《13》

4.5K 153 9
                                    

Yazardan

Yemekten sonra , millet çay içmek için semaverin hazır olmasını bekliyordu . Bu arada kadınlar sohbet ediyordu . O arada savcı , çiftliğin lavabolarına gitti . Çıktığında kenarda durup bir sigara yaktı.  Çok sık içmezdi . Şimdi biraz gözden uzaktayken içmek istedi .  O sırada duvarın köşesinden gelen sesleri duydu . Bir yanda sigara tüttürüyor diğer yanda iki askerin konuştuğunu sandığı  sohbeti dinliyordu .

"Kanka , sanırım şu kadın savcının karısı . "

"He devrem . Savcının "

"Kardeşi var mı acep "

"Olsa napacan devrem "

"Kendime alacam kanka "

"Sus olum başımıza bela mı olacan "

"Niye kanka , düşünsene  bu kadından bir tane daha olsa ... "

"Lan sus  bak gidecem ha "

"Lan olum ne yapayım . Şu güzelliģe bir baksana ."

Savcı duyduğu şeyle hiddetlendi . Efsundan bahsediyorlardı . Bu götverenler ne diyor dedi . Elindeki yarım sigarayı yere atıp ayağıyla ezdi . O sırada  askerler köşede biri olduğunu anlayıp tüymüşlerdi . Savcı ise sinirle köşeyi dönünce kimseyi bulamadı .  Siniri katlanmıştı .  Efsun'un karşıda hanımlarla sohbetine ilişti gözleri . Bu kadar dikkat çekici giyinmemesi gerektiğini ona sormuştu . Ama o umursamamıştı .  Siniri daha da katlanıyor o an kim eline geçerse boğacakmış gibi hissediyordu . Hızla subayların yanına geçti . Onlara acil bir işi çıktığını söyleyip hanımların bulunduğu tarafa gitti :

"Efsun ! Hazırlan . Gitmemiz lazım  ."

Zeynep hanım araya girdi :

"Ay Demircim noldu daha çay içmedik ."

"Acil işim çıktı Zeynep abla . Gitmemiz gerek  ."

"İş seninse , Efsun burada dursun bizle beraber gelir ."

Savcı bunu asla kabul etmezdi . Zaten onun yüzünden gidiyorlardı diye düşündü.

Hilal hanım araya girdi .

"Ay zeynepçim, bırak gitsinler . Belli ki işleri var . Yeni evliler sonuçta . Hahaha"

Efsun , Hilal hanımın ne demeye çalıştığını anlayıp utancından başını eğdi . Biliyordu ki  yine bir sorun vardı .

Efsun kadınlarla utana sıkıla vedalaşıp ayrıldı . Kısırı , Zeynep hanıma vermişti .  Arabaya bindiği andan beri savcı son sürat eve sürüyordu . Korkuyordu Efsun  ya bu sefer ne yaptı ki diye düşündü.
Araba hızla lojmanların güvenliģini de geçtikten sonra evin önünde durdu .  Savcı anahtarı Efsun'un eline verdi .

"Çabuk eve gir !"

Efsun araban inip eve girdi . Kapıyı da  kapattı . Savcı ise arabasını evin arkasına parketti   .  Kapıyı tıklattı  . Efsun koşup açtı   ama içi korkuyla titriyordu . Savcı içeri  girip kapıyı kapattı . Ayakkabılarını ćıkarıp sinirle ceketini astı .  Efsun bu hareketleri uzaklaşarak izliyordu . Sorun vardı yine . Anlıyordu .
Savcı içeri girip Efsun'u kolundan yakaladığı gibi kendi odasına götürdü . Efsun daha önce buraya girmemişti . Korkuyordu . Kapıyı hızla açıp içeri girdi . Efsunu  savururcasına yatağa fırlattı. Kapıyı da kilitledi . Efsun her tarafın siyahlara bürülü olduğu yatak üzerinde dikleşip ayağa kalktı . Savcı  ona yaklaşmaya başlayınca titreyerek :

"Yine ne oldu ? Yemin ederim kimseye bir şey demedim ."

Savcı, Efsunun önüne gelip  efsunun elinde sıkıştırdığı telefonu hızla çekip aldı . Rehbere girdi . Kendi numarasını yazınca çıkan adı gördü .

"Gardiyan ha ! Delirdin mi ?"

Asıl deliren sensin demek istedi ama içindeki bu titreme onu tek kelime etmekten bile aciz bırakıyordu . 

"Niye beni böyle kaydettin ?"

Hiçbir şey diyemedi yine . Sadece titreyişi ve gözlerinin doluşu vardı  . Savcı sa bunu farkediyordu. Ama kendi sinirini de durduramıyordu. Telefonun isim düzeltme bölümüne tıklayıp kendi adını sildi . Yerine ise ' kocam ' yazdı .

"Bir daha değiştirmeye cesaret etme !"

Efsun bir an önce bu odadan çıkmak için kafasını salladı .

"Hilal hanım kulağına ne dedi ?"

Efsun'un aklına Hilal  hanımın dediği şey gelince utançtan kıpkırmızı kesti  .

"Hiçbir şey ."

"O halse niye boğuluyordun . Öncesinde de kulağına  bana beni işaret ederek bir şeyler söyledi . Ne dedi ?"

"Hiçbir şey demedi . Önemsiz ."

Savcı efsunun dibine daha da girdi .

"Efsun  ! Beni ikiletme. Ne söyledi ?"

"Saçma şeyler   . Vallahi önemli şey değil ."

"Söyle dedim !"

"Ya ! Hayır ... kocan eti değil gözleriyle  seni yiyor  gibi saçma şeyler söyledi ."

Savcı , duyduğu bu şeyle kulaklarının kızarması bir olmuştu .  Yüzune hücum eden ateş dalgası onun gibi , Efsun'u da etkiliyordu . Savcının gözlerindeki gittikçe anlamsızlaşmaya başlayan bu derinlikten rahatsız olan Efsun savcının önünden kaçıp kapıya ilerledi. Kulpu cevirdi ama kilitliydi . Savcı tekrar ona doğru gitti .

"Ben sana bu tip dikkat çekici kıyafetler giyme demedim mi "

"Bu kıyafetin nesi dikkat çekici allahaşkına Demir ?"

Savcı , kendi adını  Efsunun ağzından duyunca beyninde farklı bir dalga daha yayıldı . Bu kadından etkileniyordu . Bunu kendine kavul ettirememişti şimdiye kadar . Ama şimdi daha iyi anlıyordu . Kendi isminin sanki en güzel söylenişi onun dudakları arasından çıkıyordu . Ne yapacağını şaşırmıştı. Efsun ise ağlamaktan çevresini göremiyor , dudakları iyice şişmiş bir halde kapının arkasına yaslanmış duruyordu .  Savcının kendisine ne kadar yaklaştığını farkedemedi bile . Savcının gözleri ise , Efsun'un dudaklarına kaydı. Kıpkırmızı olmuştu. Kırmızının daha önce görmediģi bir tonunu görüyordu o an .  Şimdi ise bu gördüğu dudaklar tam dibindeydi .
Olan şeylerde sanki kendi kontrolünü  kaybediyordu Savcı . Daha fazla uzak kalamadı . Sanki Efsun'un dudaklarının büyüsüne kaptırmıştı kendisini . Bir eliyle efsunun çenesini tutup kendi hizasına getirdi .
Beynindeki bütün hatlar , kendi dudaklarını  Efsunun dudaklarına bastırdığı an kopmuştu . Efsun ise daha büyük bir şok yaşamıştı . Beklemediği yerden vurulmuştu ...



😁😄 iyi okumalarr

Vote unutmayınız 🥰🥰🥰

SAVCI BEY !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin