"bana bak!" Tom'un yakasına yapıştım "sana bakmak bile midemi bulandırıyor duydun mu?!" yüzününe yumruğumu geçirdiğimde kolumu kırarcasına sıktı canımın acısı gözlerimi doldururken inlememek için direniyordum. "Grindelwald-"
"Bana Grindelwald deme!" kolumu bırakıp benden bir kaç adım uzaklaştı moraran kolumun sızlıyordu. Piç herif kolumu kırıcaktı! "sen- sen hayatımda gördüğüm en iğrenç insansın!"
"herşey tek gecelikti" diyerek kestirip attı. "seni pişman edicem!" dediğimi yapardım ve Tom Riddle bunu çok iyi biliyordu.
Odamda sinirden delirmemek için bahçeye çıkmaya karar verdim. Güvenimi boşa çıkaran herkesten nefret ediyorum! Tom Riddle gibi birine güvenmek başkındam beri hataydı. "Sevgilim" Theodore'un sesini duyunca gözlerimi devirdim ve ona döndüm. "Theodore seninle konuşmak istiyordum geldiğin iyi oldu"
"ne konuşucaksın?"
"ben ayrılmak istiyorum" Theodore kaşlarını çattı ve bir kaç adım atarak aramızdaki boşluğu kapattı "Samantha saçmalıyorsun"
"Theodore arkadaş olarak devam edebiliriz" Theodore elini yumruk yapıp sıktığını görünce kaşlarımı çattım "Tom Riddle'a aşıksın dimi?" bu gereksiz öfkesinin sebebi Tom'a aşık olmam mıydı? "sanane bundan?"
"onu öldürücem!"
"of Theodore naparsan yap!" yanından geçip giderken sinirden delirmek üzereydi. Bu erkeklerin ciddi sorunları vardı.
Odama çıktığım gibi yatağa oturdum. Yatağın üzerinde notu görünce sertçe yutkundum. Vücudum bir anda donup kalmıştı Oyun bitti Grindelwald ölmeye hazır mısın? nefes nefese kaldığımda yataktan kalktım ama gerginlikten adım atamıyordum. Karnımda hissettiğim acıyla gözümden yaşlar akmaya başladı. Karnıma saplanmış bıçağın sahibi tam arkamdaydı kokusunu duyabiliyordum ama aramı dönemiyordum. Gözlerimi sıkıca kapatıp bıçağı çektip çıkardım. Acıyla attığım çığlık odanın her bir yanında yankılanmıştı, dizlerimin üzerine düşmeden önce "seni bulucam" diye fısıldadım ve ellerimi yere bastırarak olduğum yerde beklemeye başladım çünkü hareket edemiyordum. Gözlerimin kapanmasına izin vermemek için direnirken katilimin sesini duydum. "Sana bu okulda yer yok Grindelwald" kapının kapanan sesi kulaklarımda yankılanırken ağlıyordum. Katilimin sesinden bir kadın olduğunu anlamıştım. Kafam sertçe yere çarptığında derin nefesler alarak gözlerimi açık tutmaya çabaladım.
Kulaklarıma gelen ses gözlerimi açmam için yeterli bir sebepti "Grindelwald" Tom'un çaresin sesi yutkunmama sebep olmuştu "hayır hayır hayır!" yanımda diz çöküp yüzümü ellerinin arasına aldı. "Kim yaptı sana bunu?" ağzımdan çıkan kanlar onu korkutmaya yenmişti "siktir! izin vermiycem ölmene izin veremem!" elimi zar zor kaldırarak Tom'un yanağına gördüm. Ve kan dolu ağzımı umursamadan konuşmaya başladım "Tom Riddle korkuyor mu?" kekeliyerek söyledilerim bana daha çok acı verirken göz yaşlarımı akıttım. "Ölücem diye mi korkuyorsun Riddle?" Tom sertçe yutkundu "ölmeyeceksin!" kendi kanımı hiç düşünmeden yuttum ve derin nefes aldım. Nefes almak bile bana acı veriyordu "seni aldatmadım lütfen benden nefret etme amacım onunla yakınlık kurup bilgi almaktı" gözümden düşen yaşlar Tom'un eline süzülüyordu
"sende kabullendin" dedim ve acı içinde gülümsedim "ben ölüyorum Tom" Tom beni göğüsüne bastırdığında ağladığına emindim. Çünkü gözleri dolmuştu ve görmemi istemiyordu.. "ilk defa böyle hissettim hayatımda ilk defa bir erkeğe karşı bu kadar zayıf hissettim" Tom geri çekildiğinde beni izliyordu "bende ilk defa çok çaresiz hissediyorum çünkü sevdiğim kadın kollarımda ölmek üzere ve elimden hiç bir şey gelmiyor" gülümsediğimde bir yandan ağlıyordum. Gözlerim kararmaya başladığında Tom'un beni kucağına aldığı hissetmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑡𝑟𝑎𝑛𝑠𝑓𝑜𝑟𝑚𝑎𝑡𝑖𝑜𝑛
Fanfiction"gülüşün" "ne varmış gülüşümde?" uzun süre gözlerime baktı ve düşündü. "hayat..." - a Tom Marvolo Riddle fiction.