~Yoongi
"İstemedim mi sanıyorsun?! Sizi o halde görünce yaşamak istediğimi mi sanıyorsun?! Sizinle gelmek istedim! Kendime lanetler okudum! Hala da okuyorum! Ben kötü bir çocuğum...sizi o hale ben getirdim...vicdan azabı çekiyorum...şuan bile seni görmek bana ne kadar acı veriyor farkında mısın? Annemi istiyorum! Jimin'i istiyorum! Ben...ben sizinle olmak istiyorum..."
Hoseok konuştuktan birkaç dakika sonra hareket etmeyi ve konuşmayı bıraktığında telaşlanıp ekranı kapattığım gibi yukarı koştum. Açık kapıdan çıktığım gibi alt kata indim.
Odaya vardığımda beklemeden kapıyı açtım. Bay Jung, Hoseok'un başında onu uyandırmaya çalışıyordu. Hızla yanlarına gidip, Hoseok'u kucağıma aldım.
"Hoseok? Güzelim iyi misin cevap ver?"
Onu salondaki koltuğa yatırıp, beklemeden odadaki bay Jung'u tutup mahzene doğru sürükledim.
"Ne yaptın ona! Cevap ver iyi mi oğlum?!"
Ona cevap vermeden seri bir şekilde diğerlerinin yanına götürdüm. Onlar da aptal gibi bağırıyordu. Dinlemedim. Bilgisayarı da alıp, kapıyı kitledim. Bilgisayarı odaya bıraktığım gibi montumu ve cüzdanımı alıp aşağı indim.
"Yo-yoon-gi?"
Koltukta kalkmaya çalıştığını gördüğümde, yanına gidip kalkması için destek verdim. Uyanık mıydı? Yoksa yeni mi uyanmıştı? Ya beni gördüyse?
"Hoseok? Kalk hadi hastaneye gidiyoruz."
Hızla başını iki yana sallayıp, elimi tuttu sıkı sıkı. Konuşması için yüzüne baktığımda, gözlerinin titrediğine şahit oldum.
"Ku-kurtar beni..."
"Tamam güzelim hadi yardım edeyim de kalk."
Dirseklerinden tutup, kalkmasına yardımcı oldum. Ayakta dik durduğunda, askılığa gidip montunu almıştım ki, çığlığıyla ona döndüm.
"Hoseok!"
Montunu yere attığım gibi yerdeki bedenine koştum. Koltuğun kenarına tutunmuş öylece ağlıyordu. Koluna girip ayağa kaldırdım. Kapıya kadar kucağımda taşıdıktan sonra montunu giydirmek için indirdim.
"Şimdi hastaneye gidiyoruz tamam mı? Sen sadece uyu."
Kapıyı açıp onu yere oturttum. Garaja koşup arabayı açtım ve kapının önüne park ettim. Tekrar içeri koşup yerde hala ağlayan bedeni ayağa kaldırdım. Kapıyı kitleyip arabaya geçtik.
"Yoon-gi."
Kemerini takıp yüzüne döndüm. Buğday teni ağlamaktan mı kızarmıştı? Yoksa soğuktan mı?
"Buradayım güzelim söyle."
"B-ben deli değilim...inan bana."
Avuçlarımı yanaklarına yaslayıp alnından öptüm uzunca.
"Biliyorum. Düşünme bunları. Sen sade-"
"Hayır...dinle beni lütfen."
"Lütfen daha fazla konuşma. Sadece dinlenm-"
"Anlamıyorsun!"
Ellerimi yanaklarından çekip çatık kaşlarla yüzüme döndü.
"Ben onları görüyorum...duyuyorum...hatta onlara dokunuyorum bile...ama sonra yok oluyorlar...uyanınca gidiyorlar...koltuktaydım...dün gece birlikte uyuduğumuz koltukta...o zaman orası neresiydi? Oda rüyaydı deme...lütfen söyle bana Yoongi...gerçek olduğunu söyle...Jimin gerçekti de...baban gerçekti de...kafayı yiyeceğim Yoongi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enchule° / Yoonseok
Fanfic"Karşımda oturan bu adam; Yoongi değildi. Bir zamanlar sevdiğim, Şefkatle öptüğüm, korktuğumda sıkıca sarıldığım; o güven veren adam değildi, korkunun ta kendisiydi..." Enchule°→ Birisine olan aşkınızdan her şeyi yapabilecek kadar deli olmanız m...