Sebepler ve Sonuçlar

68 8 114
                                    

Tomura Shigaraki

Dudağıma bir sigara almıştım ki telefon çalmaya başladı. Görev molasını yeni vermiştim, hangi aptal arıyordu beni? Telefonu cebimden çıkarıp arayan kişiye baktım.

Izuku kişisi arıyor.

Kaşlarımı çattım. Izuku beni sebepsiz yere aramazdı. Genellikle öyle olurdu yani. Sigarayı tekrar pakete koyup telefonu açtım ve yürümeye başladım.

"Abi, acil buraya gelmen gerek. Emi-san burada, ağlıyor."

Son kelimeyi duyunca gözlerim irileşti. Emi erken mi gelmişti? Üstüne üstlük...

Ağlıyordu?

Hangi cehennem yaşanmıştı yine?

Mesaimi başka birine devretmelerini söyleyip telefonu kapattım ve hızlıca ajanstan dışarı çıktım. Bir de, zaten beşe kadar kalacağım, deyip arabayı almamıştım. Aklımı sikeyim...

Hızlıca ajanstan çıkıp en yakın taksi durağına doğru yürümeye başladım. Emi ağlamazdı, onu en son yıllar önce ağlarken görmüştüm.

Katsuki kaçırıldığı zaman.

Gözlerimi kapattım ve durdum. Düşünmeye çalıştım. Emi, kolay kolay ettiği yemini bozacak bir kadın değildi. Çok zor bir durumda olması gerekiyordu. İki sene önce, bir daha hislerini göstermemek üzere yemin etmişti.

Benim bile zayıflığımı buldular, Tomura. Sevgim benim zayıf noktam; ve onlar, benden Gölge Tilkisi'ni benim bedenimden almak için sevdiğim herkesi öldürmeye hazırlar. İstemiyorum, seni bir kere kaçırmayı denediler, şimdi de Katsuki'yi hedefliyorlar. Yapamam. Göz göre göre boktan bir duygu yüzünden sizi kaybedemem.

Gözlerimin dolduğunu hissetsem de gördüğüm ilk taksiye bindim. Emi buydu işte. Herkesin gurur duyduğu, kırılmaz zannettiği, Gölge Tilkisi'ni taşımayı hak eden, tilki kadar kurnaz gözükse de kalbi bir cam kadar hassas olan bir kadın.

Onlardan iğreniyordum. Emi'nin kalbini parçalayan, sevgisini kendi emelleri için kullanan herkesten.

Taksi şoförüne Bakugou ailesinin evini tarif ettikten sonra gözlerimi kapattım. Her düşündüğüm an önce iki sene öncesi, sonra da Altı Taşıyıcı'dan beşincisi aklıma geliyordu.

Onlar beş kardeş gibiler. Altıncıları mı? O, diğerlerine ihanet etti. Onlardan birinin, Gölge Vârisi'nin kalbini paramparça etti. Diğer herkes ondan nefret etmeye başladı.

Yasha bunu yapmışsa, "O bir kadın, centilmen olmam gerek." demeden ona saldıracaktım. Emi'nin, benim sevgilimin kalbini bir kere kırmıştı. Bir daha kırdıysa onu öldürecektim. Öldüremesem bile, bir daha ona sataşmaması gerektiğini kanıtlayacaktım.

İki katlı, kiremit rengi, müstakil evin önüne geldikten sonra parayı verip arabadan indim ve hızlıca kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı kibarca çalmayı denedim, ama elim çoktan yumruk olmuştu bile.

Kapıyı Katsuki açtığında sadece içeri girdim ve üst kata çıktım. Kapıyı açmayı denedim. Kilitliydi. İç çektim ve gözlerimi kapattım. "Emi, güzelim, aç kapıyı... Lütfen... Ben buradayım..."

Anahtarın kilitte dönme sesini duyduğumda gülümsedim. Kapı biraz açıldığında içeri girip kapıyı kapattım ve tekrar kilitledim. Bakışlarım Emi'ye kaydı. Başı eğikti, gözlerinin beyaz kısmı kızarmıştı. İrisleri hafif kızıla dönmüştü.

Birisi onu sinirden ağlatmıştı.

Ona sarılıp alnına bir öpücük bıraktım. Kollarını sırtımda, başını omzumda hissettim. Ufak bir mırıldanma duydum.

"İstemiyorum..."

Omzum yavaş yavaş ıslanmaya başladı. Hâlâ ağlıyordu. Ellerim yavaşça belini okşamaya başladığında dudaklarından bir hıçkırık daha kaçtı.

Başka insanlar Gölge Vârisi'nin böyle ağladığını görse ne yapardı?

Göremezlerdi. Emi o kadar gururluydu ki, sadece özel olanlar onun gerçek hislerini görebilirdi.

Koltuğa oturdum ve onu kucağıma aldım. Kucağımda oturduğunun farkında bile değildi, sadece başı omzumdaydı ve ağlıyordu. Biraz sakinleştiğinde elimi çenesinin altına yerleştirdim ve bana bakmasını sağladım.

"Emi, eğer biraz daha sakinleşeceksen ağla. Ama eğer sakinleşmeyeceksen, lütfen ağlama. O mavi denizlerden tek damla suyun eksildiğini görmek istemiyorum. Tamam mı?"

Emi yutkunup başını salladığında dudaklarına ufak bir öpücük bıraktım. Kollarını boynuma sardığında gülümsedim. O mavi iki denizden tek bir su damlasının bile kesildiğini görmek istemiyordum.

O gözler sadece bir sebepten ağlayabilir, o da şehvetten.

Beklemem gerek. Şimdi değil, gelecekte...

Emi başını tekrar omzuma yasladığında saçlarını açtım ve okşamaya başladım. Sesinin kısık olduğuna emindim. Konuşmak istemediğine de.

Birkaç dakika boyunca sadece öyle durduk. Aklıma Emi'nin sözlerinden birisi geldi.

Sessizlik hem en büyük dosttur, hem de en büyük işkence. Tıpkı gölgeler gibi.

Şu anki sessizliğin bir işkence olduğuna yemin edebilirdim.

“Yasha... Yine aynısını yaptı...” Emi'nin dudaklarından bir hıçkırık kaçtı. “Yüzüme vuruyor, her seferinde... Sevdiğim herkese zarar verdiğimi yüzüme vuruyor!..”

Boştaki elim, kendi iradem dışında, bir yumruk oldu. Yine o boktan kız, yine Emi'yi kıskanıyordu. Ve onu tek zayıf noktasından vuruyordu. Sevgisinden. Aşkından. Duygularından.

Emi'yi doğrultup alnımı onun alnına yasladım. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu, Emi'nin göz yaşları benim yanağıma temas ediyordu. Dudaklarımı hafifçe onunkilere bastırıp geri çekildim.

“O zaman ona kanıtla, sevdiğin herkesin seni sevdiğini ve senin için her şeyi yapabileceklerini. Kusurlarını kapatmaya çalışarak değil, onları kabullenerek kusursuz olursun, Emi. Kabullenmen gereken yüzlerce kusur olmadığı için şükretmen gerekirken aptal birinin lafları yüzünden mi ağlıyorsun? Bu benim tanıdığım Emi değil. Şimdi, kendine gel ve sevgiline sıkıca sarıl.”

Emi'nin dudaklarında ufak bir tebessüm oluştuğunda ben de gülümsedim. Emi tekrar kollarını boynuma doladı, ve sadece sarılmak yerine dudaklarıma uzun bir öpücük bıraktı.

“Haklısın... Duygularımı belli etmemem sadece zayıf noktamı bulma sürelerini uzatır.” Emi, öpücüklerin arasında mırıldandığında ellerimi onun beline koydum. Aşağı kaydırmadım, bu anı fırsata çevirmemem gerekiyordu.

Emi isteseydi bana izin verirdi zaten.

Son öpücüğümüz de bittiğinde Emi, başını omzuma tekrar yasladı. “Bugün burada kal, lütfen. Senin kalbini dinleyerek uyumaya ihtiyacım var...”

Gülümsedim ve açıkta kalan boynuna ufak bir öpücük bıraktım.

“Senin isteğin benim için bir emirdir, Tilki.”

———————————————————–

785 Kelime

Şimdi anladınız mı Emi neden duygularını belli etmiyor?

Ama artık belli edecek, ve bu baya büyük bir gelişme

Aslında pek kafamda yoktu ama ani şeyler daha güzeldir :)

Bölümü beğendiğinizi ümit ediyorum ve kaçıyorum

Belo kaçar 👋🏻

Ya O Da İstiyorsa? (BakuDeku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin