Derin nefes alıp gözlerimi kapattım ve öyle beklemeye başladım. Noluyor bana? "Grindelwald" Tom'un sesini duymuştum ama başıma giren ağrı yüzünden gözlerimi açamamıştım. Beni kucağını aldığındığını burnuma gelen kokusundan fark etmiştim. Beni sarhoş eden kokusunu nasıl unutabilirdim ki?
Gözlerimi araladığımda karanlık bir odada sadece yatak vardı ve ben üzerinde yatıyordum. Kaşlarımı çattım ve ayağa kalktım. Yerde yatan cesedi görünce yutkundum ve cesede doğru ilerledim. Gördüklerim karşısında nefes alamamıştım yerde Tom'un cansız bedeni vardı "hayır!" bağırarak dizlerimin üzerine çöktüm ve Tom'un cansız bedenine yaklaştım "Riddle?" titreyen ellerimi yüzüne gördüğümde ağlamam dahada şiddetli bir hal almıştı "nolur ölme! Tom!" sertçe yutkundum "Tom! beni bırakma!" bağırmaya başladığımda nefes nefese gözlerimi açtım ve odamda olduğum fark ettim "Tom!" gözlerim yatağımın hemen yanında oturan Tom'un gözleriyle buluştu "iyi misin?" kollarımı boynuna doladığımda ona ne kadar ihtiyacım olduğunu fark ettim. Tom'a herşeyden çok ihtiyacım vardı onun ölümünü görmek bile beni bu hale getiriyordu.
"Öldün sandım" Tom kollarını nazikçe belime doladı ve beni iyice kendine çekti "burdayım ve hep burda olucam" kafanımı onun boynuna gömdüm ve kokusunu içime çektim. Çünkü bu benim fırsatımdı ve onun kokusu içime işlesin istiyordum. Tom yavaşca geri çekildi "Riddle" Tom gözlerime bakarak iç çekti "benden uzak dur Grindelwald" sertçe yutkundum "neden?" Tom uzun bir süre yüzümü inceledi ve derin nefes aldı "öyle gerekiyor" yüzümü Tom'un yüzüne yaklaştırdım "benden etkileniyor musun?" Tom dudaklarını yaladı, gözlerimde olan gözleri dudaklarıma kayarken kalbim yerinden çıkmak üzereydi "etkileniyorsam ne değişicek?" büyük bir cesaretle Tom'un kucağına oturdum ve dudaklarına yapıştım. Onu büyük bir açlıkla öperken Tom belimden tutarak beni kendine çekti ve aynı şekilde karışık verdi gözlerimi kapatmış kendimi Tom'un dudaklarına bırakmıştım. Her öpücüğü içimde farklı duygular uyandırırken bende onu aynı şekilde öpüyordum.
Tom geri çekildiğinde nefes nefese kalmıştım bu öpücük unutulmazdı. Düşmanımın dudaklarını öpeceğim aklıma hiç gelmezdi... özellikle düşmanıma aşık olacağım...
Tom'un kucağından kalktım ve yatağa yattım "Riddle" bakışlarımı Tom'a çevirdim "dokun bana" Tom kaşlarını çattı ve bir süre yüzüme baktı onun bu sorgulayan bakışları komikti bu yüzden kendimi tutamayıp gülmeye başladım. "Ne saçmalıyosun Grindelwald?" sinirle sorduğu soruya karşılık gülümsedim "yani diyorum ki sevişelim" Tom sertçe yutkundu "saçmalama Grindelwald" gülümsedim. Ellerimle yavaşca eteğimi kaldırdım "kararından emin misin?" Tom'un savurduğu küfürler kıkırdamama sebep oldu.
Ellerim gömleğimin düğmelerini açarken Tom sadece izliyordu içten içe beni arzuladığına emindim ama bir hamle yapmıyordu. "Grindelwald senin sevgilin var! kendine gel!" uyrasıyla birlikte yavaşca ayağa kalktım ve yanına ilerledim. "Theodore ile bir süredir bitirmeyi düşünüyorum sadece bunu yapacak fırsatım olmadı" Tom'un bakışları açık olan düğmelerime bakmamak için direniyordu. Şansımı dahada zorladım ve elini tutarak gömleğimin içine soktum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑡𝑟𝑎𝑛𝑠𝑓𝑜𝑟𝑚𝑎𝑡𝑖𝑜𝑛
Fanfiction"gülüşün" "ne varmış gülüşümde?" uzun süre gözlerime baktı ve düşündü. "hayat..." - a Tom Marvolo Riddle fiction.