《18》

3.3K 86 1
                                    

Yıldızları boydan boya doğmuş gibi, varlık,
   Bir mu'cize halinde,o gözlerdedir artık;
   Kanmaz en uzun buseye,öptükçe susuzdur.
   Zira susatan zevk o dudaklardaki tuzdur;
   İnsan ne yaratmışsa yaratmıştır o tuzdan,
   Bir sır gibidir az çok ilah olduğumuzdan.


Yazardan

Efsun yavaşça sırtüstü döndü .  Dönmesiyle kafasını savcıya çevirdiğinde onun çıplak olduğunu farketti .  Kafasını hızla tavana çevirdi . Vücudundaki kan sanki yüzüne hücum etmişti .  Savcı ise dibinde olan Efsun'un kokusunu çekiyordu burnuna.  Sanki uzun bir yol yorgunluğundan sonra aradığı hazineyi bulmuş gibiydi . Kafasını efsunun  boynuna gömüp uyuyakalmıştı . Efsunda ise işler tam tersiydi . Kalbinin hızından uykuya dalamıyor bu da yetmezmiş gibi , Demir nefesinin kendi boynuna her çarpışında tüyleri diken diken oluyordu . Kafasını diğer tarafa çevirdi hafifçe . Gözlerini kapatmaya çabaladı . Uykuya dalmak için mücadele veriyordu ama uyuyamıyordu .  Demir'in çıplak bacağını kendi bacakları üzerine atmasıyla iyice dumura uğramıştı . Bu adamın altı da mı çıplak diye düşündü . Utançtan halden hale girmeye başladı . Savcı onu , karnındaki eliyle  kendine cektiğinde ise öylece kitlenip kalmıştı . Yüzünü ve vücudunu bir ateş aldı ki savcı eğer uyumamış olsaydı , Efsun'un bu halini izlemeye doyamazdı.  Efsunun bacağına değen bir başka şeyse küçük demirdi .ne yapacağını bilmiyordu Efsun . Geri çekilse uyanır mıydı . Vücuduna yayılan bu titremeyi durduramadı . Aklına başka şeyler getirmeye çabalıyor ama yine de sakinleşemiyordu . Küçüklük anılarını düşünüyor  ama yine kafası buraya kayıyordu . Çok utanç verici olduğunu düşündü .  Odanın tavanına hayali çizgiler çizmeye başladı gözleriyle. Uykusu gelmiyor tam tersi tam uyku kaçıracak bir durumda olduğunu biliyordu . Bu haldeyken ne kadar vakit geçtiğini bilmiyordu ama vaktin uzun olduğunu hissediyordu.

"Uyuyamıyor musun ?"

Savcıdan gelen bu sesle utançtan yerin dibine girdi .  Yoksa savcı onun bu halini farketmiş miydi diye düşündü . Sessizce hıhı dedi sadece ...

"Boynun ... sanki ateş var..."

Dedi savcı . Efsun bunu nasıl açıklayabilirdi ki ... etkilenmesinin vücudunda bıraktığı bu izler onu delirtiyordu . Sadece ;

"Çok sıcak"

Diyebildi . Savcıdan bir süre ses gelmedi . Acaba uykusunda mı konuştu diye düşünmeye başladı .

"Oda mı , sen mi?"

Diye sesizce bir ses gelince Efsun dilini yutmuş gibi kalakaldı.  Konuşmak istiyordu ama boğazına sanki bir şey oturmuştu . Sessiz kaldı . Uyku mahmurluğuyla sesi daha derin çıkan savcı   :

"Senden biraz uzaklaşacağım ama kaçma olur mu ?"

Dedi . Efsun hemen hıhı dedi . Zaten kelimelerini de unutmuştu . Savcı ise bacağını  indirip kendi etrafında dönüp yüzünü diğer tarafa getirdi . Efsun üzerinden kalkan ateş  dalgasıyla az da olsa ferahlamıştı . Kafasını savcıya çevirdiğinde  onun çıplak yapılı sırtını gördü . Hızla kafasını çevirdi .  O da hızla diğer tarafa döndü . Şimdi yavaşça sakinleşiyordu . Gözleri bu sakinleşmenin etkisiyle kapanmış ikisi de derin bir uykuya dalmıştı .

Sabah gün ışıkları Efsun'un gözlerini kamaştırarak uyanmasına neden oldu. Efsun gözlerini ovuşturarak  uyandı . Yerinde kalkıp etrafı kolaçan etti   . Bulunduğu yere baktı . Dün olanlar aklına geldi . Söylenenler , gerçekler , Demir ... demirin yatağı ... yüzü kızarmaya başlayınca kafasını diğer yanına çevirdi . Demiri göremedi . Banyoya mı girdi diye düşündü . Fakat banyodan da ses yoktu. Yataktan kalktı . Kapıyı açıp çıktı . Oturma odasında da kimse yoktu .  Kendi odasına gitti . Orası da boştu . 

"Demir ?"

Diye seslendi .  Ses gelmedi . Sabah acaba işe mi gitti diye düşündü . Telefonunu aradı . Kendi odasında unuttuğunu farketti . Oraya ilerledi . Telefonu komodinin üzerinden alıp mesajlara baktı .  Mesaj da yoktu .mutfağa doğru ilerledi . Tezgahın üzerinde yeşil bir kağıt gördü . Eline aldı :

"Dışarıda küçük bir işim var . Çok uzamaz   . Çabuk geleceğim . "

Okuduğu yazıyla rahatladı . Yeşil notu alıp tezgahın diğer tarafına geçti . Ocağa çayı koydu . Bugünün diğer günlerden daha farklı olduğunu hissediyordu . Kalbindeki hızlanma yine arttı .  Sırıtışından kurtulmak için odasına girdi . Utançtan ellerini yüzüne kapattı   . Kafasını sallayıp kendine gelmeye çalıştı.  Çayın altını hafif açtığı için bu arada hızlı bir duş alıp çıkmayı aklına getirdi   . Çamaşırlarını alıp hızla banyoya girdi   . Regli de bittiği için rahattı . Hızlı bir duş alıp iç çamaşırlarını giydi . Üzerine bornozu takıp odasına geçti . Dolabı açtı  üst raftan bir tişört aldı . Alt raftan da siyah taytı bulmak için arka tarafı kurcaladı. O sırada odadının kapısı açıldı . İçeriye giren savcı ise gördüğü manzarayla olduģu yerde kitlenmişti .  Dizinin üzerinde olan bornozdan , Efsunun beyaz bacaklarını gördüğünde gerisin geriye hızla kapıyı çekip oturma odasına geçti . Şimdi odanın ortasında kendine gelmeye çabalıyordu . Efsun ise kapıyı kilitlemeyi unuttuģu için kendine saydırıyordu .  Hızla giyinip odaya geçti   .  Oturma odasının ortasında duvarla bakışan Demiri gördü .



Sonraki bölümde görüşürüz.

SAVCI BEY !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin