Tomurcuk'un Doğum Günü

47 5 90
                                    

K. Emi Bakugou

Sabah uyandığımda Tomura yanımdaydı. Beyaz saçları dağılmış, kolu belimin üstündeydi ve dudaklarında ufak bir gülümseme vardı. Uyuyor rolü yaptığı çok belliydi, beni kandıramazdı. Ben de gülümseyip dudaklarına ufak bir öpücük bıraktım.

"Günaydın, doğum günü çocuğu."

Kızıl gözleri açılıp gülümsemesi büyüdüğünde ben de ayağa kalktım. Tüm gece nedense benim hakkımda konuşmuştuk. Tomura, travmalarımı atlatmak için bana yardım etmeye çalışıyordu; ama beni böyle daha da sıktığının farkında değildi.

Ama o beni sıkacaksa buna razıydım.

Tomura doğrulup esnedi ve hızlıca bileğindeki toka ile saçını yarım at kuyruğu yapıp dudaklarıma hızlı, ancak bir o kadar da sevgi dolu bir öpücük bırakıp ayağa kalktı. Üstündeki tişörtü çıkarıp yerine hızlıca bir gömlek giydiğinde gülümsedim. Bu aralar düşüncelerime pek fazla hâkim olamıyordum, kızgınlığım yaklaşıyordu. Bir an önce evlensek de şu boktan ilaçları bıraksam diye düşünüp duruyordum; ama ortada evlilik teklifini bırak, düzgün bir yüzük bile yoktu.

(Yazar Notu: Sen öyle san Emi. Sen öyle san.)

Tomura üstünü değiştirirken ben de telefonu elime aldım. Gelen mesaj var mı, diye kontrol ettim. Vardı. Pamuk Şeker'den mesaj gelmişti.

--------------------

Pamuk Şekerimmm:
>>Emiii
>>Bugün Tomura'yı oyala
>>Sürpriz parti hazırlayacağız Inko-san'ın evine gelip
>>Onu dışarı falan çıkar
>>Ne bok yersen ye ama sakın eve gelmesin
>>Komo, Uishi, Ai ve ben hazırlıklara başladık bile (07.34)

--------------------

İclal'in de işi gücü yok sabahın yedisinde yazıyor.

İç çektim ve ayağa kalkıp yatağı topladım. Uydurabileceğim bahaneleri düşünüyordum. Aslında, indirim yapmış bir teknoloji dükkanına onu peşimden götürebilirdim. Zaten yeni telefon alacaktım, bu bir bahane olmazdı.

Ebem kadar olan yatağı topladıktan sonra kollarımı gerdim ve Tomura'ya baktım. O da büyük ihtimalle gitmeye üşendiği için görevini ertelemeye çalışıyordu, bu kadar hızlı mesaj yazmasından belliydi.

Ona arkadan sarıldım ve omzunun üstünden kime yazdığına baktım. Tahminim doğruydu. Shinya-sensei'ye yazıyordu ve yalakalık yapmaya çalıştığı çok belliydi.

Odağını kendime çekmek için dudaklarımı yanağına bastırdım ve bir süre öyle kaldım. Anında bana dönerken gülümsedim. Gerçekten, normalde pek zeki sayılmazdı ama konu bana gelince aşk filozofu kesilirdi başımıza.

Kızıl gözlerine baktım ve gülümsedim. "Tomura, bugün dışarı çıkalım mı? Hem benim yeni bir telefon almam lazım, biliyorsun. İşimi de hallederiz..."

Arkasını dönüp kollarını belime sardı ve dudaklarıma uzun bir öpücük bıraktı. Geri çekildiğinde gülümsemesi hâlâ duruyordu.

"Tilkimin istekleri benim için bir emirdir."

Yanaklarımın biraz kızardığını fark ettiğinde güldü ve başını boynuma gömdü. Bedenimden zambak kokusu yayıldığının farkındaydı, ne yazık ki o da bir hafta içinde kızgınlığa gireceğimi fark etmişti.

"İlaçların yanında mı? Yanında değilse hemen eczaneye gidip gelebilirim, güzelim." Tomura mırıldandığında gülümsedim ve başımı salladım. "Sence ben öyle önemli bir şeyi unutacak kadar aptal mıyım?"

Ya O Da İstiyorsa? (BakuDeku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin