikleri , zulüm gibi bir hayat ... bunlar kulağında yankılanınca tekrar başı döndü . Sindirmesi zordu . O zalim adamın gösterdiği kendisi için olan odaya doğru ilerledi . Kapıyı açınca odada bir dolap ve tek kişilik bir yatak vardı . Dolaba doğru ilerledi . Açında , eşyalarının burada olduğunu farketti . Savcının telefonda gösterdiği her şeyin sahte olduğunu kendi gözleriyle görmüştü.
Odasında bir kapı daha vardı . Kapıyı açtığında buranın banyo olduğunu gördü . Musluğu açıp yüzünce su çarptırdı . Kafasını kaldırınca aynadaki gözleri aģlamaktan kızarmış kızı gördü . Evlenmeden önce ne kadar da mutluydu halbu ki ...Saate baktı , gece üçü geçmişti . Oturma odasında yöneldi Efsun . Girişteki askılığa astığı ceketinin cebini yokladı . Telefonu buldu . Birkaç mesaj geldiğini farketmişti.
Sevgilim :
"Söylemeyi unuttum . Benim odama gireyim deme . "
Sevgilim yazısını görünce savcıdan iğrenmişti . Sinirle telefonun rehber kısmına girip , savcının adını " Gardiyan " olarak değiştirdi. Hakikaten gardiyandan başka neydi ki . Bir günde nefret etmişti ondan . Hayatını karartan bu adamın söylediklerini yapmaktan başka çaresi var mıydı ki ...
Telefonu alıp odasına girdi . Kıyafetlerini çıkarıp kendini suyun altına bıraktı. Banyodan çıktıktan sonra pijamalarını giyip kurutucu aradı . Bulamadı . Havluyla kurutmaya çalıştı . Uykusuzluk ve bedenindeki bu yorgunlukla kendini yatağa bıraktı . Pek de uzun olmayan bir uykuya daldı yine . Sabah , odasının kapısının hızla açılıp duvara çarpılmasıyla uyandı . Saat sabah 7ydi . Yataktan sıçrayarak uyanınca savcının sert yüzüyle karşılaştı .
" hadi kalk , kahvaltı hazırla !"
Bu salak ne diyor diye düşündü . Başka çaresi var mıydı ki ...
Yerinden kalkıp kapıya doğru gidince Demir de geri çekilip yol verdi . Mutfağa doğru ilerleyen Efsun'a:
"Hazırlamak icin yarım saatin var . Uyuşuk uyuşuk iş yapma ! Yumurta pişirme , sevmiyorum ."
Gözlerini devirip işe koyuldu . Ocağa çay için su koydu . Dolabı açıp içini yoklayınca eline gelen kahvaltılık malzemeleri masaya dizdi . O sırada Savcı da eline dosyayı alıp masada göz gezdiriyordu . Efsun hızla masaya çayı da yerleştirip kendine bir sandalye daha çekti.
"Ne yapıyorsun!"
Tam oturacakken Savcı'nın söylediğiyle ayakta kaldı .
"Ben de kahvaltı yapacaktım ."
"Ben kahvaltı yaptıktan sonra gelir yersin . Yemeklerde senin yüzünü görmek istemiyorum !"
Efsun dolan gözleriyle odasına geçip kapıyı kapattı . Yatağa oturup gözyaşlarını durdurmaya çalışıyordu . Her gün başka bir zulüm olacaktı onun için . Kıyafetlerini dolaptan alıp odasının kapısını kilitledikten sonra giyinmeye başladı . Savcı ise kahvaltısını yaptıktan sonra odasına çekildi . Odasının kapısını hızla çarptırdığında , Efsun ; kahvaltı yapmak için masaya geçti . Bir şeyler yemezse daha kötü olacağını biliyordu . Zor da olsa birkaç lokma yutmaya çabaladı ama sanki her lokma onu beslemiyor da boğuyor gibiydi.
Sofrayı topladıktan sonra odasına geçecekti ki , savcı odadan çıktı ."Dur ! "
Efsun , yine ne halt var dercesine arkasını döndü .
"Oturma odasına söyle bir elektirik süpürgesi tut . Her yer toz . Toz da al. Odamdayım . Çıktığımda her yer tertemiz olacak !"
Kapıyı çarptırıp tekrar odaya girdi . Efsun , hayatında etmediği küfürleri , savcının peşinden , içinden saydırıp durdu . Süpürgeyi aradı . Işe başladı . Arada bir kapıya bakıyor , erken çıkarsa ve bitirmezse ne der diycek diye hızlanıyordu . Yorgunlukla olsa da bitirmeyi başardı . Süpürgeyi ve temizlik aletlerini banyoya bırakıp odasına çekildi . Çantasını yoklayınca eline geçen okuma kitabını alıp yatağa geçti . Okurken belki gerçek hayattan uzaklaşabileceğini düşündü.
Onu tekrar korkutarak yerinden sıçratan Savcının , kapıyı yine çarptırarak açmasıydı ."Ben dinlenebilirsin dedim mi ?"
"Kapıyı böyle kırarcasına açmak zorunda mısın ?"
Efsun artık daha fazla sabredemeyip bunu demişti . Hiç değilse biraz hakkı bile olmayacak mıydı bu evde ...
"Ev benim, nasıl istersem öyle yaşarım . Bana karşılık verme !"
Efsun , ayaklanıp savcının önüne gitti. Gözlerini savcının gözlerine kilitleyip son cesaretiyle :
" yine ne yapmam gerekiyor?"
Diye sordu . Belki de pes etmişti artık . bıkmıştı ... kaybolmuş hissediyordu .
"Öğle yemeğine bir şeyler yap ! Öğleden sonra yan komşumuz yani benim arkadaşım Ali ve eşi gelecek çay içmeye . Yanına bir şeyler hazırla . Ve onların yanında bir şey belli edeyim deme sakın !"
Tehdit edercesine konuştu Savcı Demir . Daha sonra ise dışarı çıktı . Efsun ise mutfağa ilerledi . Aklında herhangi bir yemek yoktu . Ne yapacağını da bilmiyordu . Annesini aramak istedi . Annesi aklına gelince ağlama isteğini durdurmaya çalıştı . Telefonu eline alıp tam arayacakken aklına Savcının dünkü söylediģi şey geldi . Annesini aramak yerine savcıya mesaj yazdı . Cevap çok gecikmedi .
Gardiyan :
"Konuş , ama bir şey belli edeyim deme !"
Annesini dönüp arayacakken gözleri doldu . Kendini dizginlemeye çabalarcasına ekrana dokundu.
Annesi cevap verince , sesi daha neşeli gelsin diye zor da olsa çabalamaya çalıştı . Annesine mutlu olduğunu söylüyordu ama içi kan ağlıyordu . O gün için yemek fikrini de annesinden aldıktan sonra telefonu kapattı . Yemeği yapmaya koyuldu.
Yemeği yapıp bitirdikten sonra , bir de kek yaptı . O ara savcı geldi . Masaya oturdu ."Hadi !"
Efsun , yemeği masaya tabaklayıp koydu. Kendisi de odaya çekildi . Yemeği bitiren savcı odadan Efsuna :
"Efsun !"
Efsun , kendisine seslenen bu zalime her ne kadar "zıkkım!" Diye bağırmak istede de odaya gitti .
"Bir saate gelirler . Gel sen de yemeğini ye . Çayı hazırla . Düzgün bir şeyler giy. "
Enirlerini sıralayıp odasına çekildi . Yine tek başına masada yemek yedi . Yine kendini bir hapishanede gibi hissetti ...
Sonraki bölümde görüşürüz.
Vote unutmayınız 🤗🥲💖💖💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVCI BEY !
Genç Kız Edebiyatıİntikam hırsıyla yanıp tutuşan Savcı Demir Özçelik , babasının düşmanının kızı Efsun ile evlenip onun hayatını mahvederek intikamını alacağını düşünüyordu . Kim bilebilirdi ki masum köylü kızı Efsun onu nasıl büyüleyecekti ... *Yaş Farkı *Hikayede...