Bu Kadar Kolay mı

120 14 25
                                    

Bazen merak ediyorum. Eğer muggle karşıtı bir ailede doğmasaydım şuanki görüşüm, bakış açım nasıl olurdu? Bende James ya da Sirius gibi insanların kanını, geldikleri soyu gram önemsemez miydim? Gerçi herşeyi olan duruma göre şekillendirmek ya da hayat böyle demek doğru gelmiyordu. İçinde bulunduğum durumu kendim yaratabilirdim. Bu ara hafif hafif gündem olmaya başlayan karanlık lord gibi muggleları acımasızca öldürecek kadar psikopat bir gelecekte yaratabilirdim kendime. Sirius gibi doğduğum aileyi umursamadan kendime kendi seçebildiğim daha mükemmel bir aile, aileden öte bir dostluk kurup hayatımı da güzelleştirebilirdim.

Peki şuan ki hayatım ne kadar kötüydü? Annem tekrar bana karşı normale dönmüştü. Güzelliğimle ilgilenip safkanlığa değer verdiğime emin oluyor ve Sirius'a yaptığının aksine sahiden annelik yapıyordu bana. Regulus ile bu sene diğer senelere nazaran kat kat daha fazla görüşüyorduk ve daha kardeş gibiydik. Fiona ile hala çok sıkı bir dostluğumuz vardı ve grubumuza Loid'de neşe katmıştı. Babam herzamanki gibi işine yoğunlaşıyordu. Bizi büyütme işini daha çok anneme yığıp cebimizin galleonlarla dolu olduğuna ve benim Sirius'tan uzak durduğuma emin oluyordu o kadar. Yazın durduk yere bana hediye ettiği ve çıkarmamamı tembihlediği ucunda yılan dişi olan bilekliğin gizemini çözmüştüm. İçinde bir tür tılsım vardı. Muhtemelen ne yaptığımı nerede olduğumu ya da belki kiminle olduğumu, bilekliği çıkarıp çıkarmadığımı babamın uzaktan anlamasını sağlayan bir bileklik.. Onca bahane arasından düzelmeye başlayan hayatımda en büyük eksiklik olan Sirius Black'le konuşmamamın en büyük sebebi buydu işte. Fakat şuan Hogwarts'da çok az kişinin varlığından haberi olduğu, geçen sene abimle gizlice görüştüğüm ihtiyaç odasınsa onunla yalnızdım. Beni buraya bütün okulun önünde kolumdan tutarak adeta sürükleyerek getirmişti . Korkuyordum çünkü ne söylerse söylesin verebileceğim doğru düzgün bir cevap yoktu. Veya belki de ben vermek istemiyordum. Beni vermek mecburiyetinde bırakmasın istiyordum.

"Şuan sana ne sormam gerektiğinden emin değilim.. Neden geçen sene beni abin olarak görmeye devam etmişken bu sene benden nefret ediyormuş gibi davranıyorsun? Yanında ki Malfoy belası nereden çıkıp geldi ve neden seninle bu kadar yakın? En önemlisi ..." derin bir nefes alıp geldiğimizde beri ilk defa benimle göz teması kurarak konuştu"Neden tipik bir Black klasik bir Slytherin öğrencisi gibi davranıyorsun?"

Ses tonu beni çözmek, anlamak ister gibi meraklı ve hararetliydi. Direk olarak kopyasını aldığım grimsi mavi gözlerinde ki bakışlar büyüttüğü kız çocuğunu kaybetmiş ama bunu kabullenemeyen bir ebeveyn gibiydi. En önemlisi alacağı cevaptan korkuyordu. Onu yine terslememden korkuyordu. Dahası içinde bastırdığı bir duygu seli vardı ve bunların arasında öfke olduğunu biliyordum. Sabırla sakın sakın sorduğu bu sorular, medeni bir konuşmaya başlangıç yapması fırtına öncesi sessizlik gibiydi. Şuan ikimizde koşup birbirimizin boynuna yapışmak , sımsıkı sarılıp hasret gidermek istiyorduk. Birbirimize bağırıp çağırıp kavga etmek istiyorduk. Ona cevap vermediğim heran ikimiz içinde daha dayanılmaz oluyordu. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Bileğimdeki yılan dişi ya da varlığından haberdar olduğum tılsım birden bire bana çok ağır gelmeye başlamıştı.

"Yanımdaki Loid Malfoy. Bu yaz tanıştık ve arkadaşım. Benim için değerli ve bana çok iyi davranan kardeşim gibi gördüğüm biri." en kolay kısmı atlatmıştım peki devamı? Asıl konuşup rahatlamak istediğim kısımlar burasıydı ama olmuyordu. Diyemiyordum. Bir çok şey dudaklarımdan çıkmıyordu.
Babam hem tılsımlı bir bileklik verdi hem çok fazla kişiye senden uzak durduğumdan emin olmalarını tembihledi abi. Risk alamıyorum.  Loid i seviyorum ama arkadaş olarak. Oda beni arkadaş olarak seviyor ama iki ailede bizi yakıştırıyor. Kardeşim gördüğüm birisiyle nişanlandırılmaktan korkuyorum. Annem yeni yeni normale dönüyor. Sen gittiğinden beri hem Regulus hem bana karşı çok hırçın. Sen gittiğinden beri hayat çok zor. Üstümdeki baskıya alışık değilim ve bu gururumu zedeliyor. Madem bir gün gidecektin.. Neden beni kendi korumacılığına alıştırdın!? Abi şefkatine, en ufak bir ısrarıma dayanamıyışına , kendi ödevlerini asla yapmayıp benim ödevlerime yardım edişine, bir erkeği yakışıklı bulduğumda ki o tatlı kıskançlığına, annem ve babam her kızacaklarında onlarla benim için kavga edişine...  Böyle bir anne babam varken ve birgun beni onlara bırakıp gidecekken beni neden kendine bağımlı hale getirdin? Birilerinin hem okuldan hem evden , senin arkandan atıp tutarken karşı koyamadığım için ne hissettiğimden haberin var mı?

"Geçen sene çocuktum, yaptığın şeyin ciddiyetini kavrayamayacak kadar küçük. Son soruna gelecek olursam sanırım formamdan yeterince belli olmuyor fakat Slytherin öğrencisiyim ve ismim Vega BLACK."
"Söyleyeceklerin bu kadar öyle mi?"
"Öyle."
"Bu kadar kolay mı? Bu kadar kolay mı Vega Black!?"dedi ve duyduklarına inanamıyomuş gibi benden bir iki adım geri gitti.
"Az önce yalnızca on iki yaşındaki bir çocuğa zorbalık yaptın sen-"
"Bunu sen mi diyorsun Sirius Black! Şimdiye kadar yaş ve cinsiyet gözetmeksizin başta Snape olmak üzere öğrencilere daha doğrusu Slytherin öğrencilerine yaptığınız sözde şakalar-"
"Peki cümlemi düzeltiyim o halde Grace , hiçbir şey yapmayan bir çocuğa zorbalık yapmak bu kadar kolay mı? Bir muggle a iğrenç bir lakap yakıştıran birine bunu yapsan seni yalnızca desteklerim. Tabi ödev yapmakla hakaret etmeyi aynı kefeye koyuyorsan bilemem(!) Bensiz sadece bir yaz geçirdin. Söylesene o kadının ya da senin deyiminle ailenin kafanızın içine girmesi bu kadar kısa mı sürdü? Regulus ve sen, bu eğlence anlayışına uymak için gitmeme gün mü sayıyordunuz? Ve Loid Malfoy u kardeşin olarak görüyorsun öyle mi? Gelecekte sizi evlendirmek istediklerini göremeyecek kadar kör müsün sen Racy!?"
"Bu kadarı yeter, sana hesap vermek zorunda değilim. Evlenmem de arkadaşımda eğlence anlayışımda seni alakadar etmez."çıkmak için kapıya yürüdüğüm esnada içeri Çapulcuların geri kalan üyeleri girdi James'in kaşı kanıyordu! Sirius hemen ileri atılıp ne olduğunu sordu fakat James'in odağı şuan bendim.

"Malfoy muggle lara o şekilde hitap ediyor. Kısa sürede seni de yoldan çıkarmış ki sende ona uyup Bellatrix Black'in zorbalığını devam ettiriyorsun. Derdin ne senin? Ne diye noelde Sirius ile, güya çok değer verdiğin abinle kaç adın?"
"Yapamazdım!"
"Yapabilirdin!"
"Kes sesini Potter , Sirius'u anlıyor gibi davranmayada çalışma. Seni hiç bir şeye zorlamayıp tersine şımartan bir aileye sahipken bağırmak kolay!"
"Sende o ailenin içinde olduğun ve Sirius'a yaşattıklarını izlediğin halde kaçmadığına göre Sirius'u ikimiz arasında anlayananın kim olduğu aşikar değil mi? Ayrıca senin lanet annen ve baban abine vermedikleri sevgiyi sana veriyor ve anlaşılan o yüzden onlardan ayrılamıyorsun!"

Abim bu sözlerden sonra şokla James'e döndü.
"Çatalak-"
"Anlaşılan Evans'ın seni yine herkesin içinde reddetmesi varlığından emin olamadığım Gryffindor gururunu kırdı da sinirini benden çıkarıyorsun!"
"Racy!-"
"Yakında aynı şeyi Sirius'dada kullanacak mısın? Bildiğin zayıf noktalarımızla bizi vurmaya çalışan küstah küçük bir çocuksun Grace ve ne zaman büyüyeceğini merak ediyorum."

Bu kadarı yeterliydi. Üstümdeki etkisinin farkında olarak bana hakaret ediyordu ve benimde bir sınırım vardı. Beklemedikleri bir şekilde asamı doğrultup bağırdım:
"Sersemlet!"
James odada geriye doğru uçarken Peter çığlık atmış ve abim o kafasını yere çarpmadan yere yavaş inmesi sağlayacak bir büyü yapmıştı. Ardından Remus bana dönerek konuştu:
"Vega işler büyümeden bu saçmalığı sonlandıralım. Ne senin nede James in söyledikleri hoş değildi ama abartma çünkü grubumuz küçük kızını özledi."

Umutsuzca Remus'a baktım. Tüm ifadem kırılmıştı. Onları çok özlemiştim. Çok doluydum. Ve az önce resmen sinirime hakim olamayıp platonik olduğum çocuğa zarar vermek istemiştim. Fakat o sırada aklıma Loid ve Fiona geldi. James'in kaşı.. Tabi ya!
"Bunu kim yaptı?"dedim James in kaşını göstererek.
James hala ona yaptığım büyünün şokunda gibiydi ki Peter cevap verdi.
"Regulus Black"
Surius ve ben şaşkınlıkla bakakaldık.
"Regulus iyi mi?"
"Vega dışarı çık!" abimin bağırmasıyla olduğum yerde zıpladım. Neye sinirlenmişti? James önümdeydi ve yalnızca kaşı kanıyordu.  Daha önceki kavgalarında da olan birşey. Asıl şuan onun kardeşinin halini düşünmesi gerekiyordu. Hızlıca orayı terk ettim. Rahat rahat ağlamak için ortak salona gidiyordum. Bana doğru koşturan Loid'i gördüm.
"Veg, Regulus revirde."

Vega Grace BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin