Sabah kapıyı yumruklama sesleriyle uyandığımda, yanımda yatan dün gece bedenlerimizin bütünleştiği Evren Alaska'dan başkası değildi. Başımı tutarak ağrıyı dindirmeye çalıştım, umursamadan geri yatacaktım ki Evren'in "Hay sikeyim," diyen kısık ve mayışık sesini duydum.
Gece uyurken bedeni bedenime yapışmış, kolu belime sarılı bir şekilde uyumuş olmalıydık. Keza bacağım da kalçasının üstüne sarılı duruyordu. Ve, çıplaktık... Etrafta ise iç çamaşırlarımız ve kıyafetlerimiz dağınık bir şekilde duruyordu.
"Kim bu sabah sabah amına koyayım?" dediğinde kapıyı çalması için kapının önünde biri olması gerektiğini yeni fark ediyordum. Gerçekten, kimdi bu?
"İçeri almayacağım gelen kimse ama sen yine de yorganı üstüne çek," dedi gözucuyla bana bakıp. Dediğini dinleyip gözlerimi kapamıştım ki tanıdık sesle gözlerimi geri açtım.
"Leyal nerede?!"
Konuşan İzen'den başkası değildi.
"Sen kimsin amına koyayım?" dedi Evren umursamaz bir şekilde. "Ay, çekil be." dedi İzen onu kenara ittirip. Evren çekilip çekilmemek için kafasını bana çevirdi. Kafamla onayladığımda İzen de gelmişti.
"Ah, Leyal! İyisin değil mi?" Sesi meraklı çıkıyordu.
Mırıltılı sesimle konuştum. "İyiyim, neden olmayayım?"
"Bilmem," dedi ellerini beline koyup. Üstüne şortunu geçirmiş Evren'e döndü ve aşağılayıcı bir şekilde konuştu. "Şu adama sormak lazım,"
"Af buyur?" dedi Evren şaşkın bir ifadeyle. "Neden böyle davranıyorsun İzen?" dedim aynı şekilde.
"Çünkü," dedi ve telefonunu cebinden çıkarıp haber uygulamasının ekranını bana çevirdi. "Manşetlerde 1. sıradasınız!"
"Ne?"
"Ne!"
Evren'le aynı anda konuşmuştuk. Tek fark ben şaşırmışken o kızgındı. "Bu nasıl oluyor amına koyayım?" dedi Evren tekrar küfrederek.
Şu an tek sorun çıplak bir şekilde altında yattığım yorgan olsaydı keşke.
"Sana sormak gerekir, Evren Alaska! Aptal partine kimleri davet ettin?!"
"Ben laf çıkaracak birini davet etmedim," dedi sıktığı dişleri arasından. Gerginlikle komodindeki telefonuma uzandığımda gördüğüm manzara ailemden gelen onlarca aramayı içeriyordu.
"Öyle mi? Kim yayınladı o zaman bu haberi?" dedim ben de iğneleyici bir şekilde. Tanrım, tamamen arzuyla bu adamla beraber olmuştum ancak kalanını hiç düşünmemiştim.
Böyle partiler genelde gençlerin eğlenmesi için yapılır, giren herkesten sadakat yemini alınır ve davetiye herkese verilmezdi. İçerde olanlar içerde kalır mantığına aykırı davranan her kim olursa olsun, umarım bu haberin altından Evren'in parmağı çıkmazdı. Aksi takdirde ailem için yapılmış bir itibar suikastına balıklama atlamışım demek olurdu bu.
"Leyal, saçmalama! Neden böyle bir şey yapayım?" dedi sitem dolu bir sesle.
"Seni tanımıyorum ama ailem aileni çok iyi tanıyor Alaska." dedim soyadına vurgu yaparak. İzen sonunda çantasından çıkardığı iç çamaşırları bana uzattığında yeni çamaşırlar görmek bir nebzelik daha iyi hissettirmişti çünkü boynuma kadar çekili yorganın altında huzursuz hissediyordum.
İç çamaşırları üstüme geçirip etrafta Evren ve İzen dışında kimsenin olmamasına güvenerek yataktan çıktım.
"Dürüst ol, Alaska. Bu bir itibar suikastı mıydı?" dedim kafamı yüzüne bakabilmek için yukarı kaldırırken.
"Ne saçmalıyorsunuz siz," dedi öfkeyle. "Dün gece senle beraber olmamın tek sebebi saf arzuydu."
"Bu haberler öyle demiyor!" dedi İzen öfkesine eşlik ederek.
"Ben. Yapmadım. Diyorum." dedi sıktığı dişleri arasında.
"Madem sen yapmadın, kim yaptı bul ve fişini çek Alaska. Aksi takdirde ikimizin de başı belada demektir."
Eliyle alnını ovuşturdu. Diğer komodinden telefonunu alıp gelen aramayı cevapladı.
"Alo?"
Telefondan bir bağırış sesi yükseldi. Konuşan bir kadındı.
"Anne sakin olur musun bi," dedi sinirini dizginlemeye çalışarak. "Ben de az önce tatsız bir yolla öğrendim, araştıracağım." Tatsız derken manidar bir şekilde İzen'e bakmıştı.
"Bağırma, sonra konuşacağız." dedi ve telefonu kapatıp kulağından indirdi. Telefonda birkaç şey yazdıktan sonra "Hay sikeyim," dedi sadece.
"Ne oldu?" dedim 'dahası da mı var' dercesine.
"Dün gece güvenlikteki adamların şefi mesaj atmış, Alara partiye sızmış."
"Ne?" dedi İzen şok içinde. Anlamaz gözlerle onlara baktım. "Alara kim?"
Evren dudaklarını birbirine bastırdı. İzen ise öfkeyle soludu. "Nişanlısı!"
Tam ağzımı açıp Evren'e sövecektim ki, İzen'i "Eski!" diye uyardı. Tamam, nişanlısı olmasıyla eski nişanlısı olması arasında dağlar kadar fark vardı ama ikisi de kulağa sinir bozucu geliyordu.
"Bu ne anlama geliyor?" dedim Evren'e doğru.
"Uzun zamandır rahat bırakmıyordu, aradığı kozu sonunda bulmuş demek ki..."
"O mu yaptırdı haberleri yani?!" Sesim yükseldi.
"Bağırma, Leyal. Mesaj geldiğinde çoktan seninleydim."
-
Üstümü giyip apar topar 34. kattaki malikaneden ayrıldığımda annemler sanırım İzen aracılığıyla haber alıp kapının önüne Gaza Abi'yi göndermişlerdi. İzen'le beraber bindiğimizde arabada sessizlik hakimdi, yıllardır bizimle plan Gaza Abi'ye sürücü aynasından göz ucuyla baktığımda kaşları çatık bir şekilde arkaya bakıyordu, mahcubiyetle bakışlarımı önüme çevirdim.
"Ne bok yemeyi düşünüyorsun, Leyal?" dedi İzen bana bakarak. "İzen, şu an sadece beni suçlayamazsın! Dün gece bu ikimizin fikriydi..."
"Seni suçlamıyorum! Bir şey yapman lazım, öğreneyim ki bir yardımım dokunsun!"
Derin bir nefes verip ondan telefonu istedim. Benimkini çoktan kapatmıştım, kimseyle konuşmak istemiyordum. "Şu haberlere bakabilir miyim?"
Görüntü olarak Evren'in kulağıma eğildiği görüntü, tıpkı beni öpüyormuşçasına servis edilmişti. Koca metinlerin yer aldığı habere göz attım. Alt başlıklar şöyleydi,
"Soysevler'in biricik kızı, Ezeli düşmanları Alaska ile sarmaş dolaş!"
"Gençlik partisinde Alaska ve Soysev'in üst kata çıktıkları kaydedildi, Bu ne anlama geliyor?"
"Yeni bir aşk mı, bir gecelik kaçamak mı?"
"Bu başlıklar ne böyle," dedim şok içinde. "Bilmiyorum, korkunç değil mi?" dedi İzen de üzüntüyle. "Leyla Hanım ve Kemal Bey çok sinirlenmiş olmalı."
"Of, hiç görmek istemiyorum şu an evin halini..." desem de İzen'i kendi evine bıraktıktan 5 dakika sonra evin önünde durmuştuk.
İşte şimdi başlıyorduk...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZİM GİZLİ AŞKIMIZ (+18)
RastgeleSosyete camiasının ünlü ailesinin biricik kızı Leyal Soysev, ticaret dünyasının karanlık şirketinin tek varisi Evren Alaska'yla yaşadığı tek gecelik aşkın meyvesini taşıdığını, yüksek lisans yapmak üzere İngiltere'ye taşınma aşamasındayken fark eder...