0.6

1.2K 62 14
                                    

(25 Kasım 2005)

Kenan okulda,Alya evdeydi.

Tabii ki Alya'nın canı çok sıkılıyordu. Saatleri saymayı öğrenmişti. Hemde Kenan'ın ne zaman geleceğini bilmek için. Çünkü annesi ve Kenan'ın annesi bundan çok sıkılmıştı. Her dakika 'Tenan ne zaman geycek?' diye soruyordu.

Tam karşısında olan saate baktı Alya. Saat tam üçü gösteriyordu.

"Aa oyda ki çubuk biyaz daha aşağı ineyse Tenan geyceeek!" Elleriyle hesaplıyordu hep Alya. Yine o şekilde hesap yaptı ve kendi kendine konuşmaya devam etti. "Tam biy saat kaymış! Yaşaşınnn!"

Alya'nın annesi Songül içeri geldi ve konuştu. "Bana mı seslendin annem?" Alya başını sağa sola salladı. Annesi gitti ama yaklaşık yedi dakika sonra elinde bir meyve tabağıyla geldi.

"Al bakalım Yıldız Kız," Alya annesine teşekkür etti ve gitti.

Bu sırada televizyonda teletabiler oynuyordu. Bir yandan bir mandalina yiyor,bir yandan onu izliyor,daha sonra bir tane yeşil elmayı kütür kütür ısırıyor,bir yandan da saate bakıyordu.

Böyle geçti zaman.

Ve son kez saate bakacak iken salonun kapısı açıldı. Gelen Güneş Çocuk'tu.

Alya hemen koltuktan kalktı ve uçarcasına Kenan'ın yanına gitti. Sıkı sıkı sarıldılar.

"Tenan okuyda ne öğyendin?" Kenan güldü,koltuğa oturdu ve Alya'ya koltuğu işaret etti. Hemen koşa koşa oturdu Alya.

"Bugün yine aynı şeyleri işledik. Yine harfleri tekrar ettik. Biraz sıkıcıydı ama güzeldi işte." Yıldız Kız kafasını Güneş Çocuk'un dizlerine koydu.

Kenan hâlâ bir şeyler anlatıyordu. Ama onu dinleyen yoktu. Çünkü Alya,onun dizlerinde huzurlu bir uyku çekiyordu.

***

Tam karşımda o duruyordu.

Güneş Çocuk.

Kitlenip kalmıştım,gözlerim sadece onda duruyor ve tam göz bebeklerine bakıyordum.

Şu an etrafımda kimin olduğu umrumda değildi,sadece cesaret etsem eskisi gibi sıkı sıkı sarılır ve dizlerinde uyurdum,ağlardım başım onun omzunda iken.

Gözlerinden geçen ifadeyi çözemedim,fazla gizliydi. Hiçbir şeyi öğrenmemi istemiyor gibiydi,değişmişti. Lâkin ben bir gün karşıma çıkar diye kendimi değiştirmemeye çalışmıştım.

Kenan Yıldız

Karşımda o vardı. Nasıl bir tepki verebilirdim bilmiyordum. Heyecanlıydım.

İçimdeki o heyecanı bilmesin diye kendimi sıkıyordum. Çünkü kendimi ele verirdim ve bunu asla istemezdim.

Hâlâ aynıydı. Heyecanlıydı,stresliydi bunu anlıyordum. Küçükken ne zaman heyecanlansa ifadesiz bir şekilde dururdu,tıpkı şu an olduğu gibi.

Bana karşı bakışları bile değişmemiş gibi geldi ya da ben kendimi kandırıyordum,bilmiyordum.

Bir süre ben ona,o bana baktı. Bakışmamızın son bulması Songül ablanın seslenmesi yüzündendi.

Kaybolan Yıllar// Kenan Yıldız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin