3

55 1 0
                                    

Keyifli okumalar :-)

Hıçkırarak ağlamaya başladım
. Koca bir yalandı hayatım.

Dün anneme yani anne dediğim kişiye yabancı derken , onların hayatındaki tek yabancı bendim.

Hayatım daha nasıl kötüye gidebilirdi ki ?

Kızmalı mıyım bilmiyorum, kızamıyorumda ama doğruları çok önceden anlatabilirdi. Göz yaşlarımı silip annemin ! odasına gittim ne aradığımı bilmiyordum ama deli gibi bir şeyler bulmaya çalışıyordum.

Hülya denilen o kadın belli ki para için çagırdı beni yanına bide sabah kahvaltıda kalkmış 'birbirimizi tanıyalım' diyor.

Yatağını kaldırdığımda kırmızı bir kutu buldum. Kutuyu çıkartıp , karıştırmaya başladım. İçinde yanlızca fotoğraflar vardı.

Genellikle bir adamın fotoğrafı vardı ve aynı adamın farklı fotoğraflarının arkasında "Taygan" yazıyordu.

Sonra anneannemin fotoğrafını gördüm Taygan yazan adamın yüzlerce fotoğrafı varken öz annesinin bir tane fotoğrafı vardı, pes
edip kutuyu yerine koydum sonra anneannemin fotoğrafını elime alarak odama gittim.

Dün düzenlediğim dolaptan bir kaç parça kıyafeti yeniden valizime koydum , kıyafetlerimi valize dizerken annem! geldi odama birden. Şaşırdı "kızım napıyorsun" diye sordu , "bana kızım deme" diye tısladım şuan içimde anneannemden başka herkeze , herşeye saf öfke vardı.

Tepkimi kontrol edemiyordum "kızımm" dedi ama onu dinlemeden laptopumu ayakkabılarımı almaya valizime dizmeye devam ediyordum,

Valizimi , sırt çantamı alarak çıkışa yöneldim annem! dehşete kapılmış gibiydi

"Sen benim kızımsın" dedi sesindeki , gözlerindeki korkuyu net bir şekilde görmüstüm.

"Her şeyi ögrendim , uzak dur benden!" diye bağırdım

Annemi, babamı bulup hesap soracaktım, beni terk etmişlerdi, Hülya denilen kadına dönüp "nerde buldun beni ?" diye sordum ama o ağlamaya başladı ,

Sinirleniyordum ama sakin kalmam lazımdı , sinirlendiğimde sonu krizle bitiyordu ve şuan kriz geçirmemem lazım.

Kapıyı açmak için uzandığım an Hülya konuşmaya başladı "gitme, yıllar sonra bulma babanı öldürur beni"

Ne saçmalıyordu böyle arkama dönerek sert bakışlarımla ağlayan kadını süzdüm , kalmam için böyle diyordu.

Kapıyı açıp cıktım dışarıya , ardımdanda kapıyı sertçe çarptım.

√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√

Benim adıma anneannemin açtığı hesapta yüklü bir para vardı , bir kısmını çekip biletimi aldım .

İstanbul'a bir saat kadar kalmıştı, havaalanına indikten sonra Sera ' yı bulmam lazım .

Havaalanına indikten sonra bir taksi çevirdim , beni iyi bir otele götürmesini söyledim. Taksi güzel bir otelin önünde durunca parayı ödeyip indim arabadan, görevlinin biri valizimi alıp bir oda anahtarı uzattı bana , odaya girdikten sonra görevliye 100 tl bahşiş verip gönderdim.

Hemen bir duş alıp , saçlarımı dalgalı haliyle bıraktım. Siyah göz makyajımı yapıp pembe rujumu sürdüm. Yarısi beyaz yarısı pembe renk geçışli gömleğimi giyip , buz rengi pantolonumu  giydim, ayağımada siyah süet topuklu ayakkabılarımı giyip çantamıda alarak çıktım odadan.

AcımasızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin