《10》

3.7K 113 5
                                    

Yazardan

Efsun yataktan kalktı . Üzerini giyindi . Az önce ne yaşadığına anlam veremiyordu . Hızla gelişen olaylar onu dumura uğratıyordu . Korkuyordu . Demir'in , ona başka türlü zulüm etmesinden korkuyordu . Ya istemediği halde ona dokunursa diye düşündü . İçi titredi   . Zaten hiç dinmeyen gözyaşları yine döküldü kıpkırmızı olmuş gözlerinden . Dudakları ise ağlayınca şişiyor kıpkırmızı hale geliyordu.  Kendini zor da olsa toparladı . Mutfağa gitti . Pişirmek için bir şeyler düşündü ama hiç iştahı yoktu . Zaten kendi için pişirmiyordu bile . Marketten aldığı bezelyeyi pişirmeye karar verdi . Bezelyeden türlü yahnisi yaptı . Yanına da pilav yapıp öylece bırakmıştı kenara . Hiçbir şey yemek istemiyordu. O gün yemekleri dolaba kaldırdı . Savcı da gelmemişti . Yarın ısıtıp verebileceğini düşündü .  Salonda oturunca sehpanın üzerinde mektup zarfına benzer bir şey gördü . Bankadan geldiğini gördü  . Mektubun arkasını çevirince savcı'ının

"Bu yeni kartın   . Şifresi kağıtta yazılı . Evden çıkmadan bana mesaj atacaksın !"

Kağıdı açıp kartı çıkardı. Şifresini de görünce unutmamak için telefonunun not defterine yazdı . Kartın üzerindeki ismi gördü.

"Efsun Özçelik"

O zalimin soyadını almıştı . Utanıyordu kendi isminin yanında onun isminin olmasından .
Derin düşüncelerinden , karnına saplanan ağrı uyandırdı onu. Vaktinin geldiğini düşünüp lavaboya koştu . Regl olmuştu . Çantasını yoklayınca bulduğu tek bir tane kalmış pedi kullandı . Almalıydı ama o zalime ne diyecekti . Başka çaresi kalmayıp mesaj attı ;

"Markete gideceğim ."

Aradan geçen birkaç dakika içinde mesaj geldi :

"Ne eksik evde . Ben alırım yaz ."

Ne diyeceğini düşündü . Bu cahile ne söyleyebilirdi ki ...

"Kişisel kullanım için bir şey .kadın ihtiyaçları . Ben alacağım ."

Telefonun öte tarafındaki savcı , efsun'un dışarı çıkmasını istemese de Efsun'un özel gününde  olduğunu anladı .

"Git"

Yazdı .  Efsun  mesajı görünce beklemedi . Hazırlanıp çıktı . Yani kişisel ihtiyacı olmazsa bu adam onu eve kilitleyecekti ,diye düşündü . Kendini dışarı attı .

Askeriyenin önünden geçip markete girdi . Hızla lazım olan pedi bulup birkaç ay yetecek kadar aldı .  Kartla ödeyip dışarı çıktı . Hızla eve doğru yürüdü . Evin kapısını acarken yan komşu Zeynep hanım evden çıkıyordu .

"Aaa Efsuncuğum merhaba canım "

Efsun hızla o yöne döndü . Bir yandan açtığı kapıdan poşeti bırakıp geri çıktı .

"Merhaba Zeynep hanım . Nasılsınız ?"

Dedi . Zeynep hanım Efsun'un yakınına geldi .

"Ay canım iyyiz . Sen de bana Demir gibi , Zeynep abla desen yeter canım . Ablanızım ben sizin . "

Efsun gülümseyip kafasını salladı.

"Eee canım evlilik nasıl gidiyor  . Demircim seni üzmüyordur umarım ."

Efsun , Demir'in kendine yaptıklarını hatırladı ama bundan bahsedemezdi .

"Iyi gidiyor Zeynep Abla . Ali abi nasıllar ?"

"O da iyi canım . Çalışıyor işte nolsun . Haftasonu pikniği unutmadın değil mi ?"

"Yok unutmadım abla."

"Canım ben tatlı yapıyorum . Senin için  de bir şeyler düşündük hanımlarla. Sana yazarım akşam ."

"Tamam . Teşekkür ederim Zeynep abla. İzninle evde işlerim var. Sonra görüşürüz. "

Daha fazla dışarıda durmaktan korkmaya başlıyordu Efsun . Savcı yine bir yerlerden çıkarsa diye eve girdi .
Aldıklarını kendi banyo dolabına gerleştirdi . Evde yapılacak bir iş kalmadığını görüp odasına çekildi . Yorganı kaldırıp altına girdi .ısınmaya çabalıyordu .  Karnına saplanan ağrıya bir süre sonra alışmıştı  yavaşça uykuya daldı . Gözlerini açtığında sabah olmuştu . Alarmın sesine uyanmıştı . Yine banyoda işlerini hallettikten sonra mutfağa gitti . Tezgahın üzerindeki poşetleri gördü.  Kendisi almamıştı acaba savcı mı geldi diye hızla kahvaltılık malzemeleri masanın üzerine yerleştirmeye başladı .kapıya doğru eğildiğinde savcının ayakkabılarını gördü . Evde olduğunu anladı . Çayı ocağa koymuştu . Poşetleri açmaya başlayınca savcı odasından çıktı . Bu sefer spor takım giymişti . Acaba işe gitmeyecek mi diye düşündü Efsun . 
Poşetleri açınca , meyveler ve çikolata gibi aburcuburlar gördü . Daha önce evde bunları görmemişti . Savcının aburcubur yemediģini düşünmüştü o zaman .

"Şu aburcuburları çayla mı yiyeceksin ?"

Diye sordu . Savcı ise bir yandan gözlerini masadaki bilgisayarından ayırmazken :

"Ben sevmiyorum ."

Dedi . Efsun o halde bunları niye aldığını yine anlamadı . Karnına yine sancı saplanınca yüzünü ekşitti . Savcı onun bu halini gördü .

"Ye diye aldım."

Dedi . Efsun sancınin geçmesiyle gözlerini savcıya iliştirdi . Bu adam niye hala kendisini  düşünüyor diye sorguladı . Savcı yine gözlerini bilgisayardan kaldırmadan :

"Tatlılar , karnının ağrısını azaltır . Ye"

Efsun bu duyduğu şeyle kıpkırmızı kesildi . Hızla poşetleri alt dolaba yerleştirip odasına doğru ilerledi . Başı bir anda dönünce duvara tutundu . Efsun'un duraksadığını gören savcı masadan kalkıp ona yaklaştı .

"Başın mı dönüyor?"

Dedi .  Efsun ise kafasını salladı ve yine odasına doğru ilerlemeye başladı. Kapısını açıp içeri girdi. Savcı ise ne yapması gerektiğini kafasında tartıyordu .
Ani bir şekilde ilerleyip Efsunun kolundan yakaladığı gibi kucağına aldı..




Vote unutmayınız 🥰🥰🥰

SAVCI BEY !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin