ASENA

7.BÖLÜM

Şövalyeye bir görev verilmişti, prensesi ne olursa olsun canı pahasına koruyacaktı ama şövalye kıza aşık olmuştu ve kıza verilecek en büyük zararı çoktan vermişti bile. Çünkü şövalyenin aşkı öldürücüydü, onun sevdiği herkes ölüyordu. 

(Asena'nın anlatımı)

Gözlerimi yatağımda açtım, neredeyim lan ben? Kim elledi götüme? Pardon o burada değildi. 

Hızla yataktan doğrulduğumda üstümdekilerin dün gecekiyle aynı olduğunu gördüm. Derin bir oh çektikten sonra makyajımı temizlemeden üstüme beyaz tişört gri eşofman giydikten sonra mutfağa ilerledim. Tam kapıdan içeri girecekken içerde Bozkurt timinin olduğunu gördüm.

Hızla geri çekildim, habeş maymunu tipimle beni görmelerini istemiyordum! Hızla koridorda yürürken arkadan biri bana seslendi " Asena?" dedi Bora, hayır Allah'ım hayır! Hızla odama girip makyajımı temizledikten sonra cildimi nemlendirdim ve tekrar mutfağa gittim.

" Günaydın!" diye bağırdım coşkuyla, baktığımda bir kaç şey dışında her şeyin hazır olduğunu gördüm. " Günaydın Asena hanım." dedi Mert, " Hanım demenize gerek yok ismimle hitap edebilirsiniz." dedim ve masaya çaydanlık altlığı koydum. " Peki Asena." dedi Mert, 

Masaya çatal koyduktan sonra her şey hazırdı. Bora mutfağa girdiğinde yanıma oturdu,

" Kusura bakmayın Asena hanım, Zeynep burada kalmak isteyince bizde burada kaldık." dedi Aliş,

" Aliş, Zeynep burada kaldığı için değil okul bizi almadığı için desene şuna." dedi Niyazi, 

" Abi bütün fiyakamı bozdun ya!" diye bağırdı, Niyazi hızla ensesine bir şamar çaktıktan sonra sırıtarak bana döndü. " Kusura bakmayın rahatsız etmedik umarım." dedi Niyazi,

" Sorun değil." dedim, " Siz neden tek yaşıyorsunuz Asena hanım?" dedi Aliş,

" Annem İzmir'de, abim Rize'de olduğu için." dedim ve bir parça peynir alıp tabağıma koydum.

" Nerelisiniz?" dedi Efe, " Babam Rizeli annem İzmirli." dedim, " Babanız ne iş yapıyor Asena hanım?" dedi Burak, " Asker-di." dedim, " Emekli mi?" dedi Murat,

" Hayır şehit." dedim, herkes sustu ve başlarını eğdiler. " Bana yaşıyor demiştin Asena." dedi Bora, " İlk zamanlarda söyleyemedim işte Bora." dedim, " Anladım." dedi, 

Birkaç dakika sessizlik olduktan sonra Alican konuşmaya başladı " Ama Bora komutanım ne dövdü beni ya." Dedi, herkes kıkırdamaya başlayınca konuştum. " Bora seni neden dövdü Alican?" dedim ve tabağıma zeytin koydum.

" Alican seni oradaki polise benim yavuklum olarak tanıtmış." Dediğinde içtiğim çay boğazımda kaldı, " Ne!" dedim, yanımdaki Zeynep sırtıma vurduğunda sırtımın zonkladığını hissettim.

" Bora'nın yavuklusu muyum ben Alican!" dedim ve elimi masaya vurdum, " Değil misin?" dediğinde ona doğru adım atacakken Zeynep kolumu sıkıp beni geri çekti. " Seni boğarım bak! Lan it sen beni ne hakla elin adamına Bora'nın yavuklusu diye tanıtırsın!" dedim,

" Yemin ediyorum Bora'nın aynısı." Dedi Mert abi, " Kes! Bir erkekle bir kadın konuşunca illa yavuklu mu oluyor!"

" Konuştuğunuz için değil, Bora komutanım sizi kucağına alıp revire götürdü." Dediğinde kolumu Zeynep'ten kurtarıp Alican'ın üstüne atladım

" Tutmayın küçük enişteyi salıverin gitsin!" diye Kemal sunal edasında bağıran kişiyi umursamadan Alican'dan hırsımı alana kadar dövdüm. " Adam ne dayak yedi ya, abovvvvvvvvvv oy anam babam." Dedi Bora, beni Alican'ın üstünden alırken